Yönetmenliğini Talip Karamahmutoğlu’nun yaptığı ve başrollerinde Emre Altuğ, Nilay Erdönmez ve Turan Özdemir’in yer aldığı “Mezarcı” filmi, festivalden iki ödülle birden döndü.
5-12 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşen festivalde, yönetmen Talip Karamahmutoğlu 'En İyi Yönetmen', filmin görüntü yönetmenliğini üstlenen Feza Çaldıran ise 'En İyi Görüntü Yönetmeni' ödülüne layık görüldü.
Talip Karamahmutoğlu, ödül töreninde yaptığı konuşmada ödülünü kısa süre önce aramızdan ayrılan usta oyuncu Turan Özdemir'e ithaf etti.
İşte, Karamahmutoğlu’nun o açıklaması:
“Filmin ana oyuncularından biri olan Turan Özdemir, kısa bir süre önce aramızdan ayrıldı. Kendisi usta bir aktör ve iyi bir arkadaştı… Bu ödülü ona armağan ediyorum”
Mezarcı, dünya prömiyerini ise 16. Boston Türk Film ve Müzik Festivali kapsamında yapmıştı.
Ayrıca bu yıl Trabzon’da ilki düzenlenen Uluslararası Trabzon Film Festivali’nden iki “Altın Kemençe”yle dönen filmin başrol oyuncusu Emre Altuğ “En İyi Erkek Oyuncu” ödülüne layık görülürken, “En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu” ödülü ise filmde “Hayati” karakterine hayat veren Adem Yılmaz’a verilmişti.
Müziklerini Erkan Oğur’un bestelediği, oyuncu kadrosunda Emre Altuğ, Nilay Erdönmez, Orhan Aydın, Mustafa Uzunyılmaz, Turan Özdemir, Sadık Gürbüz, Hikmet Karagöz ve Adem Yılmaz'ın yer aldığı filmin konuşu şöyle:
"Yeni bir hayat kurmak umuduyla işçi olarak gurbete gittiği Almanya'da mezarcılık konusunda ustalaşan Ejder, babasının ölümü üzerine memleketi Dalaman Şerefler Köyü'ne döner. Ejder'in köyündeki yerli ve yabancıların oluşturduğu milyon dolarlık yaşam alanları, Ejder'in mezarcılık konusunda ki birikimlerine yeni ufuklar açar.
Milyon dolarlık evlerde oturan bu insanları, öldükten sonra köy mezarlığına defnetmek fikrine karşı çıkan Ejder, ''Aslan yattığı yerden bellidir'' felsefesi ile yola çıkarak, ölecek her varlıklı insana ölümsüzlüğü simgeleyen zeytin ağaçları altında sonsuz bir yaşam vaat eder.
Kişiye özel mezar tasarımları ile cennete giden bu yolda müşterilerine eşlik eden Ejder ve şirketi ''Yatay mezarcılık, öldükten sonra bile yanınızda olacak...'' sloganı ile işler yolunda giderken, kasabaya sonradan yerleşen Bektaş'ın travmatik hikayesi ile yüzleşir."