Doğal kansızlık ilacı: 50 kiloluk kazanlarda külle kaynatılıyor! Demir depolarını dolduruyor

Antalya'nın İbradı ilçesine bağlı Ürünlü köyünde, bağ bozumu sonrası başlayan geleneksel üretim süreci hem yöre halkının geçim kaynağı hem de doğal kansızlık ilacı olarak dikkat çekiyor. Atalardan miras kalan yöntemlerle, katkı maddesi kullanılmadan tamamen doğal şekilde üretilen demir deposu şifa kaynağı, 50 kiloluk dev kazanlarda külle birlikte saatlerce kaynatılıyor. Peki, özellikle demir eksikliğine karşı etkili olması ve kansızlığa iyi gelmesi nedeniyle tercih edilen bu geleneksel besin ne? işte demir depolarını anında dolduran Antalya'nın özel besini…

İHA

Antalya'nın İbradı ilçesine bağlı Ürünlü köyünde, bağ bozumu sonrası geleneksel pekmez üretimi başladı. Yüzyıllardır süren bu gelenek, bugün hâlâ atalardan öğrenilen yöntemlerle, katkı maddesi eklenmeden ve tamamen doğal şekilde devam ettiriliyor. Ürünlü halkı, özenle yetiştirdiği üzümlerden yaptığı pekmezi hem kendi ihtiyacı için kullanıyor hem de fazlasını satışa sunuyor. Köyde 50 kiloluk dev kazanlarda, 1 litre meşe veya incir külü ilave edilerek kaynatılan pekmezin kilosu bu yıl 500 liradan alıcı buluyor.

DOĞAL KANSIZLIK İLACI: 50 KİLOLUK KAZANLARDA KÜLLE KAYNATILIYOR

Ürünlü köyünde pekmez üretimi uzun ve zahmetli bir süreçten geçiyor. Üzüm bağlarının bakımından kaynatma aşamasına kadar her adımda büyük bir titizlik gösteriliyor. Pekmez üreticisi Mustafa Bozkurt, "Bu işi bilenlerden, özellikle tarım uzmanlarından budama ve bakım konusunda bilgiler aldık. Budama, üzüm tanelerinin irileşmesi ve verim için çok önemli. Biz burada periyodik ilaçlama yapmıyoruz; sadece atalarımızdan gördüğümüz gibi kükürt ve bordo bulamacı kullanıyoruz. Üzümler eylülde olgunlaştıktan sonra 3-4 gün bekletiyoruz" diyerek süreci anlattı.

6-7 SAAT KAYNAYAN KAZANLAR

Pekmez üretiminde toprak kullanılmadığını vurgulayan Bozkurt, kaynatma sürecini şöyle anlattı, "Üzümler kaynatıldıktan ve küllendikten sonra dinlenmeye bırakılıyor. Ardından yaklaşık 6-7 saat boyunca sürekli karıştırılarak kaynatılıyor. Son aşamada tavada oluşan köpük, pekmezin hazır olduğunun işareti. Bu yıl 500-600 kilogram üzümden yaklaşık 100 kilogram pekmez elde ettik. Kendi ihtiyacımızı karşıladıktan sonra kalanını isteyenlere satıyoruz. Hatta Antalya'da bir yıl önceden 'pekmezimizi ayırın' diyenler oluyor. Çünkü tamamen doğal ve sağlıklı bir ürün."

"3 GÜN BEKLETİYORUZ"

Pekmez üreticisi Rahime Gümüş ise zahmetli süreci anlatarak, "Üzümü kestikten sonra 3 gün bekletiyoruz, çürüklerini ayıklayıp yıkıyoruz. Daha sonra şarahmana teknelerinde çiğniyoruz. Çıkan şırayı 50 kiloluk kazanlara koyup 1 litre kül ekliyoruz. Meşe ya da incir külü en sağlıklısı ve en lezzetlisi. Kaynatma işlemi 6-7 saat sürüyor ve sürekli başında durmak gerekiyor" dedi.

"KÜL İLE YAPILAN PEKMEZ HEM SAĞLIKLI HEM GÜVENLİ"

Beslenme eğitimi verdiğini belirten Gümüş, pekmezin sağlık açısından önemine dikkat çekti, "Kesinlikle baldan önce pekmezi öneriyorum. Pekmez kansızlığa çok iyi geliyor, özellikle C vitaminiyle birlikte tüketildiğinde demir emilimi artıyor. Portakal suyu ya da mandalinayla içmek çok faydalı. Bazı bölgelerde toprakla pekmez yapılıyor ama toprak asbest içerdiği için kesinlikle önerilmiyor. Kül ile yapılan pekmez ise hem sağlıklı hem güvenli."