Türkan Şoray son dakika sağlık durumu nasıl, Türkan Şoray hastalığı nedir, neden hastaneye kaldırıldı

Türkan Şoray son dakika sağlık durumu nasıl, Türkan Şoray hastalığı nedir, neden hastaneye kaldırıldı? Türk sinemasının ''Sultan'' lakabıyla tanınan ünlü ismi Türkân Şoray'ın yaşadığı sağlık sorunları yüzünden yaklaşık bir haftadır hastanede tedavi gördüğü öğrenildi. Geçtiğimiz sene temmuz ayında böbreklerinde oluşan sorun nedeniyle bıçak altına yatan usta oyuncu Türkan Şoray, bu sefer ise bağırsaklarında yaşadığı sorun nedeniyle hastanelik oldu. Türkan Şoray’ın yaklaşık bir haftadır Fulya’da yer alan özel bir hastanede tedavi gördüğü bilgisine ulaşıldı. Sinema oyuncuları Hülya Koçyiğit, Filiz Akın ve Fatma Girik'le birlikte, Türk sinemasının bir dönemine damgasını vurmuş dört önemli kadın oyuncudan biri kabul edilir. Bu dörtlü içerisinde, yönetmenlik yapan tek sinema oyuncusu olan Şoray, başrolünde kendisine eşlik eden Kadir İnanır ile oynadığı 1972 yapımlı Dönüş, 1976 yapımlı Bodrum Hakimi, 1973 yapımlı Azap'ın tek başına yönetmenliğini ve 1981 yapımlı Yılanı Öldürseler filminin Şerif Gören ile birlikte yapmıştır.

Türkan Şoray son dakika sağlık durumu nasıl, Türkan Şoray hastalığı nedir, neden hastaneye kaldırıldı? Geçtiğimiz sene temmuz ayında böbreklerinde oluşan sorun nedeniyle bıçak altına yatan usta oyuncu Türkan Şoray, bu sefer ise bağırsaklarında yaşadığı sorun nedeniyle hastanelik oldu. Türkan Şoray’ın yaklaşık bir haftadır Fulya’da yer alan özel bir hastanede tedavi gördüğü bilgisine ulaşıldı. Türk oyuncu, senarist ve yönetmen. Türk sinemasında "Sultan" lakabıyla anılmaktadır. 1960'larda sinema ile tanışmış, ilk sinema ödülü 1964 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde Acı Hayat filmiyle en başarılı kadın oyuncu ödülünü almıştır. Toplamda 222 filmde rol alan Türkan Şoray, bu sayıyla dünyanın 'en çok film çeviren' kadın oyuncusudur. Şoray, 12 Mart 2010 tarihinde UNICEF Türkiye iyi niyet elçisi seçilmiş, "Sevgiyle yapılamayacak bir şey yoktur diye düşünüyorum. Gücü sevgiyle birleştirirsek, birçok sorunun üstesinden gelebiliriz" demiştir. Ayrıca Şoray'ın kendi adını taşıyan bir ilkokul da vardır.

Türkan Şoray Cushing denen bir hastalık geçirdim, şimdi iyiyim demişti

Türkan Şoray, “Cushing denen bir hastalık geçirdim, ameliyat oldum şimdi de kortizon alıyorum. Hastalığımdan dolayı uzun zamandır inziva da gibiydim, şimdi iyiyim’’ dedi. 

‘KADINLARIN EKONOMİK GÜCÜNÜ ELİNE ALMASI ÇOK ÖNEMLİ’’

  Tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlayarak sözlerine başlayan Türkan Şoray, “Kadın olarak kadınları ilgilendiren konulara çok farklı bakıyoruz, kadınca bakıyoruz. O kadınların dramlarını da çoğu filmimizde gerçekleştiriyoruz. Kadın ölümlerinin olmaması, genç ve küçük kızların eğitim gördüğü, eşit şartlarda ve toplumun her kesiminde kendini göstermesi çok önemli. Kadınların okuması ve ekonomik gücünü elde etmesi kadına çok büyük bir özgüven veriyor hayata karşı. Çok insanın sizi sevmesi görmediğiniz insanlarla bile gönül bağınızın olması ve bunu hissetmek çok güzel. Afrin’deki o kahraman askerlerimize duacıyız. Yüreğimiz titriyor, Allah onları korusun. Anneler yetiştirdi onları, aslan gibiler. İnşallah dualarımızla hepsi sağ salim dönüp gelecekler. Kaybettiğimiz askerlerimize de, hep kalbimizde, nurlar içinde yatsınlar’’ dedi.

