Pandemi sürecinde ünlüler dünyasından da kötü haberler gelmiş, koronavirüse yakalanan isimler hayranlarını oldukça üzmüştü. Bu hastalığa yakalananlardan biri de Cansın Çekili oldu. Çekili, koronavirüse yakalandığı anda hissettiklerini ve yaşadıklarını Aksam.com.tr'den Yasemin DÖNGEL'e anlattı...
-Erkenci Kuş dizisinde Aysel olarak tanıdık sizi... Erkenci Kuş, dünya çapında da büyük bir hayran kitlesine sahip bir dizi. Projenin bu kadar tutulacağını düşünüyor muydunuz?
Finale yakın bir bölümde girdim diziye, zaten tutmuş ve başarısını ispatlamış bir projeydi. Benim için de bu kadar başarılı bir projede ilk ekran deneyimini yaşamak tabii ki çok güzel bir duyguydu.
-Böyle büyük bir işte rol almak şöhret olma yolunda neler kattı size?
Seyircisi ve beğeneni yüksek başarılı bir dizide oynamak benim için öncelikle iyi bir deneyimdi, çok da keyifli bir ekiple çalıştık zaten sonrasında bana Mucize Doktor'u getirdi.
YENİ PROJELER YOLDA
-Erkenci Kuş'tan sonra 'Çocuk' ve 'Mucize Doktor' ile ekranlarda boy gösterdiniz... Yeni projeleriniz var mı?
Yeni projeler için görüşmelerim devam ediyor...
-Bir proje karşınıza geldiğinde hangi kriterlere göre karar veriyorsunuz? Bundan sonra hangi tarz işlerde görürüz Cansın Çekili'yi?
Aslında birçok bileşenden oluşuyor ve karar vermeniz için birçok kriteri gözden geçiriyorsunuz, benim için öncelik bana tecrübe konusunda daha fazla şey katabilecek bir proje ve en önemlisi karakter seçimi olması, devamı da zaten şekilleniyor.
'İLK DÜŞÜNDÜĞÜM AİLEM OLDU'
-Peki pandemi sürecinde en çok konuştuğumuz isimlerden oldunuz... Öncelikle koronavirüse yakalandığınız için geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum... "20 gün bronşit ve alerjiyle uğraştığımı zannederken hastanede yapılan test sonucum pozitif çıktı" demiştiniz. Öğrendiğiniz anda yaşadıklarınızı ve o süreci anlatır mısınız?
Teşekkür ederim... İlk düşündüğüm aslında ailem oldu, bu süreçte annem ve kardeşim benimle birlikteydi ve ilk duyduğumda kendimden önce onlara da bulaştırdım mı hissi beni çok korkuttu, çünkü bilmediğiniz ve yeni deneyimlenecek bir hastalıkla mücadele etmem gerektiğini öğreniyorsunuz ve sevdiklerinize de bu hastalığı bulaştırma hissi korkunç.. Ve neticede annemin de test sonucu pozitif çıktı, esas virüsün bana psikolojik etkisi annemi öğrendikten sonra çok ağır bir şekilde yansıdı, o andan itibaren canınız kadar sevdiğini birini daha çok düşünüyor oluyorsunuz.
-Şuanda sağlık durumlarınız nasıl?
Şimdi çok iyiyim, çok uzun (2 ay kadar) sürdü benim rahatsızlığım ve ciddi sıkıntılar yaşadım. Şimdi aklıma geldikçe her gün şükrediyorum iyi olduğum için ve her iyi anım için.
-Koronavirüsle mücadele dönemini en iyi yöneten ülkelerin başında geldik bildiğiniz gibi. Sizin tedavi sürecinizde neler yaşandı?
Ben ilk dönemlerindeydim hastalığın hepimiz için çok yeniydi ve benim hastalığımı ateşlenmediğim için hemen anlayamadılar. Cevapsız kalan çok sorularım oldu, tabii bunlar da o kadar acı çekerken ve her geçen gün farklı semptomları yaşarken psikolojik olarak sizi aşağı çeken bir sürece götürüyor. Benim tedavim evde ve ilaç kullanarak yapıldı.
