Kadınlarda en çok ölüme yol açan yumurtalık kanserine dikkat

Yumurtalık kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türlerinden biri olarak biliniyor. Kadınlarda en çok ölüme yol açan kanser türünün yumurtalık kanseri olduğunu belirten uzmanlar, sıcak kemoterapi yönteminin hastalara umut olduğunu söyledi.

DHA

Kadınlarda yumurtalık kanseri tedavisi araştırılıyor.  ‘Sıcak kemoterapi’ olarak bilinen ‘Hipertermik Intraperitoneal Kemoterapi’ (HİPEK) tedavisinin yumurtalık kanserinde kullanımı hakkında konuşan Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Boyraz, “Sıcak kemoterapi yöntemiyle hem hastaların sağ kalma oranını artırıyor hem de hastalığın tekrarlama ihtimalini azaltıyoruz. Bu yöntem hem bizlere hem de yumurtalık kanseri hastalarına umut oluyor.” dedi.

DHA'da yer alan habere göre İstinye Üniversite Hastanesi Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Boyraz, kadınlarda en sık görülen kanser türlerinden biri olan yumurtalık kanserinde erken tanı ve tedavinin önemli olduğunu söyleyerek şu bilgileri verdi:

“Jinekolojik kanserler içerisinde kadınlarda en çok ölüme yol açan kanser türü yumurtalık kanseridir. Kadınlarda görülme oranı da oldukça yüksektir. Aynı zamanda bu hastalıkta erken tanı da oldukça güçtür. Dolasıyla yumurtalık kanserinin tedavisi oldukça zordur. Yumurtalık kanseri tedavisinde kullanabileceğimiz ciddi bir gelişme olmamıştı. Tedavi sürecinde standart ameliyat ve sonrasında o gelen kemoterapi yöntemleriyle yol aldık. Ama yeni çıkan bilimsel çalışmalar sonucunda yumurtalık kanserini ‘sıcak kemoterapi uygulamasıyla’ tedavi edebilir hale geldik.”

SICAK KEMOTERAPİ YÖNTEMİ NEDİR?

Doç. Dr. Boyraz, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Saatlerce süren yumurtalık kanseri ameliyatlarında tüm tümörlü dokuyu çıkartıyoruz. Geride gözle görülür tümör bırakmamaya çalışıyoruz. Ama biliyoruz ki, hastalığın tekrarlanma olasılığı yüksek. Sıcak kemoterapi yöntemi de bu aşamada devreye giriyor. Sıcak kemoterapi yöntemiyle bizim gözle göremediğimiz hücrelere de ameliyat esnasında özel bir makine yardımıyla 90 dakika boyunca kemoterapi uyguluyoruz. Yapılan bilimsel çalışmalar gösteriyor ki, hastaya kemoterapi ilaçları belli bir ısıda verildiğinde dokuya girme ve etkili olma oranı artıyor. Dolasıyla bizlerde gözle göremediğimiz hücreler için sıcak kemoterapi yöntemini kullanıyoruz. Bu tedavi yöntemini sadece ilk tanı sırasında değil, hastalığın tekrarlanması durumunda da kullanıyoruz.”

“HASTALIKTA ÖLÜM ORANLARI ÇOK YÜKSEK”

Yumurtalık kanserinde yeni tedavi yöntemlerinin önemli olduğu vurgulayan Doç. Dr. Boyraz, “Yumurtalık kanserinin bir kadında yaşam boyu görülme ihtimali yüzde 2 oranındadır. Ama özellikle ailede bu hastalığı geçirmiş biri varsa bu oran yüzde 80’leri bulabiliyor. Yumurtalık kanserine yakalanan kişilerin sayılarından ziyade bizleri korkutan veri, ölüm oranlarıdır. Hasta yumurtalık kanseri tanısı aldığında yüzde 80 hastayı maalesef kaybediyoruz. Standart tedavilerle başarılı olamadığımızı kısmen görüyoruz.” ifadelerini kullandı.

“SICAK KEMOTERAPİ YÖNTEMİ YUMURTALIK KANSERİNE UMUT OLDU”

Sıcak kemoterapi yönteminin hastalıkta iyileşme oranlarını artırdığını söyleyen Doç. Dr. Boyraz, “Elimizdeki bilimsel çalışmalar yumurtalık kanserinde yavaş da olsa başarının giderek arttığını gösteriyor. Sıcak kemoterapi yöntemi de bu çalışmalar arasında yer alıyor. Bu yöntemle hastaların hem sağ kalma oranını artırıyoruz hem de hastalığın tekrarlama ihtimalini azaltıyoruz. Bu yöntem hem bizlere hem de yumurtalık kanseri hastalara umut oluyor.” dedi.

“HASTALAR PANDEMİ DÖNEMİNDE ŞİKÂYETLER OLUNCA HASTANEYE GİTMELİ”

Pandemi döneminde hastaların şikâyetleri olduğunda doktora başvurmayı ihmal etmemesi gerektiğini belirten Doç. Dr. Boyraz, kanser tanısı ve tedavisinde en önemli unsurlardan birinin erken tanı olduğuna dikkat çekti.

Jinekolojik kanserlerde ‘alarm bulgular’ olarak tanımlanabilecek küçük bulgular olabileceğini vurgulayan Doç. Dr. Boyraz, bunları şöyle sıraladı:

“Yumurtalık kanseri bazında baktığımızda hastada karın şişliği, erken doyma, hazımsızlık, adet düzensizliği, kasık ağrısı gibi şikâyetler görülebilir. Hastalarda bu bulgular varsa bir jinekolojik muayene gerekli demektir. Aynı zamanda pandeminin hastalıkların geç tanısına yol açmasına da izin vermemek lazım. Çünkü kanser tedavisinde erken tanıyla başarı oranlarımız oldukça yüksek.”