MERVE YILMAZ ORUÇ
Akşam TV Youtube kanalında yayın hayatına başlayan Sormam Lazım programının ilk konuğu Gürbey İleri oldu... Arka Sıradakiler dizisi ile başlayan oyunculuk serüveninde Muhteşem Yüzyıl'da Şehzade Mehmed, Dirliş Ertuğrul'da Sancar Bey olarak izlediğimiz İleri, son olarak Şeytan Adası'nda Esir Türk: Polis Cemil adlı dizi ile izleyici karşısında. Sormam Lazım'da Merve Yılmaz Oruç'un konuğu olan İleri hem Polis Cemil rolünü anlatırken oyunculuk kariyeri açısından da samimi açıklamalarda bulundu.
DUYGU DEVAMLILIĞI AÇISINDAN DA NOTLAR TUTMAK GEREKTİ
Şeytan Adası'nda Esir Bir Türk: Polis Cemil, izleyici ile buluştu. Gerçek bir hikâye... Kimdir bu Polis Cemil?
Hikâye gerçeğin ta kendisi... Doküdrama tarzında bir yapım. Osmanlı ve Fransa'daki arşivlere, belgelere dayanan bir iş. Hikâyemiz 1919 senesinde başlıyor, Milli Mücadele dönemi... Polis Cemil, Fransız askerlerinin halka süngü çektiğini ve kadınları taciz ettiğini görünce müdahale ediyor ve iki Fransız askerini öldürüyor. İtilaf Devletleri tarafından kurulan mahkemede de Fransa'ya, ardından Güney Amerika'daki Fransız Guyanası'na ve Şeytan Adası'na sürgün ediliyor. Burada 10 yıl kürek mahkûmiyetine çarptırılıyor. Dizide bu hapis sürecinde Cemil'in maruz kaldığı psikolojik ve fiziksel şiddeti göreceğiz.
Gürbey İleri, Sormam Lazım programına konuk oldu.
Gerçek bir karaktere hayat vermek zor mudur? Ki daha önce de seni bu tarz rollerde izledik...
Ben gerçek hikâyelerden esinlenen karakterlerin insanların duygularını daha çok etkilediğini düşünüyorum. Ve bunun sorumluluğunu almak, altından kalkabildiğimi görmek beni motive ediyor
Çekimlerden önce bir hazırlık sürecin oldu mu?
Araştırmalar yaptım. Polis Cemil'in hatıraları yayınlandı, günlüklerini okudum. İki aylık bir çalışma sürecim oldu. Bir de çekimleri platolarda yaptığımız için farklı bölümlerden kareleri peş peşe çekiyorduk. O yüzden duygu devamlılığı açısından da notlar tutmak gerekti. İzlediğimde tatmin oldum.
SİNİR KRİZLERİ GEÇİRDİĞİ ANLARI CANLANDIRMAK ZORDU
İzleyici olarak ne hissettin?
Etkilendim açıkçası. İlk bölümden sonra kendimi unutup izledim, o da beni sürükledi. Sonunda duygulanmıştım. Bu kadarını beklemiyordum açıkçası.
Polis Cemil'in yaşadıklarını canlandırırken seni en zorlayan sahne hangisi idi?
Çok var aslında. Hapishanede ağır şartlarda kalıyor, sinir krizleri geçirdiği anlar... Atatürk'e mektup yazdığı sahnede çok duygulandım. Polis Cemil, Atatürk sayesinde 10 yıl sonra ülkesine dönüyor ama aklî dengesini kaybediyor. Hastane süreci oluyor. Bu süreçleri de canlandırmak zor idi. Ama çok keyifliydi. Çekimler üç buçuk hafta sürdü ve herkes birbirine destek oldu.
KARAKTERLE EMPATİ YAPIYORSUN
Rollerinin yerine kendini koyar mısın? "Ben olsam ne yapardım?" diye düşündüğün oluyor mu?
Elbette oluyor. Cemil'de de oldu. Empati yapıyorsun. Empati karakteri anlamak için çok önemli. Sonuçta hayat bir keşfetme yolculuğu. Yaptığın oyunculuk da karakteri keşfetme yolculuğudur. Kendimizi ne kadar iyi tanıyorsak karaktere de o kadar şey ekliyoruz. Son dönemde bunu fark ettim.
Buna tecrübe diyoruz...
Evet, 19 yaşından beri sektördeyim. Şu an 37 yaşındayım...
SENARYO BENİ HEYECANLANDIRMALI
Polis Cemil tarihî bir dizi. Biz seni daha öncede Muhteşem Yüzyıl, Diriliş Ertuğrul'da izlemiştik. Hatta yakın tarihi anlatan Simitçi'de de rol aldın. Dönem işlerini seviyor musun?
