AKSAM.COM.TR/MOR PAPATYA
Merve Kantarcı Çulha
Binlerce insan cilt kanseriyle mücadele ediyor. Bu noktada cilt lekelerinin de bir belirti olabileceğine işaret eden Prof. Dr. Mustafa Özdemir, "Birçok cilt kanseri leke görünümündedir." dedi.
Merve Kantarcı Çulha'ya açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Mustafa Özdemir, kolajen takviyeleri ve cilt lekeleri hakkında merak edilen soruları yanıtladı.
Sonbahar aylarında cilt için neler yapılmalı?
Sonbahar cildimizi kış dönemine hazırlamamız için bir iyi bir fırsat dönemidir. Uzun bir yaz mevsiminden sonra derimizde biriken toksinlerden, lekelerden, çeşitli fiziksel ve kimyasal travmalara bağlı olarak gelişen cilt hasarlarımızdan kurtulmak için öncelikli iyi bir dermatolojik muayene ile profesyonel destek almak gerekmektedir. Nemlendiricilerle birlikte düzenli sıvı tüketimi ve beslenmede cilt bütünlüğümüzü korumada oldukça önemlidir. Cildimizde yaz güneşine ve çevresel etmenlere bağlı olarak biriken toksinlerin ve ölü deri hücrelerinin arındırılması için antioksidan özellikli kremler, C vitamini, retinoik asit, alfa hidroksi asit veya salisilik asit içeren topikal ürünlerin kullanılması iyi olacaktır.
Yanlış yapılan uygulamalar cildi nasıl etkiler?
Uygun olmayan tedavi ve cilt bakım yaklaşımları cildimizde geri dönüşü olmayan hasarlara neden olabilir. Sonbahar ve kış mevsimleri soğuk etkisiyle birlikte neminde azalması nedeniyle cildimizde kuruluğa neden olacaktır. Yaz aylarında derinin temizliğinde kullanılan temizleyiciler, tonikler ve nemlendiriciler ile kış ayları için uygun formlarıyla değiştirilmelidir. Nemlendirici seçiminde cildinizin ihtiyacına uygun ürünü uzman bir dermatolog tarafından belirlenmesi gereksiz ürün ve yanlış sonuçların doğmasını önlemek için iyi bir yaklaşım olacaktır.
Yazdan kalan ciltteki lekeler için alınan kremler fayda sağlar mı?
Yaz mevsimi takiben gelişen lekelerin tedavisi için bir Dermatolog tarafından tanılarının belirlenmesi gerekir. Malin Melanom gibi bazıları hayatı tehdit edebilen birçok cilt kanseri leke görünümündedir. Bundan dolayı cildinizde gördüğünüz lekeleri ciddiye almanız gerekir. Doktor reçetesiz alabildiğiniz leke kremleri ilaç statüsündeki etken maddeleri içermez. Bundan dolayı tedavi edici etkinlikleri yok denecek kadar azdır. Bazen istenmeyen durumlara yol açıp cildinizin daha da lekelenmesine neden olabilir. Leke tedavisi oldukça zordur, aşamalıdır ve her hastaya özeldir. Bundan dolayı profesyonel tavsiyeler ve tedaviler almanız sizler için daha iyi olacaktır.
Kolajen cildi nasıl etkiler?
Kolajen daha çok fibroblast adını verdiğimiz hücreler tarafından üretilen proteinlerdir. Daha çok deri ve kemiklerimizde bulunur. Kolajenler cildimizin sıkılaşmasını, esnekliğini ve dolayısıyla dayanıklılığını sağlarlar. Kırışıklıkları da azaltır ve ölü hücreleri yenileyerek yara iyileşmelerinde görev alırlar. Vücudumuzda 28 tip kolajen bulunur. Bunlardan Tip 1, 4 ve 5 daha çok deride bulunur. Yaş artışı ve bazı hastalıklar kolajenin parçalanması ve yıkılmasına yol açar. Buda cildin sarması, incelmesi, kırışması ve daha kırılgan olmasına yol açar.
Azalan kolajenimiz için neler yapmalıyız?
Azalan kolajenimiz için doğal kaynaklardan veya kolajen içeren tıbbi ürünlerden faydalanabiliriz. Kolajen içeren doğal kaynaklar; beyaz ve kırmızı etler, süt ve süt ürünleri, yumurta, somon ve uskumru gibi soğuk deniz balıklarıdır. Kırmızı-mor renkli besinler içerdiği antioksidanlar da kolajen üretimine katkı sağlarlar. Üzüm, ahududu, böğürtlen, çilek, yaban mersini, greyfurt, portakal, mandalina ve limon örnek olarak verilebilir. Kolajen içeren besinleri tüketmek kolajenin direk olarak deriye alınmasını sağlamaz. Kolajen içeren besinler bağırsaklarda parçalanır ve sindirildikten sonra cildimizde kolajen üretim basamaklarına girer.
Kolajen takviyesi nasıl olmalı?
Yapılan çeşitli bilimsel çalışmalarda kolajen takviye kullanımının cilt sağlığına olumlu yönde katkılar sağladığı gösterilmiştir. Ciltte nemlenme, parlama, yumuşama ve çok ince kırışıklıklarda azalmaya yol açar. Cilt sağlığımız için kullanılan kolajenin kaynağı ve kalitesi önemlidir. Jelatin ya da kemik tozu yerine kolajen hidrolizatı, peptid kolajenleri tercih edin. Günlük miktar en az 2500 mg olmalıdır. Kolajenimizi korumak için güneşten koruyucu kullanmak, C vitamini ve yeterli miktarda su içmek de çok önemlidir.