AKSAM.COM.TR
İstanbul'un yedi tepesi üzerinde yükselen, tarihi ihtişamıyla dikkat çeken Fatih Camii, Osmanlı'nın izlerini günümüze taşıyan en görkemli yapılardan biridir. İstanbul'un fethinden sonra, Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılan bu camii, hem mimarisi hem de tarihi dokusuyla büyük bir öneme sahiptir. 1463-1470 yılları arasında inşa edilen Fatih Camii, İstanbul'un özenle seçilmiş tepesine kurulmuş olup, şehrin en yüksek noktalarından birinde konumlanmaktadır. Klasik Osmanlı mimarisinin önemli örneklerinden biri olan bu yapı, aynı zamanda İstanbul'un fethini taçlandıran sembollerden biri olarak kabul edilir.
Caminin ana kubbesi 26 metre çapında olup, dört büyük fil ayağına oturtulmuştur. İç mekânda mavi, yeşil ve altın renkli süslemeler göze çarparken, mihrap ve minberde ince taş işçiliği dikkat çeker. Cami avlusunda ise zarif mermer sütunlar ve büyük bir şadırvan bulunur. İki yüksek minaresiyle İstanbul'un birçok noktasından görülebilen heybetli bir yapıdır.
YALNIZCA BİR İBADET MEKÂNI DEĞİL
Fatih Camii yalnızca bir ibadet mekânı değil, aynı zamanda büyük bir külliye olarak inşa edilmiştir. Külliye içinde medrese, kütüphane, darüşşifa, hamam ve aşevi gibi birçok sosyal yapı bulunmaktadır. Bu yönüyle Fatih Camii, Osmanlı'nın toplumsal yapısına dair önemli bir kesit sunmaktadır.
Fatih Camii'nin avlusunda, Fatih Sultan Mehmet ve eşi Gülbahar Hatun'un türbeleri yer alır. Bu türbeler, Osmanlı hanedanına ait en önemli türbeler arasında kabul edilir ve her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlar. Fatih Sultan Mehmet'in burada yatıyor olması, camiyi yalnızca bir ibadet mekânı olmaktan çıkarıp, tarihe tanıklık eden kutsal bir ziyaret noktası hâline getirmiştir.
Fatih Camii, İstanbul'un kalbinde yükselen bir Osmanlı şaheseri olarak, tarihin izlerini günümüze taşıyan en önemli ibadet mekânlarından biridir. Görkemli mimarisi, tarihi dokusu ve manevi atmosferiyle, İstanbul'u ziyaret edenlerin mutlaka görmesi gereken eserlerden biridir. Osmanlı'nın sanata ve mimariye verdiği önemi yansıtan Fatih Camii, geçmişin izlerini bugüne taşıyan önemli bir simge olarak karşımıza çıkıyor. Asırlara meydan okuyan duruşuyla İstanbul'un en kıymetli yapılarından biri olmaya devam ediyor.