Meltem Yılmazkaya: Güldürmek daha zordur

'Güldür Güldür' programındaki performansıyla televizyon ekranlarının vazgeçilmez figürlerinden biri olan Meltem Yılmazkaya, 'Sevmekten Öldü Desinler'' adlı tiyatro oyunuyla karşımıza çıkıyor. Müzikal tarzdaki oyuncu aynı zamanda yorumcu kimliğini konuşturan oyuncuyla hakkında bilinmeyenleri konuştuk.

Büşra Kamış / busra.kamis@esmedya.com.tr

Sevmekten Öldü Desinler adlı müzikli oyunda hem sesinizi hem de oyunculuğunuzu sergiliyorsunuz. Bize oyun hakkında biraz bilgi verebilir misiniz? Size nasıl teklif geldi?

 ‘’Sevmekten Öldü Desinler ‘’müzikli bir oyun. Oyundaki herkesin şarkısı var. “Arabesk müzikli oyun” diye tanımlıyoruz bu etkinliği. Oyunun yazarı Murat Mahmut Yazıcıoğlu, hepimizin bildiği klişelerden yola çıkıp o klişeleri yeniden inşa edip hem eğlenceli hem hüzünlü hem umutlu hem de çok bizden bir oyun sundu bize. Gecekondu mahallesinde şarkıcı olmaya çalışan Gönül ,imkansız aşkı Mustafa , mahallenin zengin kızı Sevda, pavyondaki Hamdi Abi ve Ahmet. Hepsi sokağa çıktığınızda yanınızdan geçip giden karakterler. Uzun zamandır oyun yapmak istiyordum: ancak fırsat bulamıyordum. Şimdiye kadar birkaç oyun geldi ama içime sinmemişti. Bir gece Pınar ben aradı ve oyundan bahsetti. Pınar yani oyunumuzun Gönül’ü okuldan arkadaşım. Metni o gece okudum ve dedim ki “tam da bu yapmak istediğim şey”


İYİ Kİ SEVDAYI OYNAMIŞIM BENDE BAZI DÜŞÜNCELERİ YUMUŞATTI
Oyunda sizi sevmeyen bir adam ile zorla birlikte oluyorsunuz. Meltem Yılmazkaya gerçek hayatta da ‘Sevda’ kadar inatçı mıdır? Sizin karakterinizle örtüşen yanları var mı?

Sevda ne kadar ‘yüzsüz’ görünse de, ne kadar aşık olduğunu oyunun sonuna doğru anlayıp hak verebiliyorsunuz. Deli dolu bir tip; hep başka hayatlara özenmiş ama olamamış;  yaşadığı mahalle o kadarına izin vermiş. Aşkı tek taraflı yaşayabilir ve bunu kendi adına iyi bir enerji gibi kullanabilirsin. Ancak zorla güzellik olmaz . İsteyen zaten yanındadır. O yüzden pek örtüşmüyoruz, ama ‘Sevda’yı oynamak için empati kurmak önemliydi; Bu da bendeki bazı düşünceleri yumuşattı, iyi ki Sevda’yı oynamışım.

İzninizle özel hayatınıza gelelim. Ufukta evlilik var mı; dahası evlilik hakkında ne düşünüyorsunuz?
Şu an için yok.  Zamanı gelince neden olmasın.  

Yeni bir film ya da dizi bizi bekliyor mu?
Okuduğum film senaryoları var; ancak içime sinmesi çok önemli. Seyirci ne kadar farklı karakterde izlerse beni o kadar mutlu olacağımı düşünüyorum. Dizi değil ama mutlaka sinema filmi olacak.

Oynamak istediğiniz bir karakter var mı?
Beni zorlayan karakterleri oynamayı çok seviyorum.  Belki farklı bir fiziksel özellik , belki bir şive bir ağız, belki farklı yaş aralığı. Bir oyuncu sınırlarını ne kadar zorlarsa o kadar öğreniyor ve bunun üstüne bir de işini iyi yapmışsa, içine sinmişse, ondan mutlusu olmuyor.


EYLÜL’DE YENİ SINGLE GELİYOR
İlk singlenız “Kendime Yalanlar” çok başarılı bir şarkıydı ve çok söz ettirdi.   İkincisi gelecek mi?

Çok teşekkür ederim.  İçinizden gelen sözlerin , müziğin insanlarda hayat bulması çok kutsal bir duygu bence.  Devamı gelsin istiyorum ama hiç acelem yok. Benim asıl mesleğim oyunculuk;  enerjim bölünsün istemiyorum. Şarkılarımı  başkalarından duymak da beni  mutlu ediyor, şarkılarımı vermek  istiyorum. Eylül gibi yeni bir proje yapacağım ama.  
 
Sizi şarkı söylemeye yönelten Gökhan Türkmen'le düet yapma gibi bir projeniz var mı?
Söylemeye yöneltmek değil de , single için beni cesaretlendiren kişidir Gökhan. İlk single da GTR Müzik etiketiyle çıktı hatta. Hiç böyle bir konu geçmedi aramızda; ama zaman ne gösterir bilmiyorum tabi.

Güldür Güldür nasıl gidiyor?
Çok şükür iyi gidiyor program. Dördüncü sezonu bitiriyoruz.  Hala seyircimizin ilgisi , sevgisi aynı. Hatta çoğalarak devam ediyor. Gülmeye ihtiyacımızın pek fazla olduğu günlerde , yüzleri güldürebiliyorsak ne mutlu bize.
Sizce güldürmek mi kolay ağlatmak mı?

Güldürmek her zaman daha zordur diye düşünüyorum. Ama bugün dünyada olan bitene bakarsak daha zor ama daha anlamlı  ve daha ihtiyacımız olan. Ağlamak için ortak duygular bulmak kolay , ama gülmek için ortak konu ve eylembulmak daha zor. Müjdat Hoca (Müjdat Gezen) güldürebilen oyuncu her şeyi oynayabilir demişti , bunu  profesyonel hayata geçince anladım. Zor ama daha kıymetl

Son soruyu geleceğe bıraktım. Hedefleriniz neler?
Benim bir insan olarak insanlık adına bir şeyler yapmak gibi bir derdim var.  Yapabildiğim her şeyi paylaşmak istiyorum. Yediğiniz lokmadan yapabildiklerinize kadar dünya paylaştıkça  anlamlı bir yer oluyor çünkü.  Bu genel hedefim , oyunculuğum için de derdi olan , bir şey anlatan filmlerde oynamak beni pek mutlu edecek. Ondan seçici davranmaya çalışıyorum.