İnternet bağımlılığını tetikliyor! Kaygı seviyesini iyi ayarlayın

İnternet bağımlılığı her geçen gün artan bağımlılıkların başında geliyor. Özellikle sınav hazırlığı yapan çocukların kaygı seviyesi yükseldikçe internette geçirdikleri zaman artıyor. Peki, yüksek kaygı hangi sorunlara yol açar?

İnternet bağımlılığı, ekran önünde kalma süresinin artması anlamına geliyor. Yapılan araştırmalara göre ise, kaygı ve umutsuzluk internet bağımlılığına yol açıyor. Peki, yüksek kaygı hangi sorunlara yol açar? İşte uzmanında kaygı ve etkileri ile ilgili önemli açıklamalar...

DHA'da yer alan habere göre, umutsuzluk ve kaygı arasında doğru bir orantı var.

"KAYGI YANLIŞ KARARLAR ALDIRABİLİR"

Kaygı seviyesinin artmasıyla kişinin yanlış kararlar verebileceğini belirten Klinik Psikolog Birgül Sena Mayda, "Genellikle sınav sonrasında öğrenciler sınavları iyi geçse bile kötü geçtiğini düşünebiliyorlar. Bu da bizim kaygı seviyemizin artmasıyla beraber felaketleştirme senaryoları kurmamıza neden oluyor. Genellikle en kötüyü hayal ederiz ya da akıl okuma dediğimiz bir bilişsel çarpıtmayı gerçekleştiririz. Örneğin; sınav sonrası 'Babam o kadar emeğinin boşa gittiğini düşünüyor' bir akıl okumadır. Biz sadece karşımızdaki kişinin ne düşündüğünü bildiğimizi zannediyoruz. Böylelikle düşüncelerle çok fazla uğraşmaya başlıyoruz. Olumsuzluk hissettiren düşünceler olduğu için biz bu sorulara cevap verdikçe kaygı seviyemiz daha da artıyor." diye konuştu.

"UMUTSUZLUK KAYGIYI, KAYGI BAĞIMLILIKLARI TETİKLİYOR"

Umutsuzluk seviyesinin artmasıyla beraber kaygı seviyesinin de arttığına vurgu yapan Mayda, "Umutsuzluk seviyesi arttıkça kaygı seviyesi de artıyor. Dolayısıyla da internet bağımlılığı tetikleniyor. Öğrenciler YKS sonrası ne yapacağını bilemediği için boşluk hissinden dolayı internet başında daha fazla vakit geçiriyorlar. Ailelerin öğrencilerin yanında olmaması, eleştirmesi, 'zaten çok çalışmadın' demeleri öğrenciyi daha fazla yalnızlaşmaya ve dolayısıyla internete sürükleyecektir. Yalnızlaşan gençte, internet, alkol, madde bağımlılığı görülebilir. Bunlar aslında bizim kaygı seviyemizi düşürmek için bilinçsizce kullandığımız başa çıkma yöntemleridir. Bizler kaygılandıkça yanlış baş etme stratejileri geliştiriyoruz." dedi.

KAYGIYI AZALTACAK TAVSİYELER

Ailelerin desteğinin sınav öncesinde olduğu gibi sınav sonrasında da çok önemli olduğunu hatırlatan Mayda, kaygıyı azaltmaya yardımcı olacak tavsiyelerde bulundu.

Mayda, sözlerini şöyle tamamladı:

"Gençlerin hem arkadaşlarıyla hem de ailesiyle sosyal ilişkiler kurması bağımlılık riskini azaltacaktır. Düşünceler her zaman olabilir ama önemli olan bizim düşüncelerle ne yaptığımızdır. Bu yüzden bizi dibe götüren, kaygılandıran düşüncelere dur diyebilmek çok önemli. Ayrıca öğrencilerin anın farkına varmaları gerekiyor. Hobiler de geliştirebilirler. Daha önceden yapmak istedikleri ama zaman bulamadıkları için yapamadığı her şeyi bu dönemde deneyebilirler."