Gelin'in Hançer'i Talya Çelebi'den Türkan Şoray açıklaması: 'Birçok kadın ona benzetiliyor çünkü…'

Son dönemin en popüler isimlerinden olan Talya Çelebi başarılı oyunculuk performansı ile kısa sürede gönüllere taht kurdu. Gelin dizisinde hayat verdiği ''Hançer'' karakteri ile çok sevilen Talya Çelebi ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Sosyal medyada Türkan Şoray'a olan benzerliğiyle adından söz ettirmeyi başaran güzel oyuncu konuyla ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Çelebi, hakkında bilinmeyenleri de samimiyetle anlattı.

AKSAM.COM.TR/AKSAMLİFE

Merve Samıt

Gelin dizisinde canlandırdığı "Hançer" karakteri ile yıldızı parlayan Talya Genç, başarılı oyunculuk performansı ile dikkatleri üzerine çekti. Talya Çelebi ile çocukluğundan, eğitimine, özel hayatından, estetik konuları üzerine sohbet gerçekleştirdik.

Aksam.com.tr'den Merve Samıt'ın sorularını yanıtlayan Talya Çelebi, oyunculuğa başlama sürecini anlattı. Türkan Şoray'a olan benzerliğiyle de dikkatleri üzerine çeken Çelebi, konuyla ilgili samimi açıklamalarda bulundu.

Ekranlarla yeni tanıştınız ve kısa sürede çok sevildiniz. Peki, Talya Çelebi kısaca kimdir, biraz kendinizden bahseder misiniz?

"Öncelikle çok teşekkür ederim. Ben 24 yaşındayım, doğma büyüme İstanbulluyum. Kısaca bahsetmem gerekirse; kendi kişisel gelişimine ve mesleğine odaklı, hayatı; küçük şeylerden mutlu olmayı seven, mücadeleci, küçük bir dünyası olan ve oraya bağlı, çalışmayı seven ve işinde disiplinli biriyim. "

Nasılsınız, hayat nasıl gidiyor? Vaktinizin büyük bir çoğunluğunu setlerde geçiriyorsunuz. Setten vakit buldukça yapmaktan en çok keyif aldığınız şey nedir?

"Set dışında zamanım aslında az oluyor. O yüzden o zamanı da huzurlu ve dingin geçirmeye çalışıyorum. Sevdiklerimi görürüm, spora giderim, işlerimi hallederim, film izlerim. O an ruhum ne istiyorsa onu yaparım."

"HAYATIMDA YAŞADIĞIM EN GÜZEL DUYGUYDU"

Sizi oyuncu olmanız için cesaretlendiren birileri oldu mu? Hayaliniz her zaman oyuncu olmak mıydı? İlginç bir keşfedilme hikayeniz var mı?

"Ben ortaokuldan liseye geçerken aslında müzik okumak istiyordum, babamın yol göstermesiyle tiyatroya yönlenip Mimar Sinan Güzel Sanatlar Lisesinde tiyatro okumaya başladım. Ne kadar doğru karar verdiğimi süreçte fark ettim aslında.

Lise döneminde 14 yaşımda, Seren Fosforoğlu'nun yönettiği "Ayçiçeği Evi" oyunuyla hayatımda ilk kez sahneye çıktım. Çıkışında anneme 'hayatımda yaşadığım en güzel duyguydu' dediğimi hatırlıyorum. Bu duygu hayatımın motivasyonu haline geldi. Üniversitede ilk Bilkent Üniversitesi Tiyatro bölümünü kazanıp 1 sene okudum, ardından Mimar Sinan Devlet Konservatuvarını kazanıp eğitim hayatıma orda devam ettim. Üniversitede yolum menajerim Hasan Güngör'le kesişti ve Gelin dizisiyle ilk işime başladım."

Gelin dizisi ile büyük bir çıkış yakaladınız... Biraz da hayat verdiğiniz karakterden bahsedelim. Hançer çok fedakar bir karakter... Siz de sevdiğiniz kişi için Hançer kadar fedakar olur musunuz? Hançer ile benzer yönleriniz var mı?

"Hançer'i ilk okuduğum zaman kendimden çok şey gördüm. Benim de Hançer kadar fedakar ve saf hissettiğim dönemlerim oldu, sanırım zamanla sınırlarımı keşfettim ve bu yönümü biraz törpüledim :) Hayatınızda doğru insanlara fedakar olmak hiçbir zaman kayıp değil, yalnızca fedakar olunacak insanı iyi seçmek gerek"

Gelin ile birlikte yurt dışı da dahil olmak üzere büyük bir fan kitlesine ulaştınız. Hayranlarınızdan size gelen yorumlar arasında, yüzünüzü en çok güldüren ne oluyor?

"Pozitif ve sevgi dolu bütün mesajlar yüzümü güldürüyor"

Yeşilçam'ın dört yapraklı yoncalarından olan Türkan Şoray'a benzetiliyorsunuz... Sosyal medyada yapılan bu benzetme ile ilgili neler söylemek istersiniz?

"Küçüklüğümden beri çevremdeki insanlar gözlerimi Türkan Şoray'ın gözlerine benzetirler. Aslında gözleri kahverengi, büyük, siyah uzun kirpikli, anlamlı bakan birçok kadının Türkan Şoray'a benzetilebileceğini düşünüyorum. "

Sosyal medyayı aktif olarak kullanıyor musunuz? Özel hayatınızı gözlerden uzak yaşamayı mı tercih ediyorsunuz?

"Sosyal medyayı pek aktif kullandığım söylenemez, iş dolayısıyla biraz daha aktif kullanmaya çalışıyorum. Özel hayatımın çok göz önünde olmasını tercih etmem tabi."

Estetik hakkında kırmızı çizgileniriz var mı? İlerleyen zamanlarda ufak dokunuşlar yaptırmak ister misiniz?

"Estetik, yüzdeki karakteristik, ona has özellikleri bozmadığı sürece, insanın kendini daha iyi hissetmesi açısından mantıklı olduğunu düşünüyorum. Şuan ihtiyacım yok, ilerde ihtiyaç hissedersem yaptırmakta bir sakınca görmüyorum."

Özellikle hayat vermek istediğiniz bir karakter var mı?

"Konservatuvar sınavlarında oynadığım, aramda özel bir bağ olduğuna inandığım Shakespeare 3. Richard oyunundan Lady Ann karakterini sahnede olduğu gibi kamera önünde de oynama şansına sahip olmayı isteyebilirdim."