Almula Merter Churm: Kalbimle doğurdum

Londra’da yaşayan oyuncu Almula Merter (51) ile eşi Robert Churm (48) kimsesiz 2 İngiliz kardeşi evlat edindi. Aile olmaktan vazgeçmemek adına savaş veren, çok istediği evlatlarına dualarıyla kavuşan ve “Kalbimle doğurdum” diyen Almula Merter Churm tecrübelerini “Dokuz Ay On Gün” kitabında aktardı.

Erçin DAĞ EYSEN

Londra’da yaşam zor mu kolay mı?

Biz Londra dışında oturuyoruz, haftayı ikiye böldük eşimle. Pazartesi- çarşamba işyerine eşim gidiyor, perşembe- cuma ben. Londra, yaşamak için çekilmez bir yer. Aşırı gürültülü, profili çok karışık. Ama İngiltere’de yaşam kolay mı zor mu dersek, kurallara uyduğun sürece ve tembel değilsen kolay.

Londra’dan ülkemiz nasıl görünüyor?

Ülkemiz bir cennet aslında. Benim eşim İngiliz ve hayali emekli olunca Türkiye’de yaşamak. 

Orada ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz? 

Prodüksiyon şirketim var. Geçen yıl Türkiye’deki birçok sanatçıyla Londra’da sohbet etkinlikleri yaptım. Bu halkın onları daha iyi tanıması için atılmış bir adımdı. Ayrıca reklam seslendirmelerime devam ediyorum. Haber gazetesinde İngiltere’de yaşayan işadamları, yönetmenler ve sanatçılarla röportaj yapıyorum. Bir de İngiltere’ de göçmenlik hizmetleri almak için deneyimli avukatlarla oluşturduğum bir şirketim var.

İki kardeşi evlat edindiniz. Bu süreçten biraz bahseder misiniz?

2 defa bebek kaybettim. Ağır depresyon geçirdim ve birkaç ay zorlukla yürüdüm. Nefes problemi yaşadım, diyabetin sınırına girdim. Eşim “Bebek meselesi burada bitmiştir, ben seni kaybetmek istemiyorum” dedi. Tam bu sırada televizyonda evlat edinme üzerine bir filme denk geldim. Daha sonra biz niye yapmıyoruz dedik ve süreç başladı. Çok zorlu denemelerden geçtik. Derken bir gün iki kardeş var, düşünür müsünüz diye. O gece öylece kaldık, bir beklerken iki melek olacaktı hayatımızda. Ve üstelik biri bebekti. Sabah uyandığımda cevabım evetti. 

KIZIM TÜRKÇE KONUŞUYOR

Kardeşleri Türk gelenek ve göreneklere göre mi yetiştirecek siniz? 

Her iki kültürün içinde büyüyorlar. Ama kocam belki de benden daha fazla geleneklere bağlı ve bizim kültürümüzü, insanımızı çok seviyor. Kızım 5,5 yasında ve Türkçe öğrendi bile. Oğlum çok bebek ama bana anne, babasına dady diyor. 

Evde hep beraberken neler yapmaktan keyif alıyorsunuz?

Bizde aile zamanları çok önemli. Cumartesi sabahları Türk kahvaltısı yapılır, sonra  parklara gideriz, yürüyüş yaparız. Çocukların sevdiği etkinliklerdeyiz. Dadıya, bakıcıya karşıyız. 

"Eşim İngiliz ve hayali emekli olunca Türkiye’de yaşamak."

ÇOCUKLARIMIN İKİ SOYADI VAR

Eşim mükemmel bir baba. Geçen yıl çok zor bir dönemden geçtik. Çocuklarımız ve babam, İngiltere ve Türkiye arasında gidip geldim. Benim olmadığım hiçbir an çocuklar ağlamadı. Eşim tek başına ikisine de baktı. Bu arada eşim babamı o kadar çok seviyordu ki, çocuklarımızın iki soyadını taşıması için benimkini de kendine ekledi.

LONDRA’DA YENİ OYUN

Tiyatro üzerine projeleriniz oluyor mu?

Evet birkaç ay önce bir İngiliz tiyatro grubuyla çalıştım. Onlara ‘Goodbye Charles’ adlı bir oyun sahneye koydum. Önümüzdeki sezonda ben tek kişilik bir oyun sahneleyeceğim.

BİR AŞK HİKAYESİ

Bu arada yeni bir kitap çıkardınız. Siz bu kitabı bize neyi göstermek için yazdınız?

Biz evlat edinme kararı verdiğimiz gün babam yoğun bakıma alındı, çocuklarımın resmi kararı çıktığında babamı kaybettim. Kitabım bir aşk hikâyesini, bir kavuşmayı ve bir vedayı anlatıyor.