Özellikle yaşanmış hikâyeleri tercih ediyorum; Simitçi'de de olduğu gibi... 12 Eylül sonrası olanları bir simitçi gözünden anlatıyor. Kariyerimde gerçek hikâyelerde yer almış olmak beni mutlu ediyor. Ama dönem işi ya da güncel bir hikâye olsun önemli olan, senaryo... Beni heyecanlandırmalı.
Bütün tarihi dönemlerde yer almışsın hemen hemen...
Şimdi sıra Hun İmparatoru Attila ve Yavuz Sultan Selim'de J
KENDİMİ BULMAK, SAKİNLEŞMEK İSTEDİM
Uzun zamandır TV'de yoksun. Bilinçli bir ara mı?
Bir dönem ara verdim. Bilinçli bir ara idi. Çünkü kendimi bulmak, sakinleşmek istedim. Çevremden biraz soyutlanmak istedim. İyi ki yapmışım diyorum. Bir kendini tanıma, keşfetme yolculuğu gerekiyor. O arada sinema, dijital yaptım ama...
Şu an da TV için yeni bir proje var mı?
Henüz netleşmedi ama var. İmzalar atılsa bile kamera önüne çıkmadan söylemek istemem. Büyüsünü bozmayalım. Yeni sezon için, yeni bir yapım. Ama dinamikler değişiyor her an her şey olabilir.
ŞÖHRETTEN KEYİF ALMAK LÂZIM
Oyunculuğun bu yanı zor bence. Bir proje ile anlaşıyorsun son anda iptal edilebiliyor ya da cast değişiyor. Yaşadın mı böyle şeyler?
Anlaştığım ve iptal olan işler oldu tabiki. "Beklemek her şeydir" diye bir söz var, oyunculukta. Bu noktada oyuncunun psikolojisinin beton gibi güçlü olması lâzım. Anlık motivasyonlarla yaşamak yerine öz disiplin çok önemli bence. Spor bana bu anlamda destek oldu. Oyuncunun kendine bir ömür dikkat etmesi için belli rutinleri olmalı. Fedakârlıklar yapması gerekiyor. Başarı o yolda vazgeçtiklerimizle de alakalı olduğu için bu fedakârlıklar günlük rutin haline gelmeli. Bu psikolojiyi olumlu yönde etkiliyor.
Oyunculukta seni zorlayan başka neler var? Şöhret zor mudur mesela?
O gözle bakmıyorum açıkçası. O gözle bakarsam ileride mutsuz olacağımı biliyorum. Ben keyif alma odaklıyım. İnsanların en istemediğim bir anda bile yemek yerken falan gelip selfie çekmeleri komik geliyor. Bundan keyif almak lâzım. Öbür türlü hayat çekilmez.
ROMANTİK KOMEDİ YOLCULUĞU İKİ AY SÜRDÜ
Oyunculukta keşke dediğiniz anlar oldu mu? Mesela siz o rolü kabul etmemişsinizdir ama sonra o rolü oynayan çok popüler olmuştur...
Tabii oldu ama isim vermeyeyim. Üç, dört kere oldu sanıyorum. Şöyle düşünüyorum açıkçası, ahlarla, vahlarla yaşamak yerine hepsi bizim serüvenimiz diyebilmek gerek. Belki o anda "keşke" demişimdir ama şimdi demiyorum. Hatalar yapmak lâzımki olgunlaşalım, tecrübe sahibi olalım. Yaptığım hatalarla, yanlışlarla ve doğrularla bugünkü Gürbey oldum...
Romantik komedi yok sanıyorum kariyerinde...
Var aslında... Muhteşem Yüzyıl'dan sonra o dönemdeki menajerimin yönlendirmesi ile Yasak diye bir diziye girdim. Mart'ta başladı Mayıs'ta bitti. O karakterden keyif almıştım aslında ama yanlış zamanda yayınlandı sanıyorum. Sonrasında da bir daha bulaşmayayım dedim. Farklı roller seçmek istiyorsun tabii, ondan kaynaklı kabul ettim ama kısa soluklu oldu.
HAMDİ ALKAN İLE TANIŞMAM DÖNÜM NOKTASI
Bir karakter ile vakit geçirme şansın olsa bu hangisi olurdu?
Polis Cemil ile bir dertleşmek isterdim...
İnsanın hayatında dönüm noktaları olur... Senin hangisi idi?
Oyunculuk kariye için Hamdi Alkan ile tanışmam. Görüşmeye gittim. Onun bir defteri vardı. Not aldı. "Oğlum seni iki ay sonra arayacağım" dedi... İki ay sonrada aradı ve Arka Sıradakiler dizisine dâhil oldum...