Hercai'nin Zehrası Feride Çetin'den çarpıcı sözler: Hayatımı ikinci plana atmaya hazırdım

Son dönemlerin çok sevilen dizilerinden biri olan Hercai oyuncuları ve konusuyla reytinglerde üst sıralarda yer alıyor. Özellikle dizi de Reyyan'ın annesi Zehra Şadoğlu'nu oynayan Feride Çetin, hatırı sayılır bir hayran kitlesine sahip. Yeni anne olan Feride Çetin ile Mor Papatya'da annelik üzerine konuştuk.

AKSAM.COM.TR/MOR PAPATYA

Merve Kantarcı Çulha

Hercai dizisi ile ekranlarda kısa sürede sevilen Feride Çetin, annelik ve anneliğin oyunculuğa kattığı zenginlikleri Mor Papatya'ya anlattı. Hercai'nin Zehrası Feride Çetin ile keyifli röportajımız sizlerle...

Aksam.com.tr’den Merve Kantarcı Çulha’nın sorularını yanıtlayan Feride Çetin, Hercai dizisinde Zehra’nın anneliğinden oyunculuğa bakış açısına kadar başarılı olmanın sırlarını anlattı.

Herkes sizi Hercai dizisindeki Reyyan’ın annesi Zehra Şadoğlu karakteri ile tanıdı. Dizide çocukları için her şeyi yapan bir o kadar da üzülmesinler diye hareket eden bir Zehra var. Anne olduktan sonra bu karakteri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Doğurmak ile kadınların içindeki dişi, boyut değiştiriyor. Lakin gözlemlerime göre her annenin hikâyesi kendi karakterine ve tecrübelerine göre şekilleniyor. Zehra’nın zor bir hayatı olmuş. Hazar ile evlenmeden önce çok acı çekmiş, evlenince de kayınpederi Nasuh kızı Reyyan’a üvey evlat muamelesi yapmış. Öz babasının kim olduğunu söylemeden büyütmüş kızını. Reyyan’ın yasadığı eziyet de dizinin konusunu oluşturuyor zaten. Zehra’nın zaman zaman telaşa kapılıp işleri arapsaçına çevirmesini anlıyorum. Genelde duygularıyla hareket ediyor.

Daha evvel defalarca anne rolünü oynadım. Sanırım ebeveynler çocuklarını kendi gerçekleşmemiş hayallerini yakalamak için bir vesile olarak görüyor. Ben annemin sahne, babamın edebiyat hayalini gerçekleştirdim mesela. Zehra da kendisinin yaşayamadığı özgürlüğü kızının yaşamasını istiyor. Fakat her şeyin bir bedeli vardır. Reyyan annesinden de cesur bir kız. İyi ki de öyle... Evlatlar annelerinden aldıklarını hep ileriye taşımalılar.

Dizide kızının iyiliği için Zehra’nın yaptığı fedakârlığı sizce gerçek hayatta bir anne çocuğu için yapar mı yapmalı mı?

Zehra yaptıklarını fedakârlık olarak görmüyor, o aklına değil vicdanına kulak veriyor. Fedakârlık kelimesini “Ego” kavramıyla yakın ilişkideki şehirli insan kullanıyor. Zehra, her iki kızı için de bir an bile düşünmeden canını verir. Bunu fedakârlık olarak görmez.

Bana sorarsanız, kendi tercihlerimde daha temkinli hareket ettim. Kızımı doğurmaya karar verdiğim zaman şapkamı önüme koydum ve kariyerimi analiz ettim. Hayallerimin ve hedeflerimin çoğunu gerçekleştirmiştim. İçimde kalan bir şey yoktu. Özel hayatımda da gönlüme göre yaşamış, özgürlüğüme sımsıkı sarılmıştım. Anne olarak kendi hayatımı ikinci plana atmaya hazırdım. “Ne olursa olsun, tek başıma bile kalsam bu çocuğa bakacak mıyım, ona ömrümü adayacak mıyım?” sorusuna verdiğim yanıt “Evet”ti. Sonradan şikâyet etmemek için kendime sürekli; her şeye razı olduğumu ve gelen cefayı da sefayı da başımın üstünde kabul ettiğimi hatırlatıyorum.

"BEBEĞİMLE MUTLULUĞUM İŞİME POZİTİF YANSIYOR"

Bebek iş yaşamını nasıl etkiliyor?

Aslında çocuk yapmak bir yanıyla bencil bir tercih. Bunu fark edip o çocuğun bizim malımız olmadığını kabul etmek gerekiyor. Aksi takdirde çocuğun kendi yolunu çizmesi zor; malumunuz bizim memlekette buna sıkça rastlanır.

