Karadeniz'in Antalya'sı Sinop

Yaz aylarında Akdeniz ve Ege'nin kum ve güneşine alternatif tatil ve gezi rotası arayanlar için Sinop, doğal güzellikleri, plajları ve tarihiyle harika bir seçenek.

Geçmişi çok eskilere dayanan kentin adı Amazon kraliçesi Sinope'den geliyor. Akdeniz'a alternatif harika plajları olan bir Karadeniz kenti olduğunu söylemiştik Sinop'un. Güzelyalı Plajı bunlardan bir tanesi. Burada denize girmenin yanı ısıra spor aktiviteleri için ekipmanlar, çocuk oyun alanları, bisiklet yolu ve golf sahası yer alıyor.

KÜLLERLE BOYANAN PLAJ

Merkeze 3 kilometre mesafede bulunan Karakum Plajı da koruduğu doğallığı, sessiz ve sakin ortamı ile en sevilen yerler arasında. Boztepe Yarımadası'ndaki yanardağın patlamasıyla saçılan küller denizin dibinde siyah bir görüntü oluşturuyor burada. Harzana Plajı Sinop'un en çok tercih edilen plajlarından bir diğeri. 500 metre uzunluğundaki kumsalının yanı sıra kamp yapmayı sevenler için ideal bir konaklama alanı sunuyor. Plajda yeme içme ihtiyaçlarınızı karşılayacak küçük işletmeler yer alıyor.

GELENLER BÜYÜLENİYOR

Sinop'taki en uzun plaj ise Sarıkum Gölü Plajı. İsmi göl ve denizin birleştiği noktada bulunan sarı renkteki çöl kumundan geliyor. Cennet gibi doğasıyla gelenleri her yönüyle büyüleyen bir yer. Bölgede göl ile birlikte bulunan longoz ormanları nedeniyle pek çok kuş türü ve su kaplumbağası da yaşamını bu bölgede sürdürüyor. 1991'de doğal sit alanı ilan edilen plaj kuşların göç noktası olması nedeniyle uluslararası sulak alan ekosistem özelliğine sahip. Buradaki harika çeşitlilik ve manzaralarla büyüleyici kareler yakalayabilirsiniz.

TEK FİYORT HAMSİLOS'TA

Hamsilos Koyu da nefes kesici manzarasıyla Türkiye'nin tek fiyordu konumunda. Fazla bilinmediği için dokunulmamış bir cennet gibi kalan Hamsilos Koyu'na çadırınızı kurarak her saatin tadını ayrı ayrı çıkarabilirsiniz. Çay yatağının alüvyonları ile meydana gelen Gebelit Koyu'na giderek çevresindeki pek çok koy ve kumsala yapılan tekne turlarına katılabilirsiniz.

ŞAHİN TEPESİ'NDE SEYİR

Şehrin tamamını tek seferde görmek isterseniz gitmeniz gereken yer Şahin Tepesi. Burası şehrin harika manzarasını adeta kuş bakışı seyredebileceğiniz bir en ideal nokta. Eskiden, özellikle soğuk savaş döneminde gözetleme kulesi olarak kullanılıyormuş.

KANYONDAN MAĞARALARA İNİN

Özellikle ilkbahar ve yaz dönemlerinde trekking ile doğa severlerin tercih ettiği Babaçay Kanyonu doğada vakit geçirmek için harika bir parkur. Burada yer alan İnaltı Mağarası da mutlaka görmeniz gereken yerler arasında. Sinop'taki Buzluk Mağarası ve Ağcaçal Mağarası da görülmeye değer. Erfelek Tatlıca Şelaleleri de irili ufaklı 28 şelaleden meydana gelen harika bir doğa cenneti.

BAZALT KAYALIKLARI 3-5 MİLYON YAŞINDA

Son dönemlerde keşfedilen Bazalt Kayalıkları birbirine yakın üç vadide bulunuyor. 30-40 metre yükseklikteki kayaların 4,5 ve 6köşeli sütunlardan meydana geldiği görülmekte. 3 ila 5 milyon yaşında olduğu tahmin edilen kayalıklar üstten bakınca arı peteğini andırıyor. Jeolojik bir miras niteliğinde olan bu kayalıklar, sert bir yapıya sahip. Dünyada bu kayalıklara İrlanda, ABD, Meksika, İskoçya, Fransa, Avustralya ve Arjantin'de rastlamak mümkün.

TÜRKİYE'NİN EN KUZEYİ

Türkiye'nin en kuzey noktası Sinop'taki İnceburun'dur. Karadeniz'in dalgalarına karşı Don Kişot gibi mücadele eden deniz feneri yıl boyu ziyaretçilerin akınına uğruyor. 1863 yılında yapılan fenerin yüksekliği 12 metre. Boztepe Burnu da ülkedeki tek doğal liman olma özelliğiyle görülmeyi hak ediyor. Burnun kuzeydoğu bölümünde denizcilik açısından çok tehlikeli kayalıklar bulunuyor.

SAKİN BİR ROTA: AKGÖL YAYLASI

Sinop'un doğal güzelliklerinden biri Akgöl. Yapay bir göl olmasına karşın 1991'de devlet tarafından Akgöl Yaylası olarak turizm alanı ilan edilmiş ancak kötü ulaşım imkanları nedeniyle rağbet görmemiş. Bölgeniz az biliniyor oluşu kafa dinlemek isteyenler için ideal bir ortam sunuyor. Denizden 1200 metre yüksekte yer alan yaylada yaban domuzu, ayı ve kurt gibi hayvanlar olabileceğinden kamp yaparken dikkatli olmak gerekiyor.