AKŞAM
YELİZ COŞKUN
Daryl Dixon'ın hikayesi Fransa'da geçiyor. Burada çalışmak, yaşamak nasıldı?
Norman Reedus (Daryl Dixon): Bizi buraya sürükleyen fikri, ilk yönetmenimiz Jeff January verdi. Fransız yönetmenlerle çalışma fırsatım oldu. Burada motosikletim de var onunla gezdim. Yeni insanlarla tanıştım, ekiptekiler çok yardımcı oldu hep yeni bir şeyler keşfetmemi sağladılar. O yüzden çok seviyorum Fransa'yı ve burada bir evim de var artık. Anlayacağın biraz yerlisi oldum.
"Fransızcanız nasıl peki?
NR: Çok kötü, sadece 'citrateau' diyebiliyorum yani 'çok erken' demek (gülüyor). Yeni kelimeler öğrenmeye çalışıyorum.
Daryl Dixon'da Walkind Dead'ten farklı olarak daha sinematik, daha karakter merkezli bir hikaye gördük. Başlarken böyle farklı olmasını düşünmüş müydünüz?
NR: Biz her zaman farklı bir şey yapmak istemiştik. Karakterlerimizi yeni bir yerde yeniden inşa ediyoruz ve farklılık yaratmaya çalışıyoruz ki bunu her zaman istemiştik. Bir de bir işi 12 yıl yapınca ister istemez tekrara düşüyorsun ve bildiğiniz gibi her karakterin ayrı bir özelliği, hikayesi var. Negan, Rick, Melissa... Rick konuşma yapar, Melissa çok ağlar ve ben kaçıp herkesle kavga ederim. Hepimizin özelliği farklı.
David Zabel (Yapımcı): Sorudaki lirik ve sinematik kısma cevap vermem gerekirse, Norman en başından beri eski diziden bağımsız, farklı bir seri yaratmak istedi. Bu da bizi karakteri Fransa'ya yani şairane anlatımı kullanmaya yöneltti. Sinematik ve etkileyici bir kültür ve tarih ile böyle bir iş çıktı.
2010'dan beri zombilerle savaşıyorsunuz ve bu rol sizi nasıl etkiledi?
NR: Beni çok değiştirdi. Bu sayede daha dayanıklı ve güçlü bir yapıya sahibim iş ahlakı olarak. İnsanlar bana ne zaman oynamayı bırakacaksın diye soruyorlar bense doğru şekilde bitirmem gerektiğine inanıyorum. Bu işe çok emek verdim. Mutlu bir şekilde final yapmam gerekiyor. Sadece görüşürüz diyip de veda edemem. Başladığım gibi bitirmem gerek. Ayrıca karakterlerin başlangıçtan beri çok değiştiğini biliyorsunuz. Giderek daha fazla yetişkin, daha akıllı, daha şefkatli bir Daryl oldu. Şu andaki tüm unsurlar Daryl'i daha da olgunlaştırdı.
The Walking Dead'den bir karakter getirebilirseniz bu hangisi olurdu?
NR: Vay canına! Köpeğimi getirebilir miyim? O köpeği gerçekten seviyorum! Belki Glenn iyi olurdu, çünkü onunla bu yolculuğa başladım. Bence Daryl'de Fransa'da Glenn ile gerçekten iyi gidecek bir devrim olurdu. Melissa muhtemelen ilk olarak getireceğim karakter olurdu. Carol ve Daryl de birbirine çok bağlı.
İkinci sezon planlarınız nedir?
DZ: Daryl'in Fransa'daki hayatını ve eve dönmeye çalışma yolculuğunu takip ediyoruz. Zaman atlamıyoruz, ilk sezonda kaldığı yerden anlatmaya devam ediyoruz ve Carol'un Daryl'i aramasını ekliyoruz.
Walking Dead serisine ilk başladığınızda serüvenin 12 sezon süreceğini tahmin eder miydiniz? Bu sezon için hisleriniz neler?
NR: Hiç tahmin etmiyordum! Başta ya 1-2 bölümde öleceğim ya da uzun soluklu olacak diye düşündüm. Bu sezonla ilgili hislerime gelince oldukça farklı, eşsiz benim için. Avrupa'da Daryl'i çekeceğimi hiç düşünmezdim, bu yeterince delice. Bu heyecan bana Walking Dead'in ilk sezonu gibi hissettiriyor, çünkü o zaman da ne olacağını bilmiyorduk ama tutması için çok mücadele ettik.
Norman, Daryl Dixon karakterine nasıl hazırlanıyorsun?
NR: New York'ta kaldırımda yürürken, karşımda bir grup turist varsa hemen onları zombi olarak düşünüyorum. Ve eğer birini bacağından bıçaklarsam, onu diğer ikisine itebilirim ve bu zombiyi yenebilirim diye düşünüyorum. En verimli düşündüğüm zamanlar kalabalığın içinde yürüdüğüm anlar. Bazen insanları zombi gibi değerlendiriyorum ama düşünmüyorum. Ve bir de Cadılar Bayramı'ndaki hiçbir şey artık şaşırtıcı, korkutucu gelmiyor.