Modern tıbba göre bebeğin fikirleri henüz anne karnındayken şekilleniyor. Bebeği fanusta yetiştirmek mümkün değil. Benim iş hayatımdaki seyahatlerden dolay rutini yakalamamız zor olacak, ama elimden gelenin en iyisini yapmak için canla başla çalışıyorum. İşimi iyi yapıp mutluysam bebeğime de yansıyor bu. Özel hayatımda bebeğimle mutluluğumun da iş yaşamıma pozitif yansıdığını görüyorum. Yani çifte kazanan durumundayım şimdilik.

Sosyal medyada sevecen bir takipçi kitleniz var. Bunun sebebini neye bağlıyorsunuz? İnsanlardan size gelen tepkiler nasıl oluyor?

Seyircimin desteğini hissetmek çok güzel. Kariyerimin ilk on yılında görünür olmayı istemedim. Oysa simdi seyirciyle sokakta uzun uzun sohbet etmeyi seviyorum. Bunda Kumbaraci50 sahnesinde tiyatro yapmamın etkisi büyük. Mesleğimde kendime bir aile arıyordum. Düştüğümde beni tutacak birilerini... Bir tiyatro kumpanyası ile çalışmak, kolektif bir üretime dahil olmak, seyirciyle ilişkini güçlendiriyor. Mesleğime müteşekkirim. İkinci kitabim “Annemiz Akter’in imza turnesinde ülkenin çeşitli köselerini ziyaret ettim ve canlandırdığım performanslara ilişkin yorumları dinlemekten zevk aldım.

"ANNE OLDUKTAN SONRA HİÇBİR NEGATİF ETKİYE CANIM SIKILMIYOR"

Annelik hayata bakış açınızı nasıl değiştirdi? Bu süreçten sonra anne rolünü oynamanın size katkısı nasıl olur?

Anne olduktan sonra olaylara birçok farklı açıdan bakmaya başladım. Ne kadar çok kimliğiniz olursa bakış açınız çoğalıyor, vizyonunuz genişliyor. Hiçbir negatif etkiye artık canım sıkılmıyor. Gülümseyip geçiyorum. “Hayat Var!” diyorum.

Diziye bir süre hamile olarak devam ettiniz. Bu noktada hem hamile olmak hem de işe devam etmek nasıl bir duygu? Çalışan kadınlar için neler söylemek istersiniz?

Hamileliğimin 33. haftasına kadar çalıştım. Dizi, sinema filmi, kitap tanıtım ve imza günleri... Çok yorucuydu. Ama normal tempoma devam etmeme doktorlarım ve bebeğim izin verdi. Eğer tehlikeli bir durum olsaydı çalışmazdım. Burada önemli olan bebeğin ne istediği... Anadolu’da tarladan doğuma gidiyor, sonra yine tarlaya dönüyor kadınlar. Onlar yapıyorsa ben de yaparım dedim. Çalışırken zaman hızla aktı. Aslında ne hamileliğimin ne de lohusalığımın hiç keyfini sürmedim. Çünkü aksiyonu ve çalışmayı seviyorum, simdi artık beni daha çok motive edecek olan kızım var.

Kızınızın adına nasıl karar verdiniz? Hercai dizisine kızınız Hayat ile devam etmeyi düşünüyor musunuz?

Kızımın babası hayati riski olan bir beyin ameliyatı geçirmişti. Hâlâ devam eden bir tedavi sürecinde. O bu isimde ısrar etti. Benim aklımda daha naif çiçek ya da kuş isimleri vardı. “Hayat” kelimesinin vereceği sorumluluktan çekindim. Sonunda kızımla tanışınca bu ismin O’na daha çok yakışacağına ikna oldum.

HERCAİ’YE EYLÜL AYINDA GERİ DÖNÜYORUM

Kızınız doğduktan sonra proje ve teklifler aldınız mı? Hayranları Feride Çetin’i ekranda ne zaman görecek?

Diziye eylül ayında yani 3. sezonda geri dönüyorum. Hayat doğduktan sonra yeni teklifler aldım ama şimdi ilk önceliğim kızım sonra da “Hercai”. Midyat’ı ve dizideki ekip arkadaşlarımı seviyorum. Şu anda canlandırdığım Zehra’nın yolculuğuna odaklanmış durumdayım. Menajerim sevgili Tümay Öz okur ile gelen diğer teklifleri “Hercai” bitince değerlendirme kararı aldık.

Son olarak bir cümleyle anneliği nasıl tanımlarsınız?

Kızım benim aynam, öğretmenim, mutluluk kaynağım. Hiç tahmin etmediğim kadar güçlü, güzel ve becerikli olduğumu görmemi sağladı. Anne olmak yorgun ama mutlu olmak demek. O’nu ben doğurdum ama asıl O, bana yepyeni bir “Hayat” verdi.