Hercai dizisi ekrana 69. bölümü ile final yaparak ekran macerasına son verdi. Hercai'nin başrolleri Ebru Şahin ile Akın Akınözü Instagram hesaplarından paylaşım yaparak hayat verdikleri karakterlere veda etti.
Reyyan karakterine veda eden Ebru Şahin şu ifadeleri kullandı: 'İklimi ağlamaklı, baharları kahverengi sarılı, insanı yokuşlu ama sığınaklı coğrafyalardan geçtik. Kalbimizde sızı ve sevgiye dönüşen yüz yıllık hikayeler ağırladı kulaklarımız. Bazen okuduğumuz bazen inlediğimiz ama gerçek olduğunu bildiğimiz yaşamları paylaştık. Gördük ki 'Yumuşak sertten güçlü, su kayadan güçlü, sevgi zorbalıktan güçlüdür'. Reyyan'ım; sen beni büyütüp bana sınırlar verdin, ben sana sınırları aşabilmen için kanat. Sen bana kötülüklere tebessümle susup zamana bırakma sabrı verdin; ben sana adalet araman için dil. Şimdi hapsedildiğin o kötü kalpli devin şatosunda değil; kendi hikayendeki sarayındasın. Sana sevgiyi öğreteceğin çocuklar emanet edip gidiyorum. Cesaret verdiğin kadınlar emanet ettiğim gibi...
Açmayı bekleyen çiçeklerine bahar olup; seni can suyuna kavuşturup öyle gidiyorum. İlk başladığım yerde, son kez o merdivenlere oturup geçmişin hüznü ama iç huzuruyla gidiyorum. Ve size; başından beri bize dayanak olmuş tüm destekçilerimize ve canım ekibime hayat boyu güzellikler, sevgi bulacağınız yollar diliyorum. Beni duyan ve anlayan herkese teşekkürler. Ovalarda at koşturan özgür kızınız.
Seni anlamaya ve anlatmaya çalışırken beni de beraberinde çıkardığın, büyülü Mezopotamya topraklarındaki, bu olgunlaşma yolculuğu için sana teşekkür ederim. Bu yolda bana; sevmenin en büyük güç, sevilmenin en gerçek değer olduğunu gösterdin. Ama daha da önemlisi, sevdiklerime ve sevenlerime sahip çıkmadan asla "adam" olamayacağımı öğrettin. Bana, yokluğunu her düşündüğümde titreyerek ağladığım bir aileye sahip olduğumu hissettirerek, ailemin değerini daha da iyi anlamamı sağladın. Bir de tabii ki mucizelere inanmayı... Biliyor musun sayende şükretmek için aslında çok fazla sebebim olduğunu fark ettim.'
Akın Akınözü'de şu sözlerle Miran'a veda etti: 'Bütün bunların ışığında anlıyorum ki; sen kara topraktın, ben de senin içinden çıkıp nasıl çiçek açabileceğini soran bir tohum. Aslında birbirimize ihtiyacımız vardı. Çünkü sen içindeki boşluğu dolduracak kökleri arıyordun, ben de içimde taşıdığım kökleri keşfedeceğim ve onları salıp büyütebileceğim bir yer... Şükürler olsun ki; biz hercai bir menekşeye, kış vakti can verebilmeyi başardık. Şimdi, hiç pes etmeden taşlarını sabır, özveri, emek ve fedakarlıkla döşediğimiz bu yolun sonuna geldik. Fakat ikimiz de biliyoruz ki; yolun sonu gibi gözüken, aslında kalbine dokunduğumuz insanlarda açacak çiçeklerin, yeni bir başlangıcı sadece. Ve sen aradığın o mutluluğu, açması imkansız görülen ama hikayemizden ilham alarak açmayı başarmış yeni çiçeklerle dolu bahçende bulacak, bulduğun yerde de özgürleşeceksin... Belki mücadelemiz çok zordu ama bütün bunlara değerdi'