Hamilelikte bebeğin zekasını etkileyen 5 önemli faktör

Hamilelik döneminde annenin yaşantısı bebeğin zekâsından uykusuna ve karakter özelliklerine kadar her şeyi etkiliyor. Özellikle hamilelikte şiddetin bebeğin beyninde zararlı etkilere yol açacağını belirten uzmanlar, hamilelik sürecinin bebeğin karakterini nasıl etkilediğini anlattı.

DHA

Hamilelik döneminde kadının yaşam kalitesinin hem anne adayının hem de fetusun sağlığı açısından son derece önemli olduğunu belirten Çocuk Gelişimi Uzmanı Gökçe Gülen Akçin, "Kadına uygulanan aile içi şiddet; fiziksel, cinsel, psikolojik, ekonomik ve duygusal travma olarak tanımlanabilir. Hamilelikteki şiddet bebeği de etkiler. Özellikle de beyinde zararlı etkilere yol açacağı, bebeğin duygusal gelişiminin de etkilenebileceği biliniyor" dedi.

Altınbaş Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölüm Başkanı, Çocuk Gelişimi Uzmanı Gökçe Gülen Akçin, hamileliğin bebeğe etkilerini anlattı.

1. STRES

Stresli hamilelerin bebekleri de dünyaya gözlerini stresli açıyor. İstismarın hamile kadınlar üzerindeki zararlı etkilerinin yapılan araştırmalarla açıkça ortaya koyuyor. Amerika'da bilim insanları tarafından yapılan nörobiyolojik araştırmalara göre, hamilelik döneminde aile içi çatışmalar, şiddete maruz kalınması; annenin stres hormonu seviyesini artırarak, anne karnında plasenta aracılığı ile fetusa geçerek kortizol düzeylerini arttırabileceğini, yeni doğanların yüksek düzeyde stresle ilişkili hormonlarla doğduğunu ve bunun çocukta uzun vadeli, gelişen vücudunda özellikle de beyinde zararlı etkilere yol açacağını, bebeğin duygusal gelişiminin de etkilenebileceğini gösteriyor.

2. ŞİDDET

Araştırmaya göre hamilelik döneminde şiddete maruz kalan kadınların bebeklerinin düşük doğum ağırlığı, erken doğum ve düşük, prematüre komplikasyonlarının çok daha yüksek olduğu görülüyor. Washington DC Endocrinology & Metabolism'de yayınlanan başka bir araştırma sonuçlarının çok değişik bulguları ortaya koyuyor.

3. BAĞIŞIKLIK

İlk üç aylık hamilelik döneminde yaşanan stresin, annenin vajinasında bulunan mikropları etkileyerek, bu bakterilerin normal doğum esnasında yeni doğana aktarılacağını ve bebeğin bağışıklık sistemini etkileyerek, bağırsak mikrobiyomunda ve beyin gelişiminde ciddi değişikliklere sebep olacağı belirtiliyor. Değişen bağışıklık mikrobiyotasının şizofreni ve otizm gibi daha büyük nöro gelişimsel bozukluk riskleriyle de bağlantılı olabileceğine dair görüşler de bulunuyor.

4. UYKU VE YEME GÜÇLÜKLERİ

Zayıf aile işlevi, sert ebeveyn tartışmaları, doğumdan sonra 6 aya kadar bebeği etkileyebilmekte, bebek fiziksel yaralanma, uyku ve yeme güçlükleri, diğer bebeklerden daha zor sakinleşme, travma sonrası stres bozukluğu, gecikmiş bilişsel ve fiziksel gelişim gibi risklerle karşı karşıyadır.

5. DEPRESYON

Depresyonda olan ve endişeli bir ruh hali içinde hamileliğini geçiren kadınların küçük çocuklarının anksiyete bozukluğu, saldırganlık, uyku problemi, DEHB, güvensiz bağlanma, zayıf benlik saygısı, bozulmuş bilişsel gelişim, içine kapanık davranış ile zayıf akran ilişkileri, duygusal ve davranış bozukluklarına sahip olma olasılığı daha fazladır.