-"Öksürmekten artık göğsüm ağrıyor, çok sevdiğim çikolatalardan asla tat alamıyorum. Her gün bilmem kaç kez sıktığım parfümlerimin hepsi çekmeceme kalktı çünkü kokusunu alamıyorum." ifadelerini kullanmıştınız... Tedavi sürecinden sonra tamamen sağlığınıza kavuşabildiniz mi?
İlaç tedavisinden sonra hemen çok sağlıklı olamadım, ağır bir şey geçiriyorsunuz ve hemen normale dönmek zaman aldı, ama sabrederek bekleyerek önlem alarak toparladım, şuan gayet iyiyim...
'BAZEN TERS TEPKİLER ALIYORUM'
-Pandemi sürecinde maskesiz görüntülenen ve kuralları ihlal eden pek çok isme şahit olduk... Siz bu hastalığı bire bir yaşamış biri olarak, meslektaşlarınızın bu tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sadece meslektaşlarım olarak ayırmak istemem, bu süreci insan olarak değerlendirirsek ben henüz ciddiyetinin farkına varılmadığını ya da hafızamızı yaşananları çok çabuk sildiğimizi düşünüyorum ve beni çok üzüyor. Her gördüğüm kişiyi uyarıyorum, insanlar yanlış anlıyor bazen ters tepkiler de alabiliyorum ancak bunu yapmak zorundayım. Sadece kendim için değil bu hastalık bulaşan bir hastalık herkesi ilgilendiriyor bencil olamayız olmamalıyız... Bu kadar zor olmamalı bunu anlamak ve en önemlisi yaşayarak deneyimleyerek anlamak zorunda kalmamalarını temenni ediyorum çünkü gerçekten çok zor, kimsenin yaşamasını istemem.
-Peki siz de yaşadığınız hastalıktan sonra tatile çıktınız... Korkmadınız mı?
Aslında tatil değildi, ben evime İzmir’e gittim. Görüştüğüm kişiler en yakınlarımdı ve bilinçli olduğundan emin olduğum kişilerdi. Hepsi son derece tedbirli ve hassastı zaten daha çok evdeydik, dışarıda olmamız gereken durumlarda da kalabalıktan uzak ve önlemlerimizde bulunduk. Her şeyden önce kendi sağlığımız ve çevrenin sağlığı için de tedbirlerimizi asla unutmadık. Zaten unutmam mümkün değil, en azından benim açımdan...
-Hastalık sonrası hayatınızda neler değişti, neleri değiştirdiniz? Radikal kararlar aldınız mı?
Çok spesifik şeyler söyleyemem ben sadece birkaç şeyin farkındalığına vardım, normalde de çok dikkat ettiğim hijyen konusunda aslında hayatımızda normalleştirdiğimiz şeylerin ne kadar korkunç olduğunu gördüm. Aa bunu biz gayet rahat yapıyorduk dediğim çok şey oldu (gülüyor)
'KİMSE KUSURA BAKMASIN'
En büyük beni kendime getiren şey de ertelememek kısmıydı, eskiden de dikkat ederdim ama şuan daha cesurum ve yapacaklarımı ertelemeden risk alarak daha hızlı yapmaya başladım. Kendimi minimum seviyede üzme seviyesine güzel bir geçiş yaptım, artık daha az şeyi kafama takıyorum sanırım. Artık kimse kusura bakmasın (gülüyor).
-Yaşadıklarınızdan sonra, hala devam eden pandemi sürecinde okuyucularınıza nasıl bir tavsiyede bulunursunuz?
Çok duydukları şeyler aslında ama az önce de belirttiğim gibi yaşamalarını asla istemem umarım deneyimlemek durumunda kalmazlar... Çok zor bir süreç bu yüzden hem kendileri hem çevresi ve sevdikleri için önlem almalarını söylemek isterim. Şakası olmayan ve küçük ihmalleri kaldırmayacak bir şeyle savaşıyoruz bencil olmamalıyız buna hakkımız yok... Esnettiğimiz her önlem başkalarının hayatına mal olabilir, vicdanımızı daha çok dinleyerek hareket edelim lütfen. Kimsenin kimseye bunu yaşatmaya hakkı yok bu hakkı kendimizde görmeyelim. Sağlık yoksa hiçbir şeyin kıymeti yok...