Taşeron Bağımsız Sanat İnisiyatifi, İstanbul Sanat Fuarı'nda

Taşeron Bağımsız Sanat İnisiyatifi, uzun süredir devam ettiği yoluna 12 - 20 Kasım tarihleri arasında Tüyap'ta düzenlenen Artist 2016 fuarında devam ediyor.

Taşeron Bağımsız Sanat İnisiyatifi, uzun süredir devam ettiği yoluna 12 - 20 Kasım tarihleri arasında Tüyap'ta düzenlenen Artist 2016 fuarında devam ediyor.


“Umulmadık Topraklar” başlığı altında gerçekleştirilen ARTIST 2016 / Uluslararası İstanbul Sanat Fuarı'na katılan Taşeron'un sanatçıları bu başlığa paralel olarak, göç, göçmenlik, kent, doğa ve yıkım konularını ele alıyor. 14 sanatçının katılımıyla gerçekleşen sergide fotoğraf, video, heykel, seramik, enstalasyon gibi farklı sanat dalları bir araya geliyor. Taşeron ile birlikte ARTIST 2016’da yer alan sanatçılar Ozan Atalan, Ahmet Bilgiç, Zeynep Bozoğlu, Eda Çekil, Osman Demir, Şahin Domin, Murat Han Er, Osman Nuri İyem, D. Şenay Martinova, Seçkin Tercan, Baran Tokmakoğlu, İlker Turan, Nevin Yici ve Can Yücel.

Taşeron Bağımsız Sanat İnisiyatifi’nin sergisi, Stand No 801, ARTIST 2016 / Uluslararası İstanbul Sanat Fuarı’nda 20 Kasım Pazar gününe kadar ziyaret edilebilir.

Taşeron sanatçı inisiyatifi nedir?


Taşeron, Şahin Domin ve Osman Nuri İyem tarafından başlatılan bağımsız bir sanatçı inisiyatifi. Yer ve yön bulma çabasında ortak söylemleri olan, alanında etkin ve genç sanatçıları bir araya getirir. Aynı zamanda ulusal ve uluslararası platformlarda tanınmış usta sanatçıların da onlara destek olmasından, yol göstermesinden mutluluk duyar. Sanatın tek branşı üzerinden değil, her sanatçının kendini ifade etmeyi seçtiği alan üzerinden üretimi destekler; bir araya gelen farklı sanatçıların üretimlerinden disiplinler arası projeler doğar. Taşeron’un projeleri, içinde bulunduğu coğrafyanın ve dünyanın sorunlarını dert edinen, sanatsal üretiminde evrensel estetik kaygılardan vazgeçmeyen, kendi coğrafyasının kültürel ve estetik birikimiyle harmanlayarak sunan herkese açıktır.

Sergide yer alan sanatçıların eserleri hakkında:

Şahin Domin, kentsel dönüşüm içinde bulunan Tarlabaşı’nda çektiği ve dijital panorama ile oluşturulmuş fotoğraflarında göç ve yıkımın belgelerini tutuyor; aynı zamanda mermer yontu tekniği ile üretilmiş heykellerinde umut, yalnızlık ve göç temalarına değiniyor.

Osman Nuri İyem, “Bindik Bir Alamete Gidiyoz Kıyamete” isimli eserinde yarattığı demirden dev araçlarla kendine gidecek yer arayan insanın yolculuğuna tepeden bir bakış sunuyor.

Ozan Atalan, “Nelipot / Çıplak Ayakla Basan” isimli video enstalasyonunda, insanın doğaya üstün değil, aksine ayrılmaz bir parçası olduğunu savunuyor, videosunun enstalasyonunda internet üzerinden topladığı html kodlarını, engebe olarak yerleştirdiği taşlar aracılığıyla maddeye dönüştürerek, ekrana ulaşmayı fiziksel bir mücadele haline getiriyor.

Ahmet Bilgiç, sergilediği fotoğraf serisinde, İstanbul’da devam eden kent dönüşümünü simgeleyen binaları, inşaat süreçlerinden başlayarak müdahale ettikleri kent siluetine kadar konu alıyor.

Zeynep Bozoğlu, seramik plaka üzerine yapılmış rölyef çalışmalarında göçün birey üzerinde yarattığı etkileri soyut olarak betimliyor.

Eda Çekil, ‘’Kök’’ isimli fotoğraf serisinde, köklerinden kopmuş ya da koparılmış, toprağın üzerinde cansız bir beden gibi yatan ağaçlar ve bir parçası koparılmış hissi veren gövde parçalarıyla aidiyet ve göç gibi kavramları sorguluyor.

Osman Demir, inşa ettiği alanda geçmiş ile şimdinin bir göstergesi olarak yeni bireyi temsil eden göçmen figürünü dokümanter fotoğraflarında sergiliyor.

D. Şenay Martinova, “Iguanne” isimli fotoğraf çalışmasında göçmenin göç ettiği bölgeye uyum sağlamak zorunda kaldığı durumları iguana metaforu üzerinden anlatıyor.

Seçkin Tercan, fotoğraflarında sürekli göç etmek zorunda kalan bireylerin yok olan kimlikleri üzerine sorgulamalar yapıyor.

Baran Tokmakoğlu, sanat tarihinde önemli bir yeri olan Raphael’in “Atina Okulu” isimli eserinin içine göçmen imgelerini yerleştirerek fotoğraf tekniğiyle yorumluyor.

İlker Turan, Türkiye’nin farklı kentlerinde siyasi sürecin yansımaları olarak gerçekleşen dönüşümü ibadet mekanları üzerinden anlatıyor.

Murat Han Er, İstanbul’da kentsel dönüşüm sürecinde olan binaları güneş baskı tekniği ile estetize ederek yorumluyor.

Nevin Yici, seramik can simitleri ve diken tellerden oluşturulmuş enstalasyonunda güncel göçmen sorunlarına vurgu yapıyor.

Can Yücel, farklı zaman ve mekanlarda time lapse tekniği ile üretilmiş videosunda doğadaki ışık döngüsünü ele alırken, fotoğraflarında İzmir’de terk edilmiş Rum köylerinde gerçekleştirilen belgesel serisini sergiliyor.