Dünya üzerindeki bütün ülkeleri ve gelecek nesilleri tehdit eden iklim krizi ile ilgili farklı çalışmalar yürütülmeye başlandı. Güneş ısısını azaltmaya yönelik yapılan çalışmada bilim insanları, Güneş ışığını uzaya geri yansıtarak yüzeye ulaşmasını engellemeye çalışıyor.
Independent Türkçe'de yer alan habere göre; 2022 sonunda Meksika'nın Baja California eyaletinde kükürt dioksitle dolu 1,8 metrelik helyum balonları gökyüzüne bırakıldı. Balonların yüksek irtifalara çıkınca kükürt dioksit partiküllerini serbest bırakması ve bu parçacıkların da Güneş ışığını uzaya geri yansıtarak yüzeye ulaşmasını engellemesi amaçlanıyor.
Genellikle "Güneş jeomühendisliği" diye anılan bu yöntem bilim çevrelerinde uzun süredir tartışılıyor. Söz konusu fikir ilk kez 1989'da Harvard Üniversitesi'nde görev alan Prof. David Keith tarafından incelenmişti. O zamandan beri zaman zaman dile getirilse de birçok uzman bu fikre şüpheyle yaklaşıyor.
Zira uzmanlar hangi gaz ve partiküllerin kullanılması gerektiğinde de hemfikir değil. Ayrıca fikrin işe yarayıp yaramayacağı veya istenmeyen sonuçlara yol açıp açmayacağı da bilinmiyor. Fikrin destekçileri ise dünyanın hızla iklim felaketine doğru hızla yol aldığını ve her türlü yöntemi denemek gerektiğini savunuyor.
MIT Technology Review'a göre Make Sunsets, uzun süredir tartışılan bu yöntemi ilk kez hayata geçirmeye teşebbüs eden kurum oldu. Şirketin CEO'su ve kurucusu Luke Iseman, "Bence asıl denememek ahlaki açıdan yanlış" diye konuştu.
Iseman, deneyi "ellerinden geldiğince hızlı ve güvenli bir şekilde yürüttüklerini" ekledi. Bu arada şirket, ocak ayı boyunca Meksika'dan gökyüzüne balon salmaya devam etmeyi planlıyor.
Güneş jeomühendisliği araştırmalarına ekim ayında Beyaz Saray da dahil olmuştu. Beyaz Saray Bilim ve Teknoloji Politika Ofisi'nin, 5 yıllık bir araştırma projesini koordine edeceği bildirilmişti. Güneş'ten gelen ışığın bir kısmını engelleme fikri 2020'de Güney Afrikalı bilim insanlarının yürüttüğü bir araştırmayla da gündeme gelmişti.
Cape Town Üniversitesi'nde görevli bilim insanları, kentin üzerindeki atmosfere büyük miktarda kükürt dioksit gazı salmayı ve Güneş'i kalıcı olarak "karartarak" su kaynaklarını korumayı amaçladıkları bir plan hazırlamıştı.
Bu planın su kıtlığı riskini 2100'den önce yüzde 90 oranında azaltacağı ifade edilmişti. Ancak birçok uzman bu fikre karşı çıkmıştı. Kükürt dioksit tekniğinin çevre ve insan sağlığı üzerinde zararlı etkileri olabileceği belirtilmişti.