Hayatına dokunduğu bir sürü öğrencisi de vardı dün, çoğu kadın. Onun birleştirici gücünden bahsettiler. Öyle severek anlatırdı ki, edebiyat öğretmek onun mesleği değil de hayat amacı gibiydi, öğretirken sevdiklerinden örnekler verirdi o yüzden. O sevgi birleştirirdi işte herkesi.
Gidişiyle öğrettiği de bu galiba. Değişimi, dönüşümü, yavaşlığına duyduğumuz öfkeyle, öğrenmekte güçlük çekene tahammülsüzlükle değil heyecanla, sevgiyle, neyi anlatmakta yanlış yaptığımızı düşünerek, büyük bir sabırla, birbirimize destek olarak, hep birlikte gerçekleştirebileceğiz, sanırım gerçek güç bu!