“Yazıma başlamadan önce yakın arkadaşım Gurur’un annesi benim de ablam gibi sevdiğim Oya Aydoğan’ı rahmetle anmak istiyorum ve tüm sevenlerine başsağlığı diliyorum.” Ben şikayetçi değilim yaz kızıyımdır ama sıcaklar iyice bastırdı. Okullar kapanana kadar da yazlıklara kaçılmaz. Bu sene erken gelen Ramazan’dan dolayı yaz tatilleri biraz ertelenecek gibi gözüküyor. Şehirde kalanlar hiç darlanmasın. Çünkü bu hafta püfür püfür geçireceğiniz İstanbul günleri için keşifler yaptım.
Galata’da bir ‘BAK-KAL’
‘Artrium’, ‘Kahve’ ve ‘Akbabalı’ gibi birçok ünlü mekânın işletme sahibi Hacer Sayman yine müthiş bir projeye imza atmış. Galata- Şişhane arası bir sokağın tarihi dokusunu büyük bir titizlikle koruyarak, bir sanat galerisi, butik ve antika dükkanını eski bir Pera sokağında birleştirerek sokağa yepyeni bir hayat vermiş. Geçen hafta ise, Queensmutfak’ın yaratıcısı Aylin Tümer ile birlikte sokağın son halkası olan BAK-KAL’ın açılışını gerçekleştirdiler. Kameleon İstanbul sanat galerisi ile BAK-KAL lezzetleri birleştirilerek daha önce hiç karşılaşmadığımız bir sokak konsepti oluşturmuşlar. Sokak festivali tadında gerçekleşen açılışta hem müzik, hem sanat hem de lezzete doyduk. Normalde bu tarz açılışlarda mekân görülür, incelenir mekan sahibi tebrik edilir ve ayrılınır. Fakat BAK-KAL’da o kadar keyif aldık ki geç saatlere kadar sokağın tadını çıkardık diyebilirim. Aylin’in ellerinden çıkan lezzetlere hayran kaldık ve birçok davetli de BAK-KAL’ın özel ürünlerinden satın alabilmek için kafenin önünde sıraya girdi. Özellikle bahar ve yaz aylarında bu sokağın keyfini çıkarmak bir başka olacak.
Ah o ‘Cahide Gemisi’nde olsaydım
İstanbul’un en renkli mekânlarından senelerin eskimeyen mekânı ‘Cahide’ geçtiğimiz günlerde yıkılmıştı. Senelerce birçok anı biriktirdiğimiz bu mekânın yerle bir oluşu beni ve çevremdeki birçok insanı hüzünlendirmişti. Derken İzzet Çapa yine yaptı yapacağını ve öyle bir projeyle Cahide’yi geri döndürdü ki tüm Boğaz’ı ele geçirdi. Cuma akşamı Çapa Marka ekibinden arkadaşım Sarp Yaman’ın davetiyle ‘Cahide Aşk Gemisi’ne bindik. Henüz tüm hazırlıklar tamamlanmadığından gemi denize açılmaya başlamamış. Tabii gemi dediğim devasa bir katamaran. Hayatımda gördüğüm en süslü en renkli en gösterişli katamaran. Kuruçeşme’de bağlı olan gemiye ulaşım da çok kolaydı. Kapıda Cahide’nin şov ekibi bizi karşıladı ve masamıza yerleştirdi. Ardından sahne şovları başladı. Bir süre sonra deniz üstünde olduğunuzu unutuyorsunuz ama dışarı çıktığınızda denizdesiniz. Ben masadaki kokoreçe gömülmüşken mekânda bir alkış koptu. Mert Davran, henüz piyasaya çıkmamış yeni single’ı ‘İkimize Benzer’ ile sahnedeydi. Şarkı benden ve seyirciden tam not aldı. Hem Cahide Aşk Gemisi’nin hem de Mert Davran’ın yolu açık olsun. Emirgan’ın keyfi La Boom Teras’ta çıkar
Türk yorumuyla Meksika tapasları
Emircan Aksoy ve Esra Berkol Maslak’ta harika bir yer yarattı. Sağlıklı beslenmenin öncelikli olduğu bu mekânda Türk yorumuyla hazırlanan Meksika yemeklerini ister lavaşta ister tabakta pilav veya salata üzerine alabilirsiniz ama her şey yağsız ve sağlıklı. Plaza bölgesi Maslak’ta çalışanların en büyük sıkıntılarından biri öğle aralarında sadece fastfood yemek durumunda kalmalarıdır. Tabii formunu korumak isteyenler veya diyettekiler için bu büyük bir sorun. Craft Kitchen bölgedeki bu ihtiyaca cevap olacak gibi görünüyor. Yağsız hindi, tavuk ve et tandırdan istediğinizi seçip yine kendi seçtiğiniz soslarla tatlandırabiliyorsunuz. Bir başka güzelliği ise unsuz, şekersiz tatlıları. Ben tüm lezzetlere bayıldım. Yaza girerken formunu korumak isteyenlerin müdavimi olacağı kesin .