'Cerrahlar ahi olamıyordu'

Burgazi'nin yazdığı fütüvvetnâmeye göre, dinsiz kâfirler, münafıklar, müneccimler, içki içenler, tellaklar, arabulucular, sözünü tutmayanlar, kan döktükleri için kasaplar, insanların canını acıttıkları için cerrahlar, kanun ve töre koyucular, hayvanları öldürdükleri için avcılar, fitneye sebebiyet verdikleri için güzel gözlüler, insanların kusurlarını açığa vuranlar ve büyüklük taslayanlar Ahi teşkilatına kabul edilmezdi.

HALE KAPLAN

Prof. Dr. Haşim Şahin, 'Adalet, Dürüstlük ve Bereketin Temsilcisi Ahiler' isimli kitabında, 1330'lu yıllardan itibaren Anadolu'ya derinden etki eden Ahilik teşkilatını etraflı olarak ele alıyor. Hem tasavvufi, hem sosyal hem de ekonomik boyutu olan bu önemli yapının örgütlenme biçimi, hizmet anlayışı ve nüfuz alanını öğrenip hayran olmamak mümkün değil. Şahin'in kitabı, içinde bulunduğumuz Ahi Evran Yılı'nda mutlaka okunması gereken bir çalışma.

Dervişler Fakihler, Gaziler'i yazdığınızda buna dahil olmayan Ahiliğin, ayrıca bir kitap olacak mahiyette olduğunu söylemiştiniz. Öyle de oldu, kitabı şimdi elimizde. Onu böyle ayırıcı yapan vasıfları neler?

Ahilik Selçuklu, Beylikler ve Erken Osmanlı döneminin en önemli sosyal yardımlaşma ve dayanışma kurumlarından birisi. Aynı zamanda belli bir hiyerarşi içerisinde şekillenen mesleki örgütlenme. Yani hem tasavvufi, hem sosyal hem de ekonomik boyutu olan bir yapı. Bu nedenle Dervişler, Fakihler ve Gaziler'den ayrı incelemeyi tercih ettim.

İBN BATTUTA HAYRANDI

Ahilik köken olarak kardeş kelimesinden geliyor ve genellikle a harfi uzatılarak yanlış telaffuz ediliyor. Bu kökene dair başka rivayet var mı?

Ahi Arapça kardeşim anlamına gelen bir kelime. Bu kavramın Türkçe akı kelimesinden türediğini söyleyenler de var. Teşkilatın Anadolu'daki şekli Ahilik adıyla ve daha çok esnaf zümreleri arasında gelişse de Arap dünyasında Halife Nâsır'ın kurduğu Fütüvvet Teşkilatı ile ilişkili olduğu biliniyor. Ölçüde tartıda adil olmak, iyi ve ahlaklı bir insan olmak, yardımseverlik, cömertlik, kardeşlik, paylaşmak, Hakk'ın hizmetinde olmak, insanlara yardım etmek, ürün kalitesini muhafaza etmek, pazarın kontrolünü sağlamak, hileli mal üretmemek, üretene engel olmak bu teşkilatın temel düsturlarından sadece bazıları. 1330'lu yıllarda Anadolu'ya gelen, o yüzyılda İslam dünyasının en büyük seyyahı olan İbn Battuta, Antalya'dan itibaren karşılaştığı Ahiler hakkında çok önemli bilgiler veriyor. Onların cömertliklerini, yardımseverliklerini, gelip geçen yolculara, kimsesizlere, yoksullara karşı dostane ve candan yaklaşımlarını öve öve bitiremiyor.

KIRMIZI ÇİZGİ İMAN

Meslekten atılmayı gerektiren kırmızı çizgiler?

Bozuk mal üretmek, ölçüde ve tartıda hile yapmak, dürüst olmamak, müşteriyi velinimet bilmemek, usta-çırak ilişkisinde had bilmemek, imandan uzaklaşmak. Ahi Baba bu sürecin başındaki kişi. Yardımcıları ile birlikte sistemi denetliyor. Bir problem gördüğü zaman faturayı kesiyor, diğer bir deyişle o teşkilat üyesinin pabucu dama atılıyor.

FİTNEYE SEBEBİYET VEREN GÖZLER

Her isteyen Ahi olabiliyor mu? Şartları neler?

Her isteyen Ahi olamıyor elbette. Dürüst olmak, güvenilir olmak ve teşkilat üyelerinden birisinin kendisine kefil olması başlıca şartlar. İş elbette bununla da bitmiyor. Ahi olabilmek için çileli bir süreci de geçmek gerekiyor. Çıraklar kalfa ve usta gözetiminde uzun yıllar çalışıp mesleğin püf noktalarını, işini iyi yapmayı ve bu işte asıl olanın Hakk'ın rızasını kazanmak olduğunu öğreniyorlar. Daha sonra sırasıyla kalfanın, ustanın ve Ahi Baba'nın onayı alındıktan sonra törenle şed kuşatılarak teşkilata dahil oluyorlar. Seçilen kişinin ahlaklı, söz dinleyen, saygılı ve haddini bilen kişiler olmasına özellikle dikkat ediliyor. Şed veya peştamal kuşanmak, şerbet içmek, fütüvvet şalvarı giymek de önemli ritüeller.

Bir de fütüvvetnâme adı verilen ve Ahi teşkilatının esaslarının belirlendiği bazı eserler var. Bu eserlerde kimlerin fütüvvet teşkilatına giremeyecekleri açıkça izah edilmiş. Mesela bu eserlerden birisi olan Burgazi'nin yazdığı fütüvvetnâmeye göre, dinsiz kâfirler, münafıklar, müneccimler, sarhoşluk veren içkileri içenler, tellaklar, arabulucular, verdiği sözü tutmayanlar, insanları yalan sözlerle oyalayanlar, kan döktükleri için kasaplar, insanların canını acıttıkları ve taş kalpli oldukları için cerrahlar, kanun ve töre koyucular, hayvanları öldürdükleri için avcılar, insanların ihtiyacı olan ürünleri depolayanlar, fitneye sebebiyet verdikleri için güzel gözlüler, insanların kusurlarını açığa vuranlar, iftiracılar, gıybet yapanlar, hırsızlar, haramdan sakınmayanlar ve büyüklük taslayanlar Ahi teşkilatına kabul edilmezdi.