DaryL Dixon serisinin yayınlandığı TV+ izleyicisine müjde veren Genel Müdür Gülçin Alıcı Gökçe ise şunları söyledi: "Yerli ve yabancı pek çok platform ile dünyanın en önemli stüdyoları ve içerik tedarikçileriyle yaptığımız yatırımlarımız, zenginleşen içeriklerimizle TV+'ta yeni bir dünya, yeni bir dönem başlattık. İzlenme rekorları kıran Amerikan televizyon dizisi The Walking Dead de bu hedefimizin en önemli kanıtı oldu. TV+ ekosisteminde şimdiye kadarki en yüksek izlenen yabancı dizi olan The Walking Dead, devam dizileri 'Daryl Dixon' ve 'Dead City' ile de bu yaz heyecanımızı diri tuttu. Buradan The Walking Dead hayranlarına bir müjde de verebilirim. Dizinin yeni spin-off'u 'The Ones Who Live' şubat ayında dünyayla aynı anda TV+'ta yayına girecek. Yeni yılda da 150'ye yakın canlı kanal ve 11 bin adedin üzerindeki seç-izle içeriğimizle 'Süper Platform' olma hedefiyle ilerleyeceğiz."
Dizide mesih olarak görülen ve gizemli Laurent rolünü canlandıran Louis Puech Scigliuzzi ile Sylvie'ye hayat veren Laika Blanc Francard, ilk oyunculuk deneyimini Daryl Dixon setinde yaşadıklarını söyledi.
Daha önce Walking Dead hayranı mıydınız? Projede ilginizi çeken neydi?
Laika Blanc Francard – Louis Puech Scigliuzzi: Hayır, çalışırken fan'ı olduk.
Laika: Kesinlike zombiler! Apokaliptik evrenleri zaten seviyorum. Geçmişte karakterime de etki eden çok fazla film izleyip kitap okumuşluğum var. Walking Dead evreni ise oldukça fantastik.
Dizideki en genç karakter sizlersiniz, bu deneyim size ne sağladı?
Laike: İkimizin de ilk oyunculuk deneyimiydi. Etrafımızdaki deneyimli insanların tecrübelerinden faydalanmamız için muhteşem bir fırsattı. En ilginç olan Walking Dead'de zombiler ve yaygın bir virüs olsa da karakterler en insani, etik ve en doğru olanı araştırıyor.
Sizce de Laurent özel bir çocuk mu? Ve de Norman'la çalışmak nasıl bir duyguydu?
Louis: Kesinlikle özel bir çocuk olduğunu düşünüyorum. Bunun sebebi de rahibeler tarafından büyütülmüş olması ve gerçekten dünyadan kopuk olması olabilir. Norman ile çalışmaksa büyük bir deneyim. Dışarıdan biraz sert görünür ama içeride çok tatlıdır. Bize anlattığı muhteşem hikayeleri var. Çok güzel anılar biriktirdik. Çok güzel tavsiyeler aldım ondan.
Karakter yönünden Daryl ile Laurent arasındaki özel bağın ana unsurları neler?
Louis: Bence Daryl Laurent'a çok şey öğretti, özellikle mental olarak. Tam bir baba figürüydü. Ona mentorlük yaptı, hayatla ilgili bildiklerini aktardı.
Daryl ile Isabel aşkı için ne düşünüyorsunuz?
Laika: Aralarında bir şey olduğu kesin ama ne olacağıyla ilgili biz çok bir yorum yapamayız. İki kayıp ruh karşılaşıyor ve bu durum aralarında bir çekime neden oluyor. Birbirilerini bir şekilde seviyorlar ama neye evrilir bilmiyoruz.
Codron karakterine hayat veren Romain Levi, kariyerine dair çarpıcı bir itirafta bulundu...
Senaryoyu ilk okuduğunuzda sizi bu projeye çeken ne olmuştu?
Eriq Ebouaney: Fallou "the Union of hope"un lideri ve biraz bana da benzeyen biri, düşünceli bir insan ve yardımcı olmak isteyen biri. Karakterle benzer yönlerimin olması benim için cezbediciydi.
Romain Levi: Condron kötü bir karakter ve böyle bir karakteri anlamak, onu bu duruma sokan durumları çözmek ilgimi çekti.
Çekimlerin Fransa'da olmasının sizce diziye ne gibi bir katkısı oldu?
RL: Bence mükemmel bir fikir. İlk seri biliyorsunuz Amerika'daydı. Hayranlar da başka ülkede olmasını istediler bence. Fransa ise muhteşem bir ülke. Dan ve Danzel da burada çekimlerde böyle bir dünyada Fransa'yı nasıl göstereceklerini oldukça iyi becerdiler.
Bu projeden önce Walking Dead fanı mıydınız?
EE: Ben eşim ve kızım büyük hayranıydık. Ben biraz kıskançtım da çünkü Norman'ı çok seviyorduk ve buna dayamıyordum.
RL: Deneme çekimi öncesi son birkaç bölümü izlemiştim ve hayal ettiğimin çok ötesinde olduğunu gördüm.
Sizce ilk seride olamayan ne vardı Daryl Dixon spinn-off'unda?
EE: Farklı türde zombiler... Kesinlikle insanlar bazen zombilerden daha kötü olabiliyor gerçek dünyada ve biz bunun neden böyle olduğunu anlamayabiliyoruz. Bu program çok özel, tek. Daryl Dixon'daki bu farklılığı insanlar sevecek.
Bu evrenin bir parçası olmak nasıl bir duygu?
RL: Çok gururluyum. Aynı zamanda benim için komik bir hikayesi de var. 10 sene önce fırında çalışıyordum ve işteyken çok yorulduğumda akşam eve gidip 3-4 bölüm Walking Dead izliyordum. Şimdi ise bu şovun bir parçası olmak harika. Şimdi keşke o anki halime gitsem ve 'İzlediğin dizide, Daryl Dixon'da oynayacaksın sadece biraz sabret' demek isterdim. Oyuncular için böyledir, sabırlı olman gerekir, o anın gelmesi gerekir, kendine ve hayata güvenmelisindir. O nedenle mutlu ve gururluyum.