Esra Kazancıbaşı'ndan duygulandıran Rasim Öztekin paylaşımı: Bu hayatta beni en çok sevenleri kaybettim

Geçtiğimiz aylar hayatını kaybeden usta oyuncu Rasim Öztekin'in eşi Esra Kazancıbaşı duygusal bir paylaşımda bulundu. Sosyal medyadan paylaşımda bulunan Esra Kazancıbaşı, ''2021'de en korktuğum şeyler başıma geldi'' ifadelerini kullandı.

Usta oyuncu Rasim Öztekin, geçirdiği kalp krizi sonucu 8 Mart'ta hayatını kaybetti. Rasim Öztekin'in vefatı sevenlerini yasa boğdu. 2021'in bitmesine saatler kala Esra Kazancıbaşı eşini andı. Kazancıbaşı, paylaşımda bulunarak şu ifadelere yer verdi:

"2021 büyük bir sınav senesiydi benim için. İçim titreyerek sevdiklerimi, bu hayatta beni en çok sevenleri kaybettim; Aşkımı ve oğlumu. En çok korktuğum şeydi, sevdiğim adamı kaybetmek... Yalnız kalmak... Önce Rasim'im, sonra oğlum Diego, bana büyük acı yaşatarak melek oldular.

İçim çok yandı, çok ağladım, sabahlara kadar uyku tutmadı, çok düşündüm. Çaresiz bir özlemle yaşamaya çabaladım. Yüreğimin derinliklerindeki sızı 50'li yaşlarda da aşk acısı çekilebileceğini öğretti bana. 2021'de en korktuğum şeyler başıma geldi. Üçümüzün uyuduğu yatak odasında yalnızlığın ve özlemin ayazında ruhum üşüdü. Hayallerimi, rotamı, amacımı kaybettim. Kolum kanadım kırıldı sanki. 2021'de korka korka hiçbir şeyden korkmamak gerektiğini öğrendim.

"Ölüm" sözünü Haber yazarken bile ağzıma almazdım. "Hayatını kaybetti", "yaşamını yitirdi" yazardım. Sevdiğim adamın kalbi gözlerimin önünde durunca korktuğum ölümün tokadını yedim. Aşık olduğum adamın başımı dayayıp uyuduğum göğsüne kalp masajı yapmaya, sevgiyle öptüğüm dudaklarına hayat öpücüğü vermeye çabaladım.

Mezarlığa gidemezdim. 2021'de sevdiğim adamın mezarı başında dua edip, çiçekler ektirdim. Ne zaman aşkımın yanına gidip onunla konuşsam, dertleşsem içim huzurla doldu. Mezarlıktan korkmamayı 50'li yaşlarda yaşadığım bu büyük acıyla öğrendim. Ölüm, öldü kelimesini kullanmayı da. Oğlum Diego da kollarımda son nefesini verdi. Ihlamur ağacının altındaki ebedi yatağına gömülürken onu son kez kokladım, tüylerini okşadım.

Böylesine acılı ve zor günlerimde ne kadar çok dost, arkadaş biriktirdiği görüp mutlu oldum. Sevgileriyle sarıp sarmaladılar beni. Yeni dostlar da kazandım matem günlerimde. Yaşadığım acıya duyarsız kalan, umursamaz davranan, telefonla ya da mesajla olsun bir başsağlığı dileğini bile esirgeyen bazılarını da çıkardım hayatımdan. Telefonlarını sildim rehberimden. Kalbimde, beynimde temizlik yaptım, hafifledim. Hayatta sadece anın var olduğunu, bu yüzden şimdiyi gönlünce ve dolu dolu yaşamamız gerektiğini bir kez daha fark ettim. Aşkım ve oğlumla mutlulukla, sevgiyle, kahkahayla geçen her anımıza şükrettim."