Bir çocuğun hayatını oluşturan karmakarışık bir yapbozun en önemli parçalarından biri için paha biçilmez bir iç görü sunan “Genlerin G’si”, Kathryn Asbury ve Robert Plomin tarafından kaleme alındı.
Moleküler biyolojinin çarpıcı gelişimler dünyasında genom görüntüleme, artık bilim kurgunun bir alanı değildir. Bazıları yakında bir norm olabileceğine inanmaktadır. Birçok kişi çocukların öğrenmeleri ve gelişimlerinde genetiğin çok güçlü bir role sahip olduğunun farkındadır. Genetikçiler ve eğitimciler arasında feci şekilde iletişim sorunu yaşanmaktadır. Genlerin G’si vadesi dolmuş bu tartışmanın tüm çocukların eğitimi için nasıl faydalı sonuçlara neden olabileceğini gösteren bir köprü durumundadır ve aynı zamanda bu durumdan okullar, öğretmenler ve toplum büyük oranda yararlanabilir.
Yazma, geniş seyirci kitlesi için kompleks bilimin yıkıldığı cezbedici bir yoldur, yazarlar genetik etkinin genetik determinizmle aynı olmadığını ve genlerin çocuğun çevresiyle nasıl uyum içinde çalıştığını göstermek için bol miktarda davranış genetiği araştırmalarından yararlanıyorlar. Aynı zamanda yazarlar gelecek zamanda genetiğe duyarlı okulların nasıl olacağına dair görüşleriyle birlikte okul ve sınıflardaki öğrenmeyle ilgili genetik etkilere olanak tanımak için birçok politika önerisi sunuyorlar. Aileler, eğitimciler ve benzer şekilde politika belirleyiciler için de hayati önem taşıyan Genlerin G’si, bir çocuğun hayatını oluşturan karmakarışık bir yapbozun en önemli parçalarından biri için paha biçilmez bir iç görü sunuyor.
Genlerin G’si çocuklarımızın akademik yolculuklarında genlerin etkisine dair aydınlatıcı bir eser. Aileler, öğretmenler ve politikacılar bu kitabı mutlaka okumalı. Oldukça etkileyici bir şekilde yazılmış olan bu kitap son birkaç on yıl içindeki genetik araştırmalardan elde edilen anahtar bulgulara değinmektedir.