Kilo vermemenin en önemli sebebi kalori konusunda doğru bilinen yanlışlar. Peki, bilim insanları zayıflamak için ne diyor? Zayıflamak için bin türlü diyet varken dünya neden obeziteyle baş etmeye çalışıyor?
KALORİ KISITLAMAK ASLINDA YANLIŞ
Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerine göre, Amerikalı yetişkinlerin yüzde 40'ından fazlası obez olarak kabul ediliyor. Bir grup obezite doktoru ve bilim adamı, kalori kısıtlamasının yarardan çok zarara yol açabileceğini savunuyor.
Harvard Halk Sağlığı Okulu'nda beslenme profesörü ve ekibe liderlik eden Dr. David Ludwig, insanların daha az yediğinde vücudun savaştığını söyledi. Kalorileri kısıtlamak sadece insanların daha fazla acıkmasına neden olmakla kalmaz, aynı zamanda metabolizmayı da yavaşlatır.
KALORİ SAYMAYI BIRAKIN KARBONHİDRATLARI AZALTIN
Ludwig, TODAY'e verdiği demeçte, "İnsanlar kısa vadede kilo verebilirken, çok az insan açlığını görmezden gelmeyi ve kilo vermeyi sürdürmek için bu metabolik problemlerle savaşmayı başarabilir." dedi.
Bunun yerine, Ludwig ve meslektaşları yeni bir yaklaşım öneriyorlar - karbonhidrat-insülin modeli dedikleri şey. Aşırı yemek obeziteyi tetiklemiyorsa, kalori saymayı bırakın ve insülin seviyenizi kontrol etmek için karbonhidratları azaltın.
KARBONHİDRATLAR YERİNE NE OLMALI?
Düşük karbonhidratlı diyetler son yıllarda giderek daha popüler hale geldi. Çoğu, ekmek, pirinç ve tatlılar dahil olmak üzere rafine karbonhidratları kesmeyi içerir. Bunun yerine odak, protein ve avokado ve fındık gibi sağlıklı yağlar üzerindedir.
Popüler ketojenik diyet, karbonhidratları günde 30 ila 50 gram arasında sınırlayan daha aşırı bir formdur; bu, tek bir simitin tek başına 48 gram karbonhidrat içerdiğini düşünürsek, birçok Amerikalı için bir zorluktur.
Ancak daha fazla araştırma, düşük karbonhidratlı diyetlerin sadece etkili olmadığını, sürdürülebilir olduklarını da buldu.
42 YAŞINDA 88 KİLO VERDİ
42 yaşındaki Jennifer Haines, fazla kilolu olmanın kendisini rahatsız, yorgun ve depresif hissetmesine neden olduğunu söyledi. Kalori saymak da dahil olmak üzere diyet üstüne diyet denedi, ancak hiçbir plana sadık kalamadığı için hiçbir şey gerçekten işe yaramadı.
ARAŞTIRMALAR NE DİYOR?
Üç yıl önce, Ohio State Üniversitesi'nde beşeri bilimler bölümünde profesör olan ve 25 yıldır düşük karbonhidratlı diyetler üzerine çalışan araştırmacı Jeff Volek tarafından yürütülen bir araştırmaya katıldı.
Düşük karbonhidrat diyetiyle altı hafta sonra, Haines 20 kilo verdi ve devam etti. 2019'da yemek planına başladığından beri toplam 88 kilo verdi.
"Yaptığım altı haftalık çalışmada tamamen farklı bir insan gibi görünüyordum. Harikaydı." dedi.
Diyet başta kolay olmadı çünkü Haines makarna, ekmek ve patates gibi en sevdiği yiyecekleri kesmek zorunda kaldı. Ancak sonuçları görmek, ihtiyaç duyduğu motivasyondu. Keto'yu diyet değil, yaşam tarzı değişikliği olarak adlandırdı.
Yeni düşük karbonhidratlı beslenme planının uygulanmasından önce ve sonra vücudunun yağ depolarının görüntülenmesi, sadece altı hafta sonra bir fark gösterdi.
Volek, insanların karbonhidratları sınırlayarak, orta düzeyde protein tüketerek ve yağları kucaklayarak doğru beslenmeye başladıklarında, kendilerini tok hissettiklerini ve kalorileri saymak zorunda kalmadan doğal olarak kısıtladıklarını ekledi.
O ve meslektaşları, Tip 2 diyabeti tedavi etmek için genellikle düşük karbonhidrat diyetini kullandıkları için kilo kaybını bir yan fayda olarak görüyor.
Volek'in çalışmaları, düşük karbonhidratlı diyetler uygulayan kişilerin vücut ağırlığının yüzde 10'undan fazlasını kaybedebildiğini ve bunu uzak tutabildiğini buldu. Haines'in dediğine göre oyunun kurallarını değiştiren bir şey.
"Harika hissediyorum. Kalkmak benim için kolay. Uyumak benim için kolay. Kendimle çok daha rahat hissediyorum." dedi.