Dikkat! Boşanma çocuklarda bu hastalıkları tetikliyor

Boşanmanın çocuklarda anksiyete ve depresyon gibi riskleri tetiklediğine dikkat çeken uzmanlar, aileleri uyardı. Güvenlik duygusunu teşvik edebilmesinin önemli olduğunu söyleyen uzmanlar, boşanmanın çocuklara etkisini anlatarak ebeveynlere öneride bulundu.

DHA

Boşanma duygusal açıdan çocukları etkiliyor. Boşanma sürecinde ailelerin çocuklara dikkat etmesi gerektiğini belirten Doç. Dr. Ayhan Erbay, "Boşanma, yetişkinler kadar çocuklar için de anksiyete ve depresyon gibi riskleri tetikliyor. Boşanmış çiftlerin çocuklarının, evliliğini devam ettiren çiftlerin çocuklarına göre yüzde 31 oranında daha fazla kaygı yaşadığı da çalışmalara yansımış." dedi.

"BOŞANMA ÇOCUKLARIN EĞİTİM SÜREÇLERİNİ OLUMSUZ ETKİLEYEBİLİYOR"

Boşanmanın çocukların eğitim süreçleri üzerinde de etkili olabileceğini söyleyen Doç. Dr. Erbay, şu şekilde konuştu:

"Araştırmalara göre boşanan ebeveynlerin çocuklarının ders başarısı, evlilikleri devam eden çiftlerin çocuklarına göre daha hassas olabiliyor. Ebeveynleri boşanmış ailelerin çocuklarının, ebeveynleriyle birlikte yaşayan çocuklara göre, matematik ve fen bilimleri alanında yaklaşık yüzde 20 oranında; sosyal bilimler alanında ise yüzde 12 oranında ders başarılarının daha düşük olduğunu gösteren araştırmalar var. Bununla birlikte yaş da bir konu. 15 yaş ve üstündeki çocukların ebeveynlerinin boşanması 12 yaş ve altındaki çocuklara göre daha fazla akademik zorluk yaratmaktadır çünkü özellikle sosyal etiketleme veya sözel zorbalık yaşı daha büyük olan çocukların okuldan soğumalarına, daha sık devamsızlık yapmalarına ve nihayetinde akademik performanslarında düşüşe neden olmaktadır. Ebeveynler ve eğitimciler arasındaki iş birliği çabaları, bu zorlukları hafifletmek ve akademik başarının devamını sağlamak için yeterli desteği sağlamak açısından çok önemlidir."


"BOŞANMIŞ ÇİFTLERİN ÇOCUKLARI DAHA FAZLA KAYGI YAŞIYOR"

Boşanmanın yetişkinler kadar çocuklar için de anksiyete ve depresyon gibi riskleri tetiklediğine dikkat çeken Doç. Dr. Erbay, bu konuda 2021 yılında yapılan çalışma sonuçlarını şöyle özetledi:

"Boşanmış çiftlerin çocuklarının evliliğini devam ettiren çiftlerin çocuklarına göre yüzde 31 oranında daha fazla kaygı yaşadığı çalışmalara yansımış. Aynı çalışmada boşanmış çiftlerin çocuklarının evliliğini devam ettiren çiftlerin çocuklarına göre yüzde 20 daha fazla sözel saldırganlık, yüzde 15 daha fazla öfke ve yüzde 10 daha fazla stres yaşadıkları bulunmuştur. Yetişkinlerde ise en göz alıcı sonuç erkek ve kadınların boşanma nedeniyle eşit miktarda kaygı seviyesine sahip olduğu ancak erkeklerin kadınlara göre yüzde 13 oranında daha fazla depresyon puanına sahip olmasıdır. Bu sonucun elde edilmesinde kadınların erkeklere göre daha fazla sosyal destek imkanına sahip olduğunun altı çizilmektedir. Ayrıca, yaşam düzenlemelerindeki değişiklikler, sağlık hizmetlerine erişim ve yaşam tarzı düzenlemeleri fiziksel sağlığı etkileyeceğinden, boşanma sonrası ortamda ruhsal ve fiziksel sağlığın birbiriyle bağlantılı olduğunu kabul etmek ve bütünsel esenlik için stratejiler uygulamak zorunludur."

"BOŞANMA SÜRECİNDE TERAPÖTİK DESTEK ÖNEMLİ"

Çocukların boşanma karşısındaki dayanıklılığının dikkate değer olduğunu ve doğru destekle bu deneyimden güçlü ve duygusal olarak iyi bir şekilde çıkabileceklerini belirten Doç. Dr. Erbay, bu süreçte terapötik desteğin önemine değinerek şunları söyledi:

"Profesyonel danışmanlık, çocukların duygularını ifade etmeleri, duygularını işlemeleri ve başa çıkma mekanizmaları geliştirmeleri için güvenli bir alan sağlar. Ebeveynler de ortak ebeveynlik becerilerini geliştirmek ve kendi duygusal refahlarını yönetmek için danışmanlıktan faydalanabilir."