Röportaj: Bilgen BÜLBÜL
Filmin konusundan biraz bahseder misiniz?
Aynı benim annem diyeceğiniz bir fedakar Türk annesi Türkan Mutlu. 9 yıldır tatile gidememiş 2 çocuklu bir aileyiz. Oğlumuz tablet başında, kızımız bunalımda! Aile içi iletişim sıfır! Ailece bir tatile çıkmaya adeta mecbur kalıyorlar ve macera başlıyor.
Bu filme giden seyirci çıktığında sizce nasıl bir yorum yapacak?
Güldük, eğlendik diyeceklerdir. Ama bir yandan da ‘Hakikaten istediğimiz hayatı yaşayabiliyor muyuz?’ diyeceklerini düşünüyorum.
Gerçek aile yaşantısında da rolünüz kadar fedakâr mısınız?
O kadar abartıp mahalleyi temizlemeye kalkmıyorum. Ve de gerçek hayattaki eşim ‘Zafer’, son derece paylaşımcı bir eş. Ortak hareket ettiğimiz için, Türkan Mutlu kadar hayatımı fedakarlığa adamam gerekmiyor.
Demet Akbağ, izleyicisini ağlatmayı düşünmüyor mu?
Filmleri böyle amaçlarla yapmıyoruz aslında. Hikâyeyi ve karakteri severek yola çıkıyoruz. Vizontele’lerdeki Siti Ana hüzünlü bir karakterdi, Hükümet Kadın’daki Xate de öyle. Eyyvah Eyvah’lar için haklısınız tamamen güldürmeye odaklı hikayelerdi. Ama ‘Kurtuluş Son Durak’taki Vartanuş ve Neredesin Firuze’nin Firuze’si de hüzün ve hatta yer yer gözyaşı barındıracak karakterlerdi. Ama elbette tamamen hüzünlü bir film yapmadım. Yapmam dediğimden değil, öyle bir senaryo gelmediğinden. Gelirse neden olmasın?
Kadın komedi oyuncuları ülkemizde farklığını fark ettirdi mi sizce?
Elbette. Her zaman vardı aslında bu durum. Mizah seven bir ülkeyiz, mizah ve komediye kıymet de veriyoruz.
Yönetmenlik neden olmasın
Birçok kadın oyuncu kamera arkasına ilgi duyarak beyazperdede yönetmenlik koltuğuna oturuyor. İlerde sizi de aynı kulvarda görebilir miyiz?
Elbette. Neden olmasın? Yakın zamanda öyle bir niyetim ve planım yok ama asla yapmam dediğim şeyler de değil...
Sektörde hızlı büyüme var
Oyuncular Sendikası’nın başkanlığını yürütüyorsunuz. Oyuncuların her fırsatta dert yandığı set çalışma şartları sizce düzeltilebilir mi?
Elbette düzelir. Çok hızlı bir büyüme yaşadı sektör. Dünyada sözü geçen, ismi anılan projeler yapıyoruz artık, bu büyümeyle aynı hızda olmasa bile her şey yoluna girecek. Sektörün tüm kişi ve kurumlarının bu konuda iyi niyetli olduğuna inanıyorum ben.
HER ROLÜ OYNAMAK ZORUNDA DEĞİLİZ
Son dönemde dijital dizilere yönelme durumu var. Siz nasıl bakıyorsunuz bu olaya?
Dünya dijital bir devrim yaşıyor. Bu durumum bizim sektörümüzü etkilememesi düşünülemezdi.
Filmin başarısı sizce ödül mü yoksa gişe mi?
Hem ikisi hem değil... İyi bir filmin en büyük ödülü, seyircinin uzun yıllar boyu izledikçe keyif aldığı film olması. Ödüller ve gişe göreceli kavramlar...
Oyuncu her rolü oynamalı mıdır?
Hepimizin hayatta belirli kuralları duruşu var. Bir oyuncu her rolü oynamak zorunda değil. Sevdiğimiz, içimize sinen, bizi heyecanlandıran rolleri oynuyoruz. Seveceğim rollerin de kuralları var diyen varsa da kişisel tercihtir diyebilirim.
Yeni projenizde nasıl bir karaktere hayat vermek istersiniz?
Beni heyecanlandıran bunu daha önce oynanamamıştım dediğim karakter oynamayı isterim.