HABER MERKEZİ
Ali Kazma'nın farklı coğrafyalarda ürettiği çalışmalarına yer veren sergide, sanatçının Japonya'nın Nara kentinde altı asırdır süren geleneksel mürekkep yapımını belgelediği "Sumi" (2025) adlı video yapıtı ilk kez İstanbul Modern'de gösteriliyor. Yazar Orhan Pamuk'un kişisel arşiv ve yaşam alanına odaklanan "Mürekkep Evi" (2023) ve "Sentimental" (2022) ile Arjantinli yazar ve kitap tarihçisi Alberto Manguel'in kütüphanesinin Fransa'dan Portekiz'e taşınma sürecini konu alan "Alberto Lizbon'da" (2024) yapıtları, Türkiye'de ilk kez izleyiciyle buluşan çalışmalar arasında yer alıyor. Küratörlüğünü Öykü Özsoy Sağnak ve Demet Yıldız Dinçer, asistan küratörlüğünü ise Yazın Öztürk'ün üstlendiği "Aklın Manzaraları", sanatçının 55. Venedik Bienali Türkiye Pavyonu'nda sergilenen "Hat" (2013) ve "Dövme" (2013) başlıklı videolarıyla birlikte, zor erişilen kütüphaneler, matbaalar, kâğıtçılar, ciltçiler, restorasyon atölyeleri, kitapçılar gibi mekânları belgelediği ve geçmişten günümüze edebi üretimin izini süren fotoğraflardan oluşan bir seçkiyi de içeriyor. "Ali Kazma: Aklın Manzaraları", 13 Haziran 2025 – 1 Şubat 2026 tarihleri arasında ziyarete açık olacak.
Ali Kazma ve Oya Eczacıbaşı
SANATIN ÇOK KATMANLI DOĞASINA IŞIK TUTUYOR
İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı, sergiyle ilgili "Ali Kazma'nın insanlık tarihi, üretim kültürü ve düşünsel mirasa odaklanan yapıtlarını bir araya getiren 'Aklın Manzaraları' sergisine ev sahipliği yapmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. İstanbul Modern Fotoğraf Galerisi olarak, Türkiye'de bir müze bünyesinde kurulan ilk ve tek fotoğraf galerisi olma misyonuyla, fotoğraf ve video gibi mercek temelli disiplinlerin çağdaş sanattaki yerini daha görünür kılmaya devam ediyoruz. Bu sergi, hem analog hem dijital üretimler arasında kurduğu özgün diyalogla sanatın çok katmanlı doğasına ışık tutuyor" dedi.
İSTANBUL'DAKİ SERGİLERİME BİRAZ DAHA FAZLA ÖZENİYORUM
"Aklın Manzaraları" sergisiyle ilgili olarak Ali Kazma, "Bütün sergilerime özeniyorum ama sanki İstanbul'daki sergilerime biraz daha fazla özeniyorum. Bu sergileri, kişisel tarihimle, şu ânımın ve geleceğimin kesiştiği noktalar olarak görüyorum. Yaklaşık on yıl aradan sonra, kendi şehrimde İstanbul Modern gibi büyük bir kurumda sergi açmak benim için büyük bir anlam taşıyor. Normalde yurt dışında yaptığım sergilere gelemeyen teyzelerimin, kuzenlerimin, eski öğrencilerimin de gelebileceği bir sergi olması sebebiyle de ayrı bir heyecan duyuyorum. Ayrıca sergide yer alan 'Hat' ve Orhan Bey'le yaptığım işler, üretildikleri yerlere çok yakın bir konumda sergileniyor. Orhan Pamuk'un evi buradan yaklaşık iki yüz metre mesafede. Çekimler sırasında İstanbul Modern'i de görebiliyordum. İçinde iki buçuk senelik emeğin olduğu, İstanbul ve Beyoğlu'na ait bu işin, aynı bölgede ve Türkiye'de ilk kez sergilenmesi beni fazlasıyla heyecanlandırıyor. Hayatınızı adadığınız işleri kendi şehrinizde, kendi evinizde paylaşmak benim için büyük bir değer taşıyor" diye konuştu.
ALİ KAZMA KİMDİR?
1971, İstanbul doğumlu Ali Kazma, Paris'te yaşayan ve çalışan mercek temelli medya sanatçısıdır. Yüksek lisans derecesini New York'taki The New School'dan almıştır.
İnsana özgü faaliyetlerin toplumsal olarak örgütlenişi ve taşıdığı değer üzerine temel sorular soran sanatçı; söz konusu faaliyetlerin, zamanın, bedenin, davranışların, mekânın ve süreçlerin yönetim biçimine yakından bakarak gerçekliğin görünür ve görünmez taraflarını vurgular. Kazma'nın dikkatli bakış açısı; ekonomik, endüstriyel, bilimsel, tıbbi, sosyal ve sanatsal alanlardaki geniş bir yelpazedeki belirli faaliyetleri bir araya getirir. Sanatçı, toplumsal açıdan önem sahibi veya üretime sahne olan mekânlarla, endüstri ve zanaatla, ayrıca makine ve ritüeller etrafında gelişen, tekrara dayalı günlük eylemlerin detaylarıyla ilgilenir.
2013'te 55. Venedik Bienali'nde Türkiye'yi temsil eden Kazma, 2017'de Paris'teki Jeu de Paume'de kapsamlı bir kişisel sergi açmıştır. Sanatçının kişisel sergilerine ev sahipliği yapan kurumlar arasında Nouveau Musée National de Monaco (2023), Albergo Diurno Venezia (Milano, 2018), MUNTREF (Buenos Aires, 2018), Arter (İstanbul, 2015) ve Hirshhorn Müzesi (Washington, 2010) bulunmaktadır.
6. Kuandu Bienali (Taipei, 2018), 7. Moskova Uluslararası Çağdaş Sanat Bienali (2017), MAXXI (Roma, 2016), Lyon Çağdaş Sanat Müzesi (2013), 30. São Paulo Bienali (2012), İstanbul Bienali (2001, 2007, 2011), Muzeum Sztuki Lodz (2012), İstanbul Modern (2011), Museum Kunstpalast (Düsseldorf, 2010) ve New Museum (New York, 2010) gibi kurumlardaki grup sergilerine ve bienallerine katılmıştır.
2001'de UNESCO Sanata Destek Ödülü'ne, 2010'da ise Nam June Paik Uluslararası Medya Sanatı Ödülü'ne layık görülmüştür. Sanatçının yapıtları, MoMA (New York), CNAP (Paris), İstanbul Modern, MEP (Paris), Nouveau Musée National de Monaco, MONA (Hobart), Sztuki Müzesi (Lodz), Tate Modern (Londra), Fondation Cartier (Paris), TBA21 (Viyana) ve VKV Koleksiyonu (İstanbul) gibi birçok uluslararası ve kurumsal koleksiyonda yer almaktadır.