Bin TL'lik kredi ile başladı, şimdi çiftliği var

Aksaray'da yaşayan Hatice Gökçe, 11 yıl önce eşiyle birlikte köylerine döndü ve bin lira mikro kredi ile bir düve aldı. Bu hayvanın sütünü, peynirini ve yoğurdunu satarak para kazanmaya başlayan Gökçe'nin şu an bir çiftliği bulunuyor.

DHA

Pandemi döneminde köyüne dönerek hayvancılık ve tarımla uğraşanları sık sık duyuyoruz. Fakat köye dönme fikrini daha önce hayata geçirenlerin sayısı da az değil. Aksaray'da 11 yıl önce eşiyle birlikte köylerine dönüp, bin lira mikro kredi ile bir düve alan Hatice Gökçe (51), geçen zaman içerisinde hayvan sayısını 12 ineğe yükselterek çiftlik kurdu.

DHA'da yer alan habere göre Aksaray'da yaşayan iki çocuk annesi Hatice Gökçe, bir hayvanla başlayarak 11 yılda çiftlik kurdu.

"İKİ ÇOCUĞUMU BU İŞ SAYESİNDE OKUTTUM"

Bu yıl da 6 bin lira 'mikro kredi' ile aldığı kuluçka makinesiyle civciv üretmeye başlayan Gökçe, ''Mikro krediyle 1 düve alıp bu işe başladım. Sütünü, peynir ve yoğurdunu satıp bir taraftan para kazanırken, her yıl doğan buzağılar sayesinde de sayısını 12'ye yükselttim. 2 çocuğumu bu iş sayesinde üniversitede okuttum.'' dedi.

Kent merkezinde oturan Hatice- ve Ramazan Gökçe (53) çifti, 11 yıl önce köylerine geri döndü. Hatice Gökçe, o yıl Türkiye Gramen Mikro Finans Programı tarafından uygulanan 'Mikro kredi' projesine başvurdu.

Başvuru sonrası bin lira kredi alan Hatice Gökçe, bununla bir düve aldı. Büyüyüp inek olan hayvanın sütünü ve sütünden yaptığı, yoğurt ve peyniri satarak hem aile ekonomisine yardımcı olan, hem de kredisinin göre ödemesini yapan Gökçe, her yıl doğan buzağıları sayesinde de inek sayısını artırdı. Şu an 12 ineği bulunan Gökçe, bu kez de 6 bin liralık 'mikro kredi' alıp, civciv üretmeye başladı.

"KÖYDE MUTLU VE NEŞELİ BİR HAYATIMIZ VAR"

Kadınlara girişimci olmaları çağrısında bulunup, tavsiyeler veren Hatice Gökçe, şunları söyledi:

''Ben hiçbir zaman eşim, bana para versin diye düşünmedim. Ben makine örgüsü, yorgan dikimi gibi şeyler yaparak ev ekonomisine katkıda bulundum. Ben her zaman köyümüzün kadınlarına da 'Boş durmayın 10 tavuk alın ve bunları besleyerek kendinize gelir elde edin' diyorum. Kendi çapımda çok fazla ilerleyemediysem de kimseye muhtaç olmadan 2 çocuğumu üniversite okuttum. Köye geldiğimdi hiçbir şeyim yoktu. Eşim de o dönem işsizdi. Biz burada eşim ile el ele verdik. Ben ne iş yaptıysam eşim, benim en büyük destekçim oldu. Şu anda çok mutlu ve neşeli bir hayatımız var.''

"1 BUZAĞI İLE BAŞLADIK"

Aksaray'dan köye döndüklerinde işsiz olduğunu ifade eden Ramazan Gökçe, ''O zamanlar emekli değildim. O dönemde doğru düzgün bir işim yoktu. Bu mandıra ve kümesleri eşimle beraber yaptık. Aksaray'da bir ev alma şansımız yoktu. Buraya gelmemizi eşim istedi. Ben de ona saygı duyarak köye geri dönmeyi kabul ettim. Burada çok mutluyuz. Çocuklarımızı okutup, onların hayatını kurtardık. Ben de burada emekli oldum. Mikro krediden bin lira kredi alarak, komşumuzdan bir tane damızlık düve aldık. O büyüyüp inek oldu ve yavruladı. Bir buzağı ile başladığımız işte hayvanlarımızı çoğaltarak sayılarını 12'ye çıkardık.'' diye konuştu.