Hamilelikte doğru bilinen 8 yanlış

Hamilelikte en zor süreçlerden biri de çevreden gelen doğruluğu belli olmayan tavsiyelerdir. ''Hamileyken diş tedavisi yapılmaz, iki canlısın iki kişilik yemen lazım, ilaç kullanma, spor yapma, şeker yükleme testi yapma'' gibi doğru bilinen birçok yanlış var. Peki, bu cümlelerin doğrusu nedir? İşte uzmanından hamilelikte doğrular ve yanlışlar...

Hamilelikte birtakım tedirginlikler hamileliğin heyecanına engel olur. Özellikle çevreden gelen uyarılar ve tavsiyeler insanın kafasını karıştırdığı gibi moralini de bozuyor. Peki, hamilelikte doğru bilinen yanlışlar nelerdir? Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Pınar Kadiroğulları, hamilelik hakkında toplumda yerleşmiş olan "yanlış" bilgilerin doğrularını anlattı. İşte hamilelikte doğru bilinen 8 yanlış...

1. Yanlış: Diş çekimi ya da tedavisi yapılamaz

Doğrusu: Hamilelikte, rutin kontroller için diş hekimine devam etmenizde hiçbir sakınca yok. Sorunların tedavisi amacıyla hamileliğe uygun ilaç da başlanabiliyor, diş çekimi de yapılabiliyor. Kontrollerden birinde, eğer diş hekiminin bir müdahale yapması gerekiyorsa, bu müdahalenin ilk 3 aylık dönem geçtikten sonra yapılması tercih ediliyor. Ancak abse tedavisi gibi bir durum söz konusuysa, bu acil bir durum oluyor ve mutlaka hızlıca tedavi edilmesi gerekiyor.

2. Yanlış: Anne adayı 2 canlı olduğu için 2 kişilik yemeli

Doğrusu: Anne adayının hamile kaldıktan sonra 2 kişilik yemek yemeye başlaması, hatalı bir beslenme davranışıdır. Bu alışkanlık hamilelik döneminde gereksiz kilo alımına ve beraberinde şeker mekanizmasında bozulmalara, artan kiloya bağlı hareketsizlik ve pıhtı atması riskine, tansiyonda oynamalar gibi bir takım hastalıklara neden olabiliyor. Anne adayı hamilelik süresince sadece 9-16 kilo almalı. Ayrıca gıda kalitesi ve yeme düzeni de çok önemli. Dengeli beslenmeli ve aynı zamanda da hareket etmeli ki çok kilo almasın.

3. Yanlış: İlaç kullanılamaz

Doğrusu: Günümüzde, hamilelik döneminde gelişen bulantı-kusma, üst solunum ve idrar yolları enfeksiyonu ile mide şikayetleri gibi bazı sorunlarda, bebek üzerine olumsuz etkisi olmadığı saptanmış birçok ilaç güvenle kullanılabiliyor. Ancak özellikle ilk 3 ay bebeğin organlarının geliştiği ve son 4 hafta da bebeğin doğumuna yakın dönem olduğu için bu süreçlerde ilaç kullanımında dikkatli olmak gerekiyor. Hamilelik sürecinde tüm ilaçların doktorun tavsiyesi üzerine alınması anne ve bebek sağlığı için büyük önem taşıyor.

4. Yanlış: Birkaç adet sigaranın zararı olmaz

Doğrusu: Hamilelik sürecinde içilen sigara, miktarından bağımsız olarak bebeğe zarar veriyor. Günlük içilen sigara sayısı arttıkça, sigaraya bağlı düşük doğum tartılı bebek gibi normal dışı durumların ortaya çıkma riski de artıyor. Bu nedenle hamile kalmayı planladığınızda ya da en geç hamile kaldığınızı öğrendiğiniz andan itibaren sigarayı mutlaka bırakmalısınız.

5. Yanlış: Evcil hayvanları evden uzaklaştırmak gerekir

Doğrusu: Kedilerin, özellikle de sokağa çıkarılan kedilerin en büyük tehlikesi, bazılarının dışkılarında toksoplazma adı verilen ve doğmamış bebekte enfeksiyon yarattığında ciddi durumlara yol açabilen bir parazitin olması. Ev kedilerinde bu parazit nadir görülmekle beraber, parazit kedinin dışkısıyla bulaştığı için önlem olarak kedinizin dışkı kabını başka birinin değiştirmesini sağlayabilirsiniz. Kediyi sevmenizde, ona dokunmanızda ise bir sakınca yok. Köpeklerin en büyük tehlikesi ise "köpek kisti" adı verilen, yine bir parazit tarafından oluşturulan ve sıklıkla karaciğer yerleşimli kistlere neden olabilmeleri. Hamilelikte bu enfeksiyon geçirildiğinde enfeksiyonun bebek üzerinde olumsuz bir etki yaratması beklenmemekle birlikte, yine de köpeğinizin bakımını başka birinin üstlenmesinde fayda var.

6. Yanlış: Hamilelik döneminde spor yapılmaz

Doğrusu: Hamilelikte hareketsiz kalmak kasları tembelleştireceği için doğum zorlaşıyor. Bu nedenle düzenli spor yapan anne adayları doğum sürecini çok daha kolay atlatabiliyorlar. Hamilelik sürecinde ağır ve zorlu sporlar yapılmamalı, ancak düzenli yüzme, hafif egzersizler, özellikle de yürüyüş ihmal edilmemeli.

7. Yanlış: Uçak seyahati düşüğe neden olabilir

Doğrusu: Sanılanın aksine hamilelikte seyahat etmenin sakıncalı değil. Ancak kısa mesafeler, en fazla 2 saat sürecek arabalı yolculuklar ve mümkünse uçak yolculuğu tercih edilmeli. Arabayla ya da otobüsle uzun yol gitmektense, uçakla seyahat etmek daha sağlıklı. Yolculuk süresi kısalacağı için otobüs ve araba ile olan seyahatlerde uzun süre hareketsiz kalamaya bağlı artan pıhtı artması riski azalmış oluyor. Erken doğum ya da düşük riski olmadığı sürece anne adayı 36. haftaya kadar uçağa binebilir.

8. Yanlış: Şeker yükleme testi yapılması sakıncalı

Doğrusu: Şeker yükleme testinin ne anne adayına ne de bebeğe zararı vardır. Şeker yükleme testiyle vücuda alınan şekerin daha fazlası hamileler tarafından gün içinde atıştırmalıklarla tüketiliyor. Esasen tanı konulmamış diyabet hastalığı zararlıdır. Tanı koyamadığımız için kontrol altına alınamayan diyabet bebeğin kalbinde ciddi anomalilerden anne karnında ani ölümlere kadar pek çok olumsuz tabloya yol açabiliyor. Bu nedenle doktorun bireysel olarak çıkaracağı risk skalasına göre, anne adayı için belirlenen hamileliğin erken haftalarında, ek risk faktörleri yoksa hamileliğin 24-28. haftaları arasında mutlaka şeker taraması yapılması gerekiyor.