  “HASTALIĞIMDAN DOLAYI UZUN SÜREDİR İNZİVADA GİBİYDİM”

  “Sizinle hem mutlu oldum hem de duygulandım” diyerek sözlerini sürdüren Şoray, ‘‘Bundan 7 ay önce bir rahatsızlık geçirdim ve ameliyat oldum. Cushing denen bir rahatsızlık, ender görülen bir rahatsızlık. Böbrek üstü bezlerinin çalışmaması. İşte bu yüzden ameliyat oldum şimdi de dışarıdan takviye kortizon alıyorum. Bu hastalık kilo ve yürüme zorluğu yapıyor. Bundan dolayı bir süredir, inziva da gibiydim. Hastalığım geçiyor Allah’a şükür, şimdi daha iyiyim, kilolarımı da veriyorum. Bundan daha kiloluydum, bir dahaki karşılaşmamızda beni daha zayıf göreceksiniz. Şimdi ki diziler de o kadar yorucu ki, göze alamıyorum. Şimdi eskiye bakıp hasret gidermek istemiyorum ama ara sıra rastladığım Türk filmleri oluyor. Gerçekten çok farklı ve samimiymiş, insanlar birbirini seviyor, ölümsüz ve gerçek aşklar vardı’’ diye konuştu. 

TÜRKAN ŞORAY KİMDİR?

Türk oyuncu, senarist ve yönetmen. Türk sinemasında "Sultan" lakabıyla anılmaktadır. 1960'larda sinema ile tanışmış, ilk sinema ödülü 1964 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde Acı Hayat filmiyle en başarılı kadın oyuncu ödülünü almıştır. Toplamda 222 filmde rol alan Türkan Şoray, bu sayıyla dünyanın 'en çok film çeviren' kadın oyuncusudur. Şoray, 12 Mart 2010 tarihinde UNICEF Türkiye iyi niyet elçisi seçilmiş, "Sevgiyle yapılamayacak bir şey yoktur diye düşünüyorum. Gücü sevgiyle birleştirirsek, birçok sorunun üstesinden gelebiliriz" demiştir. Ayrıca Şoray'ın kendi adını taşıyan bir ilkokul da vardır.

 
Sinema oyuncuları Hülya Koçyiğit, Filiz Akın ve Fatma Girik'le birlikte, Türk sinemasının bir dönemine damgasını vurmuş dört önemli kadın oyuncudan biri kabul edilir. Bu dörtlü içerisinde, yönetmenlik yapan tek sinema oyuncusu olan Şoray, başrolünde kendisine eşlik eden Kadir İnanır ile oynadığı 1972 yapımlı Dönüş, 1976 yapımlı Bodrum Hakimi, 1973 yapımlı Azap'ın tek başına yönetmenliğini ve 1981 yapımlı Yılanı Öldürseler filminin Şerif Gören ile birlikte yapmıştır.
 
Kariyeri
Yeşilçam yılları
Henüz Fatih Kız Lisesi ortaokulu bölümünde okurken Karagümrük'teki ev sahiplerinin kızı olan, Türk sinemasında sonraları "Panter Emel" olarak tanınacak sinema oyuncusu Emel Yıldız ile bir film setine giden Türkân Şoray, Türker İnanoğlu'nun teşviki ile Yeşilçam'a adım atar. Emel Yıldız'ın yerine Şoray'ın da kariyerinin başlangıcı anlamına gelen 1960 yılı yapımlı Köyde Bir Kız Sevdim filminde Baki Tamer ile başrol de oynamıştır. Türkân Şoray sinemaya başlamasıyla ilgili anısını şöyle anlatır:
 
