Sungun Babacan toprağa verildi

Seslendirme sanatının usta isimlerinden Sungun Babacan, 63 yaşında vefat etmişti. Balıkesir'in Burhaniye ilçesinde öğle namazına müteakiben kılınan cenaze namazı sonrası toprağa verilen Sungun Babacan'ı son yolculuğunda; Yekta Kopan ve Derya Baykal gibi dostları yalnız bırakmadı.

DHA

Sungun Babacan 63 yaşında vefat etmişti. Seslendirme sanatının usta isimlerinden olan Sungun Babacan, Balıkesir'in Burhaniye ilçesinde düzenlenen cenaze töreninin ardından toprağa verildi. Törene, Derya Baykal ve Yekta Kopan'ın da aralarında olduğu sanatçı dostları katıldı.

Tom Hanks, John Travolta, Brad Pitt, Tom Cruise ve Mel Gibson gibi pek çok yıldıza sesiyle hayat veren ve Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) olduğu öğrenilen Sungun Babacan, bir süredir tedavi gördüğü hastanede dün yaşamını yitirdi.

'BENİM USTAMDI'

Cenaze törenine katılan yazar ve seslendirme sanatçısı Yekta Kopan, "Sungun Babacan benim ustamdı, hocamdı, yönetmenimdi, ağabeyimdi. Çok şey öğretti bana. Sungun Babacan Türkiye'de seslendirme mesleğinin bir sanat haline gelmesini sağlayan isimlerden biriydi. Çok erken bir kayıp. Arkasında çok sayıda dost, öğrenci ve çok sayıda değerli iş bıraktı. Bundan sonra onlarla avunacağız. Ne mutlu ki dostları var. Ne mutlu ki onu sesiyle tanıyanlar var. Belki yüzünü bilmeseler de sesiyle tanıyanlar var. O ses bu coğrafyada çınlamaya devam edecek" dedi.

'ÇOK BAŞARILIYDI'

Babacan ile çok eski arkadaş olduklarını ve birçok projede beraber çalıştıklarını söyleyen oyuncu Derya Baykal "Hepimizin başı sağ olsun. Sungun benim Ankara Radyosu 'Çocuk Saati' programından çok küçük yaşlardan arkadaşım, dostum, sevdiğim bir kardeşimdi. Gerçekten dün çok üzüldüm. Hem Semih Sergen hocamızı kaybettik, hem Sungun'u. 2 büyük değer. Tüm Türkiye'nin, tüm sanat camiasının başı sağ olsun. Sungun'un kalbimde yeri bambaşka. Semih Hocamın da öyle elbette. Burada yakındaydım, cenazeye gelmeden duramadım. Son yolculuğuna gelmek istedim. Çok film seslendirdik, Sungun bu işin piriydi yani, ustasıydı. Gerçekten işini çok büyük aşkla yapardı. Çok neşeli, güler yüzlü, sevgi dolu bir insandı. Seslendirme eskiden böyle uzun uzun çekilirdi. Birlikte çok saatler geçirdik. Mutlaka çok komik, neşeli veya üzücü anlarımız da olmuştur. Kolay değildir dublaj yapmak, bir başkasına hayat vermek, onu her nüansıyla canlandırmak. Herkesin sandığı gibi kolay bir şey değildir. Bu konuda çok başarılıydı. Ruhu şad olsun, mekanı cennet olsun diyorum, huzur bulsun yattığı yerde diyorum" ifadelerini kullandı.

'İŞİNİ HER ZAMAN ÇOK SEVEREK YAPTI, İŞKOLİKTİ'

Çok üzgün olduğunu belirten Sungun Babacan'ın kızı Sıla Hilal ise "Herkese çok teşekkür ederim. Babamla ilgili çok sevgi dolu mesaj ve yazı okudum. Babam filmleriyle kalacak. Kendisi güzel anılar bırakmış. Onu özleyeceğiz. Benim babam, seslendirmeye TRT Radyosu'nda, 'Çocuk Saati'nde 10 yaşında başladı. İşini her zaman çok severek yaptı. Yani işkolikti. Bir yandan da çok severek yaptığı için hep heyecanla yaptı. Kendisinin çok anısı var ve işiyle her zaman gurur duydu" diye konuştu.