Duygusal bir yazı kaleme alan Erol, hamilelik sürecinde ve sonrasında yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Ömer’i gördüğümde böyle şaşkınlıkla bakmıştım. Bu bakışımın altında aslında başka sebepler vardı. 4 yaşına girdi benim bebeğim büyüyor, hamilelik sürecim çok stresli geçti. Öncesinde yaşadığımı kayıp bende ağır bir travma bıraktı. Onu gördüğüm ana kadar içimde hep kötü bir şey olacak hissini yaşadım. İçimde fırtınalar kopuyor, her hafta doktora gidip kontrole gidiyordum. Gecenin bir vakti karnımda hareket etmeyince kendimi gece vakitleri hastanelere atıyordum. Ameliyathane de ilk sorduğum soru ‘iyi mi, hayatta mı, bir sorun yok değil mi? Bana doğruyu söyleyin’ gibi cümleler olmuştu.
Bugüne çok şükür ama insan evlat sahibi olunca bu kaygılardan kurtulması pek mümkün olmuyor... Benim ciddi ama duygusal, karakterli, net kararlı ne istediğini bilen minik adamım. İyi ki doğdun. Yıllar sonra bu mesajları okuyacaksın. ‘Anniş benim için neler yazmış’ diye. Hep yaptığım gibi seni iyi kalbinden öperim ve hayat boyu öncelikle hep iyi kalpli olmanı dilerim."