Harvard profesörü uzun ömrün sırrını açıkladı! 100 yaşını devirenler böyle besleniyor

Uzun yaşamın sırrı yıllardır araştırılıyor. Genetik ve yaşlanma üzerine çok sayıda kitap yazmış Harvard Profesörü David Sinclair insanların 250 yaşına kadar yaşayabildiğini ve 120 yaşındayken hala tenis oynamaya devam edebildiği bir dünyanın mümkün olduğunu düşünüyor. Peki, Harvard profesörü bunu neye dayandırıyor? İşte uzun ömrün sırrı...

Harvard Profesörü David Sinclair uzun yaşamın sırrını açıkladı. 100 yaşına kadar yaşamak uzun bir hayatmış gibi görünebilir ancak Harvard Tıp Okulu'ndan bir genetik profesörüne göre, insanların daha uzun yaşaması mümkün.

Genetik ve yaşlanma üzerine çok sayıda kitap yazmış profesör David Sinclair'e göre yaşlanmak, insanların yenmesi gereken hastalıklardan bir diğeri. Ama bunu elde etmek için ilaçlara değil, rahatınızı bozmaya ihtiyacınız var.

Independent'te yer alan habere göre Sinclair, Rich Roll podcastinde yaptığı açıklamda "Sözün özü, vücudunuzu konfor alanından (biz buna hormesis diyoruz) çıkarmanız gerekiyor." dedi.

UZUN YAŞAM İÇİN İLK KURAL: BESLENME SIKLIĞINI AZALTMAK

Sinclair'e göre, insanların daha uzun yaşamak için yapması gereken ilk şey "beslenme sıklığını azaltmak".

"Eğer tek bir şey söyleyecek olursam, sanırım sağlıklı yaşam süresini artırmak için yapılacak en önemli şey daha az yemek yemek olur" diyen Sinclair şöyle devam etti: "Günde üç öğün yemek yemeyin."

Daha sağlıklı bir yaşam tarzı için sonraki bariz adım da sık sık egzersiz yapmak.

2. KURAL: ORUÇ TUTMAK

Sinclair ayrıca "oruç tutmayı" da önererek "günde bir veya iki öğün atladığını ve bunun da hayatını değiştirdiğini" söylüyor.

Bu tip oruçlar, yaşlanmayla mücadelede yararlı çünkü Nikotinamid Adenin Dinükleotid (NAD+) seviyelerini artırıyor ve bu da vücudun "onarım genlerini" daha aktif hale getiriyor. Aynı şey, kendinizi örneğin sauna gibi sıcağa ve soğuğa maruz bırakmak için de geçerli.

Harvard profesörü, yeterli uykuya ek olarak et tüketimini sınırlamayı da öneriyor. Ette bulunan amino asitler, vücudumuzun savunma mekanizmalarını kapatan ve büyüme zamanının geldiğini söyleyen mTor adı verilen metabolik yolağı aktive ediyor.

Sonuç olarak egzersiz, oruç ve soğuk/sıcak değişimi gibi gerilmeye neden olan aktiviteler NAD+ seviyenizi artırıyor. Bu da gen ifadelerini düzenleyen ve DNA hasarını onaran protein türü sirtuin'in düzgün çalışmasını sağlıyor.

Sinclair'in açıklamasına göre NAD+ olmadan, genetik yapınız ne olursa olsun yaşlanma daha hızlı gerçekleşiyor: "Yaşlılıkta sağlığımızın yüzde 80'i yaşam tarzımızdan ve nasıl yaşadığımızdan kaynaklanıyor, sadece yüzde 20'si genetik."

Yaşlanmayla mücadelede etkili adımlar atarsak, Sinclair "insanların 250 yaşına kadar yaşayabildiği ve 120 yaşındayken hala tenis oynamaya devam edebildiği bir dünyanın mümkün olduğuna" inanıyor.

Sinclair, "Zekamızla bunu yapamamamız için hiçbir neden yok" dedi.

Uzmanlar kansızlık için önerdi: 5 besine sofrada yer açın, üzüm tek başına yeterli değil

Bubble tea gençler arasında yayılıyor ama araştırmalar uyarıyor: Korkutan tespit