-Sosyal medyada şarkıcı kimliğinizle tanındınız. Oyunculuk hikâyeniz nasıl başladı?
İki yıl önce Hakan Tunçbilek ‘Yeni Gelin’ dizisinin jenerik şarkısını okumam için beni stüdyoya götürdü. Burada yönetmenimiz Ersoy Güler’le tanıştık. Ersoy Hoca sadece bana “Şirin” karakterini oynamamı teklif etti. Şaşırmıştım ama sadece beni role değil, oyunculuk yapabileceğime de ikna etti. 2 sene boyunca ondan ve setteki üstatlardan birçok şey öğrendim. Benim için bir okul oldu. Yine öğreneceğim çok şey var biliyorum ama inanıyorum ki kariyerimde oyunculuk hep olacak.
-Kafalar grubuyla daha önce tanışıyor muydunuz? Filmin kadrosuna nasıl dahil oldunuz?
Birbirimizi biliyorduk ama yüz yüze ‘Kafalar Karışık’ filmi sayesinde geldik. Enerjileri, hayal güçleri ve kendilerine has, mizah anlayışlarını çok seviyorum. Menajerim filmden bahsettiğinde hikâyesi, kadrosu ve bu aşamaya kadar harcanan emek beni çok heyecanlandırdı. İlk sinema tecrübemin bu projeyle olmasını istedim.
- Film için nasıl bir ön hazırlık dönemi geçirdiniz?
Aslında benim için fazlasıyla yoğun bir dönemdi. Dizi çekimleri çok uzun, konser takvimim yoğundu. Boş zamanlarımda ilk uçakla Adana’dan İstanbul’a gelip oyuncu koçum Süeda Çil ile çalışıyordum. Hayatımın en az uyuyabildiğim dönemiydi ama söz konusu hayallerim ve hedeflerim olduğunda, enerjimi, motivasyonumu hep yüksek tutarım.
- Çekimler nasıl geçti? Aksiyon yönü de olan bir film olduğu için zorlandığınız anlar oldu mu?
Restoranda ateşler içinde kaldığımız sahneler çok gerçekçiydi. Birine bir şey olacak diye endişelensem de herkes sağ salim çıktı o sahneden (gülüyor). Ateşler içinde koşan insanlar; tam kaostu. Gerçek bir adrenalin patlaması yaşattı bize.
İMKANSIZ DİYE BİR ŞEY YOK
-Usta oyuncularla kamera karşısına geçmek nasıldı?
Çok heyecan vericiydi. Hayran olduğum, bir yandan da evimden, ailemden birileriymiş gibi sevdiğim ustalarla aynı sahneyi paylaşmak ‘İmkansız diye bir şey yok’ dememe neden oldu. Sanırım hayatım boyunca unutamam.