BİLGEN BÜLBÜL / bilgen.bulbul@aksam.com.tr
Şarkıya aynı zamanda klip çeken sanatçı, hem sesi hem de oryantal dansıyla adeta görsel bir şov sundu. 2017 yılında yeni bir albüm çıkaracağının sinyalini veren sanatçıyla, müzik konuştuk.
Bugünlerde nasıl bir serüvenin içerisindesiniz?
Son albümden sonra birkaç yıldır single yaparak ilerliyoruz. Bu serüvenin devamı olarak da Gzone dergisi ile beraber hazırladığımız bir proje şarkısı Maazallah… Bundan sonra artık albüm yapma zamanı geldi diye düşünüyorum. 2017’de albüm çalışmalarına başlayacağım. Onun dışında geçen hafta Almanya’da Dünya Latin Dans Şampiyonası açılış gecesinde konser verdim. Ardından İsveç’e geçtim. İki senedir David Anthony ile yabancı bir proje üzerinde çalışıyorum. Bu süreç Miami’de başladı, daha sonra İstanbul’da canlı kayıtlar yapıldı. “TomTom” adlı bir çıkış şarkımız olacak. Onun tanıtım filmini de çektik. Diğer şarkıların gidişatını da çok merak ediyorum. Bakalım, çok net tarihler yok daha, çok keskin hedefler de yok akışına bırakıyorum.
Bir Bülent Ersoy klasiği olan şarkıyı yeniden yorumladınız. Nasıl bir duyguydu?
Bu parçanın çok uzun bir geçmişi ve güzel bir hikayesi var. Orijinali Gipsy Kings’e ait, daha sonra Mezdeke Arapça olarak cover yaptı. Daha sonra Türkiye’de Şehrazat Türkçe söz yazdı ve Bülent Ersoy okudu. Biz de şarkının Arapça versiyonunu yaptık. Çünkü Arapça parçaları çok seviyorum. Orijinali de İspanyolca ve Arapça olarak kaydedilmişti. Tabii Bülent Ersoy’un versiyonu da çok çok özel ve ayrı.
YAŞANMIŞLIKLARLA MÜZİK OLUR
Önemli özelliklerinizden bir tanesi de hem şarkı söyleyip hem de dans edebilmek. Zor olsa gerek…
Ben her zaman zoru sevmişimdir. Kolay yol bana hiçbir zaman cazip gelmedi. Ben artık sadece şarkı söyleyip dans etmiyorum. Uzun zamandan beri beste yapıyorum, darbuka çalıyorum. İngilizce şarkılarımın sözlerini ben yazıyorum ve bunun dışında koreografi yapmayı da seviyorum. Yani sanatın her dalında kendimi geliştirmeye ve keşfetmeye çalışıyorum. Son olarak da oyunculuk eğitimleri almaya başladım. Bu da benim için yeni bir heyecan.
Dışarıdan sanki star olma gibi bir isteğiniz yokmuş gibi algılanıyor. Gerçekten öyle mi?
Star olmak zaten isteyerek yapabileceğin bir şey değil. Bu nedenle hiçbir zaman özel çabalarda bulunmadım. Benim yapmak istediğim, hayalimdeki müzikleri, sound’ları, dansları keşfedebilmek ve yakalayabilmek.
Bu kadar şarkıcı içinde sizi farklı kılan ne sizce?
Farklı olmamın sebebi kendim olmam. Hepimiz farklı birer bireyiz, çok küçük yaşta kendimi fark ettim ve her zaman merak ettiğim şeylerin peşinden koştum. Öyle bir bilinçle büyüdüm. Dolayısıyla her zaman kendimden yola çıkarak adımlarımı attım. Kimseyi örnek almadan sadece ilham alabildim. Hiçbir zaman kendimi beğendirebilmek için özel bir şey yapmadım. Önemli olan benim kalbimi dinlemem sadece, böyle samimi olunabiliyor diye düşünüyorum.
Bir insanın beste yapabilmesi için neler yaşaması gerekli sizce?
Yaşamadan müzik olmaz. Bence her duyguyu en yüksek şekilde yaşamak gerekiyor. Bunun için de açık olmak gerekiyor. Böyle olunca da müzik kendiliğinden geliyor, bazen hızlı gelişiyor bazen de yavaş. İçindeki sesi dinlemek bu sese yol vermek ve güvenmek gerekiyor. Yaşanmışlık ne kadar çok olursa o kadar çok müzik olur.
POLEMİKLER KOMİK
Ece Seçkin ve Simge Sığın gibi yeni nesil insanların çıktığı dönemdeyiz. Bir jenerasyon değişikliği mi yaşıyoruz?
Evet! 10 sene de bir oluyor bu durumlar. Ben de 10 yıl önce çıktım. 17 yaşında ülkenin en genç şarkıcısıydım. Müzik piyasasının zenginleşmesi, yeni renklerin katılması güzel bir şey.
- Şu an bilinen bütün isimler birbiriyle daha iyi iletişim kurabiliyor. Eskiden polemikler kavgalar olurdu. Şimdi her şey artık tam tersi.
Çünkü insanlar gerçek duygular yaşamak ve görmek istiyor. Yani böyle sahte polemikler bir süre gündemde kalabiliyor. Çok yanlış ve komik buluyorum. Gerçek sanatçılar her zaman birbirlerine destek olur ve birbirlerinden beslenir. Herkes kendine odaklandığı sürece böyle sorunların yaşanacağını düşünmüyorum, bunlar güvensizlikten de ortaya çıkabilen bir durum.
Özel hayatınızla çok fazla göz önünde olmayı sevmiyorsunuz. İşinizin önüne geçtiği için mi tercih etmiyorsunuz?
Ben hiçbir zaman özel hayatımın işimin önüne geçmesine izin vermem. Öyle bir duygu hiçbir zaman yaşamadım. Özel hayatımı özel yaşamayı tercih ediyorum. Bugüne kadar özellikle saklamaya da çalışmadım bir şeyleri.