"Sinemaya girmeden önce mahallemize bir film seti geldi. Filmin bir setini mahallemizde çekeceklerdi. Başrol oyuncusu kadını gördüğümde 'ne kadar güzel bir kadın' dedim. Bu kadın Muhterem Nur'du. Öyle şaşkın bir şekilde bakınırken yanıma bir adam geldi ve 'Sen de filmlerde oynamak ister misin?' diye sordu. Korktum ve hemen eve kaçtım. Bu adamın da daha sonra Memduh Ün olduğunu öğrendim. O zaman film setinden kaçmıştım ama daha sonra film setleri hayatım oldu." der.
Şoray'a ilk Altın Portakal ödülü getiren 1964 yapımlı yönetmenliğini Metin Erksan'nın yaptığı başrollerinde Şoray ve Ekrem Bora'nın yer aldığı Acı Hayat filmi "Manikürcü Nermin"'i canladıran oyuncu için kariyerinde önemli basamak olmuştur. 1968 yılında, Şoray'a kariyerinde ikinci Altın Portakal ödülünü Sait Faik Abasıyanık'ın "Menekşeli Vadi" adlı öyküsünden esinlenerek Safa Önal tarafından senaryosu yazılan Vesikalı Yarim filmi kazandırmış, yıllar sonra filmin yenilenmiş kopyasının yeniden yayımlandığı İstanbul Film Festivali'nde konuşan Türkan Şoray film için şöyle demiştir:
 
"Türk sinemasının yeri çok zor doldurulacak bir yönetmen olan Lütfi Akad'la çalışmış olmak benim için çok mucizevi bir şeydir. 'Türkan, gözlerinle oynayacaksın' diyordu bana. Gözlerimle oynamayı Lütfi Akad öğretti bana."
 
Başrolde bir eşe sahip oyuncuların başarılı olduğu  filmlerde Şoray'a onlarca erkek sinema aktrisi eşlik etmiştir. Klasikleşmiş birkaç Şoray filminde de eleştirmen Agah Özgüç'ün değimiyle 'Seyirciyi aldatmak, daha fazla para kazanmak için' yayınlanmamış ancak seyirciye yayınlanmış gibi afişi basılmıştır. Şoray'ın Ediz Hun'la oynadığı 1980 yapımı Tabancamın Sapını Gülle Donatacağım adlı filmin afişinde Türkân Şoray ve Kemal Sunal olmasına karşın Ediz Hun ve Türkân Şoray'ın oynadığı Güllü Geliyor Güllü filmi vardır. Kemal Sunal, sadece figüran oyuncudur. Sonrasında Kemal Sunal'ın popüler oluşuyla aynı film başka adla, başka afişle tekrar yayınlanmıştır. İlginç olaylardan biride Keşanlı Ali filmi olup görüntü yönetmeninin adı olan Ali, film afişinde Keşanlı'nın altına büyük harflerle yazıldığından "Keşanlı Ali" olarak adlandırılıyor.
 
Şoray'ın ilginç sinema deneyimlerinden biri kendisi ile Filiz Akın'ın Günahkâr Kadın filminde bir araya getiren Ülkü Erakalın'dan henüz 17 yaşındayken bir film çekimi sırasında yediği tokat olmuştur.
 
1990'lı yıllarla birlikte, televizyon dizileri çalışmalarına da ağırlık vermeye başlamış, yaptığı bu çalışmalardan en çok ses getiren ve uzun ömürlü olanları, başrollerini Şener Şen'le paylaştığı İkinci Bahar ve Haluk Bilginer ile paylaştığı Tatlı Hayat olmuştur.
 
Filmografi
 
Bugüne kadar 203 filmde rol almıştır. Türkân Şoray ilk televizyon programı olan ve NTV'de yayınlanan konuklarıyla birlikte kendi sinema kariyerinin konuşulduğu televizyon programı Sinema Benim Aşkım'ı (2010-2011) sunmuştur. Şoray programında sinema oyuncuları ile sinema kariyerini anlatmaktadır