Oyunculuk bitmeyen bir serüven

Genç oyuncu Kenan Acar, eylül sezonunda yepyeni bir dizi ve sinema filmiyle izleyicinin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Çağan Irmak’ın yeni filmi ‘Benim Adım Feridun’da da rol alan oyuncu Kenan Acar, oyunculuk serüveni ve hakkında bilinmeyenleri AKŞAM Life’a anlattı.

Biraz kendinizden bahseder misiniz?

1990 doğumluyum. Genel olarak mutlu bir insanım. Hayata olumlu yönlerinden bakmaya çalışırım. Zaten bizim kendi kontrolümüzde olmaksızın gelişen ve değiştirme gücümüzün olmadığı pek çok olumsuzluk var akışın kendisinde. Ailemle ve dostlarımla bol bol vakit geçiririm. Oyunculuk eğitimim devam ediyor. Çünkü bu bitmeyen bir yolculuk. 
Oyunculuk serüveniniz nasıl başladı? Eğitiminiz hep bu alanda mıydı?
İstanbul Teknik Üniversitesi ile New York Eyalet Üniversitesi arasında mekik dokuduğum dört senelik bir işletme programından mezun oldum. Tiyatro, liseden beri hayatımdaydı ama profesyonel olarak eğitim almaya New York’a gittiğimde karar verdim. Stella Adler gibi bir duayenin okulunda başladım. Ancak benim için dönüm noktası Anthony Bova’yla tanışmak oldu. Hatta kendisinin asistanlığını yaptım. Okuldan sonra Amerika’da kalmam için çalışmam gerekiyordu. Ben de böyle değerlendirdim. İyi ki yapmışım, çok faydasını gördüm. Türkiye’ye döndükten sonra Craft ailesiyle tanıştım ve halen beraberiz. 

OYUNCULUK YAŞAM DEMEK 

Oyunculuk sizin için ne ifade ediyor?

Oyunculuk yaşam demek aslında ve size tek bir kişiyken birçok kişiyi yaşama hakkı sunan alternatif bir yaşam. Aynı zamanda sabır, dirayet ve disiplin demek. Gerçekten çok ve sürekli çalışmanız gerekiyor. Bu sektörde “ben oldum” deme şansınız yok. Derseniz devam edemezsiniz. 
Yeni bir diziyle ekranlara döneceksiniz, biraz bahseder misiniz?
Rol aldığım her çalışma benim için çok kıymetli elbette ve hepsinin yeri ayrı. Bu sefer de çok heyecanlıyım. Ekranlardan biraz ayrı kaldığım bu dönemde birçok proje okuma fırsatım oldu. Ancak gerçekten uzun süredir bu kadar merakla okumamıştım bir senaryoyu. Karakterimi de çok sevdim. Benim takipçilerim için biraz farklı olacak aslında… Çünkü ‘ağır abi’ olarak görecekler beni (gülüyor). 
Ayrıca bir de sinema filmi var ‘Benim Adım Feridun’. Çağan Irmak ile çalışmak nasıldı sizin için?
Tek kelimeyle şahaneydi. Çağan Irmak duyguları işlemek ve seyirciye vermek konusunda bence bir dahi. Harika bir tecrübe oldu benim için. Bu arada ufak bir tüyo, bu sefer güleceğiz. 

YOGA VAZGEÇİLMEZİM

Türkiye’nin kültleşmiş eski filmlerinden hangi film yeniden çekilsin diye sorsak… Ve başrolünde siz oynayacaksınız. Kadın başrolü kiminle paylaşmak istersiniz? 
Yılmaz Güney’in çektiği ‘Yol’ filminde Tarık Akan yerinde oynamak isterdim. Başrolü Saadet Aksoy ile paylaşmak isterdim. 
Gün içerisinde neler yapmaktan keyif alırsınız? 
Aslında benim ana alanım spor. Basketbol oynamaya halen devam ediyorum. Haftada bir de olsa.  Yoga benim vazgeçilmezim. Crossfit, masa tenisi, surf, yelken, hepsini seviyorum ve yapıyorum. Bunların yanı sıra yine sportif sayılabilecek ve pek fazla da yapılmayan, farklı diyebileceğimiz hobim ise jonglörlük (gülüyor). 
Eğer oyuncu olmasaydınız ne yapmak isterdiniz?
Annem modacı olduğu için doğduğum günden beri moda sektörünün içindeydim ve halen de oldukça ilgimi çeken bir konu. Ayrıca Amerika’dayken değerli taş uzmanlığı ve tasarımı üzerine eğitim almaya başlamıştım. O zaman henüz oyunculuk kararım kesinleşmemişti. Eğer oyuncu olmasaydım mücevher ve tekstil tasarımı üzerine çalışıyor olurdum sanıyorum.