RÖPORTAJ: BARIŞ KOCAOĞLU
Kadir İnanır, Türk Sineması'nın en önemli oyuncularından biri... 52 yıllık sanat kariyerine 182 sinema filmi ve 7 televizyon dizisi sığdırdı... Ara verdiği sektöre 7 yıl aradan sonra geri döndü, Midyatlı Süryani bir ailenin dramını anlatan 'Kapı' adlı filmi çekti. Uzun zamandır ortalarda görünmeyen Kadir İnanır ile Hilton Dalaman Sarıgerme'de karşılaştık. En son 2013 yılında röportaj veren ustayı görünce sohbet etmemek olmazdı. Sağlık problemleri nedeniyle Muğla'ya yerleşen Kadir İnanır ile dünden bugüne sinemayı konuştuk.
İstanbul'dan taşınarak Sarıgerme'de yeni bir hayat kurdunuz. Pandemiyle birlikte siz de mi şehir karmaşasından kaçtınız?
Pandemiden dolayı 16 aydır dağdayım. Geçtiğimiz yıllarda beynimde pıhtı atması sonucu hastaneye kaldırılmıştım. Bu yüzden temiz hava ve oksijene ihtiyacım vardı. Doktorların da tavsiyesiyle oksijeni bol olan Sarıgerme'ye yerleştim, dağ başında güzel bir ev yaptırdık. Senede 4 defa 21 gün geliyorduk. 21 günde kandaki oksijen temizleniyor. Koronavirüs ortaya çıkınca bir daha İstanbul'a dönmedik. 16 aydır burada yaşıyoruz.
Temiz havasının yanı sıra Sarıgerme'ye sizi çeken başka unsurlar var mı?
1982 yılında 'Tomruk' filmini burada çekmiştik. O yüzden bölgeye de hakimim. O dönem burayı çok sevmiştim. Ayrıca Hilton Dalaman Sarigerme Resort'un sahibi Onur Çetinceviz benim çok yakın arkadaşım. Aynı zamanda memleketlim, kendisi de Ordulu. Zaman zaman buraya gelip, kendisiyle sohbetlerimiz oluyor. Hiçbir şekilde kendimi yalnız hissetmemem, yerleşmem de önemli bir faktör oldu.
Kadir İnanır, Onur Çetinceviz'le birlikte otelin mutfağını gezdi, tüm personelle birlikte yemek yedi.
JÜLİDE BENİM DESTEKÇİM
Gün içinde personelle birlikte yemek yediğinizi fark ettim. Bu konulara önem verir misiniz?
Personelin yemekhanesini görmek istedim. Bana gösterdikleri sevgiyi, saygıyı görünce ben de onlarla birlikte aynı yemeği yiyerek aynı saygıyı göstermek istedim. Bu arada personel yemekleri çok güzel.
Jülide Kural ile beraberliğiniz nasıl gidiyor?
Bundan sonraki yaşamımı değerli bir uğraşla geçirmek istiyorum. Jülide Hanım, bu uğraşımda müthiş cesaret veren, sürekli arkamda duran, kendi değerleriyle katkı sağlayan biri. Onun için kendisini buradan kutlamak istiyorum. Bütün sıkıntılarımızın kalkması için büyük bir uğraş veriyor. Özellikle de sağlığım konusunda.
DİZİLERİN HEPSİ AYNI
En son 'Kapı' adlı filmi çektiniz. Sizi yeniden başka bir projede görebilir miyiz?
Bir sürü teklifler geliyor, her an yapabilirim. Ama benim artık bundan sonraki projelerimin, yaptığım filmlerin üzerine çıkması lazım.
Son dönemde çekilen dizilere bakış açınız nasıl?
Dönüp dönüp aynı şeylerin hikâyesini yapmak, televizyonun karşısında mecbur kalmış, başka sosyal yaşamı, kültürel etkinliği olmayan bir topluluğa hakaret etmekten başka bir şey değil.
KALICI OLMAK İSTEYEN FİLM YAPSIN!
Kadir İnanır, Tarık Akan ve Cüneyt Arkın... Sizler Türk Sineması'na iz bıraktınız. Yeni oyuncuları nasıl buluyorsunuz?
İsim versem olmaz. Ben onların ağabeyiyim, 'benim ismimi neden vermedin?' olur. Nereye gidersem gideyim istisnasız saygı gösterirler. Belki de benim yaptığım işleri yapmak için yanıp tutuşuyorlardır. 'Keşke bizde yapabilsek' diye ama öyle bir sayfa açılamaz. Benim yaptığım işler artık yapılamaz şu şartlarda.
Bir oyuncu sektörde kalıcı olmak için neler yapmalı?
Bir oyuncunun kalıcı olabilmesi için önce sinema filmi yapması lazım. Sinema filminin kitleler tarafından alkışlanması lazım. Şimdi benim yaptığım son filmim 'Kapı', 53. yıla yaklaşan sanat hayatımda yaptığım filmlerin üstüne çıkan bir övgü aldı. Böyle sanat değeri yüksek, önemli konuları yapmaları lazım. Diziler uçar kaybolur, bulutlara gider.