Mucize Doktor'un Açelya'sı Hayal Köseoğlu: Oyunculukta kilo değil enerjin önemli

Turkcell Platinum Black katkılarıyla gerçekleşen ALEM Talks Podcast'in yeni konuğu Hayal Köseoğlu oldu. Köseoğlu, çocuk yaşlarda başladığı oyunculuk serüveninden, yer aldığı ilk projenin heyecanına, geleceğe dair hedeflerinden kariyer planlamasına kadar her şeyi anlattı.

Turkcell Platinum Black katkılarıyla gerçekleşen ALEM Talks Podcast'in konuğu çocuk yaşlardan itibaren pek çok başarılı projede yer alan Hayal Köseoğlu oldu. Şimdilerde final yapan dizisinin ardından tatilde olan bir yandan da yeni projeleri değerlendiren ve İstanbul Film Festivali'nde gösterime girecek olan filmleri "Bir Nefes Daha" ve "Beni Sevenler Listesi"nin heyecanını taşıyan Hayal Köseoğlu, "İki sezonluk bir dizi projesinden sonra Bodrum'da huzurlu bir tatil süreci yaşıyorum. Temmuz ayı ortasında yer aldığım iki filmin gösterimi için İstanbul Film Festivali'ne katılacağım bunun dışında görüşmeler başlayana kadar Bodrum'da olacağım" sözleriyle anlatıyor şu sıralar günlerinin nasıl geçtiğini.

İLK SETE ALTI YAŞIMDA ÇIKTIM

Babası reklam sektöründe yer aldığı için çocukluğundan bu yana set ortamına aşina olan Hayal Köseoğlu, kamera karşısına geçtiği ilk deneyimini; "Babamın yazdığı bir reklam filminde çocuk cast gerekliydi. Benim de daha o zamanlar oyunculuğa büyük bir ilgim ve merakım vardı. Sete birlikte gittik ve ilk reklam filmimdi, Halit Ergenç'in kızı rolünü canlandırdım. Aradan yıllar geçti ve Muhteşem Yüzyıl'da Ergenç ile tesadüfü bir şekilde tekrar aynı projede yer aldık. Bu da beni çok mutlu eden bir anımdır.'' diye aktardı. Oyuncu, altı yaşındayken de ilk dizi deneyimini "Ruhsar" dizisinde yer alarak gerçekleştirdiğini ifade etti.

ÜNVERSİTEDE HIRSLIYDIM

Hayal Köseoğlu, Saint Benoit Fransız Lisesi'nden mezun olup bir yıl Tasarım Bölümü'nde eğitim aldıktan sonra hayali olan oyunculuğun peşinden giderek konservatuar sınavına hazırlandığını belirtti. ''Konservatuvara girdiğimde ilk zamanlar çok hırs yaptım. Konservatuarlarda ne kadar yakın arkadaşın olursa olsun insanlar arasında ister istemez oluşan bir rekabet ortamı var. Aslında bu insanı sektöre de hazırlıyor ama alışık olmadığım bir şeydi. Konservatuvarda benimle aynı hedeflere sahip pek çok insanla birlikte çalışmaya başladım. Bunun getirdiği bir başarı hırsı ilk defa hayatıma girdi. Bunun sonucunda bir anksiyete yaşamaya başladım. Ciddi panik ataklar geçiriyordum. Metroya binemiyordum. Böyle bir dönemim vardı. Sonra kendi kendime 'Tüm bunlar için değmez, sen her zaman kendine güvenen bir insansın, kendini hazır tutacaksın, yüksek olacaksın.' diye telkin etmeye ve biraz her şeyi akışına bırakmaya başladım. O dönem benim için adeta dönüm noktasıydı.''

ÖZGÜVEN ÇOK ÖNEMLİ

Dizi sektöründeki tek tipleşme ile ilgili fikirlerini belirten Hayal Köseoğlu bu konu ile alakalı; "Benim gözlemime göre "Ufak Tefek Cinayetler " dizisinde Aslıhan Gürbüz ile beraber böyle bir değişim ve sıçrama oldu. Merve Aksak karakteriyle birlikte yıkıldı bazı şeyler. Çünkü inanılmaz güzel oynuyordu ve o karakter çok tuttu ama dizi sektörüne göre kilolu denilen bir kadın karakter olmasına rağmen Merve Aksak aşırı derecede sükse yaptı. Tırnak içinde dizi sektörüne göre diyorum yoksa bence gayet normal ve güzel bir vücudu var. Ondan sonra bence insanlar anlamaya başladı ki bunun kiloyla bir alakası yok. Mesela benim 'Mucize Doktor'da canlandırdığım Açelya karakteri de aynı şekilde. Diziye başladığımda bu karakter için yedi-sekiz kilo fazlam vardı. Bu durumda MF Yapım da risk aldı. Bence 'Bu kız bu karakteri iyi oynuyor, biz onu güzel buluyoruz ve karakterin altından kalkabileceğini düşünüyoruz. Bu rolü ona vereceğiz' dediler. Nitekim gerçekten Açelya karakteri de sükse yaptı. Bana kalırsa insanın enerjisi ve özgüveni çok önemli. Kendini nasıl görüyor, nasıl sunuyor? Oyunculuk, rolü kavramak gerçekten çok önemli.'' şeklinde konuştu.