Bir Vatan Şairi: Mehmet Âkif Ersoy tiyatro oyununun yönetmeni İskender Bağcılar ve Âkif'i seslendiren Altan Gördüm: Bu projede yer aldığımız için gurur duyuyoruz

İstiklal Marşımızın şairi, Milli Mücadele'nin manevi lideri, mütefekkir Mehmet Âkif Ersoy'un hayatının anlatıldığı Bir Vatan Şairi: Mehmet Âkif Ersoy radyo tiyatrosu, Arkası Yarın programında başladı. Oyunu, yönetmeni İskender Bağcılar, Mehmet Âkif'e ses veren Altan Gördüm ve yazarı Mine Artu Mutlugün ile konuştuk. Bağcılar ve Gördüm, Türkiye'ye değer katan ve ardında birçok eser bırakan böyle bir vatanseverin anlatıldığı oyunda yer almaktan onur ve gurur duyduklarını dile getirdi.

MERVE YILMAZ ORUÇ

TRT Radyolarının klasiği Arkası Yarın programında başlayan Bir Vatan Şairi: Mehmet Âkif Ersoy radyo oyunu ilk bölümü ile dinleyenlerin ilgisine sunuldu. Yedi bölüm halinde yayınlanacak olan oyun, İstiklâl Marşı Şairi Ersoy'un hayatındaki dönüm noktalarını, İstiklâl Marşı'nı yazma sürecini, Âkif'in Milli Mücadele'ye katkısını ve onun vatan sevgisini anlatıyor. Mine Artu Mutlugün tarafından kaleme alınan projenin yönetmen koltuğunda, deneyimli oyuncu ve yönetmen İskender Bağcılar bulunuyor. Seslendirme kadrosunda ise Mazlum Kiper, Altan Gördüm, Bora Sivri, Kerem Atabeyoğlu, Fatih Özkul gibi önemli isimler yer alıyor. Oyun, 27 Aralık Cuma günü sona erecek şekilde her sabah 09.40'da dinleyici ile buluşacak.

Bir Vatan Şairi: Mehmet Âkif Ersoy tiyatrosunu, yazarı Mine Artu Mutlugün, yönetmeni İskender Bağcılar ile oyunda Mehmet Âkif'i seslendiren usta oyuncu Altan Gördüm ile konuştuk.

SEYİRCİ ÂKİF'İN HAYATINI KONU ALAN BİR BELGESEL DİNLEMİŞ OLACAK

İstiklal Marşı'nın kabulünün 103. yılı kapsamında TRT'nin hazırladığı geniş ölçekli projelerden biri olarak bu oyunu kaleme aldığını belirten Mine Artu Mutlugün, oyunu yazmadan önce Mehmet Âkif Ersoy ve hayatına dair kapsamlı bir araştırma süreci yaşadığını belirtti. Radyo oyununda Mehmet Âkif Ersoy'un çocukluğundan eğitim hayatına, şairliğinden siyaset hayatına ve Milli Marşımıza kadar pek çok bilinmeyen tarihî gerçekliğin anlatıldığını belirten Mutlugün şöyle devam etti: "Mehmet Âkif Ersoy'u, Millî Mücadele'ye katkısını, hedeflerini, hayatının dönüm noktalarını, vatan sevgisini ve insanî yanını vurgulayacak olaylara ve insanlara odaklandım. Hikâyeyi çocukluğundan ilk gençliğine, eğitim hayatına, iş hayatına, Millî Mücadele dönemindeki fedakâr çabalarına, milletvekilliğine ve Milli Marşımızın yazılma sürecine kadar uzanan geniş bir yelpazede ele almaya çalıştım. Mehmet Âkif Ersoy'u belli bir dönem veya belli olaylar üzerinden kısıtlayarak anlatmanın haksızlık olacağını düşündüm. Çünkü karşımda duran hayat özellikle Millî Mücadele dönemindeki çabalarıyla büyük bir saygıyı hak ediyordu. Bu saygının gereği olarak hayatının başladığı andan sonlandığı âna kadar tüm gerçek olaylarla harmanlanmış bir panoramasını sunmak gerekirdi. Şiirle harmanlanmış, Millî Mücadele ile şereflenmiş, Milli Marşımıza imza olmuş, inişleri ve çıkışlarıyla çok insanî ve şerefli bir hayat var karşımızda."

RECAİZADE MAHMUT EKREM'DEN ZİYA GÖKALP'E BİRÇOK İSİM VAR

Metinde kurguya çok az yer verdiğini de dile getiren Mutlugün sözlerine şöyle devam etti: "Tüm olaylar ve kişiler tamamen Mehmet Âkif Ersoy'un hayatında yer alan gerçek olaylar ve kişiler. Dolayısıyla dinleyiciler radyo tiyatrosu formatında bir anlamda Mehmet Âkif'in hayatını konu alan belgesel dinlemiş gibi olacak. Oyunda Ersoy'un hayatında önemli yerleri ve etkileri olan; Recaizade Mahmut Ekrem, Fuat Şemsi İnan, Hüseyin Suad, Hasan Basri Çantay, Abdülhak Hâmit ve Ziya Gökalp gibi önemli isimlerin hikâyeleri de yer alıyor. Bu isimler Mehmet Âkif Ersoy'un siyasetteki kimliği ve İstiklal Marşı'nın yazım sürecinde önemli rol oynamışlar. Radyo Tiyatrosu'nda ayrıca Mehmet Âkif Ersoy'un hayatında önemli bir yeri olan çocukluk ve okul arkadaşı Hasan Efendi'ye de özel bir yer verdim. Ersoy'un insanî yanını en iyi anlatan Hasan Basri ile olan dostluğu, Ersoy'un kişiliğini anlamada anahtar rol oynuyor."

ŞİİRLERİNİ ONDAN BAĞIMSIZ DÜŞÜNEMEYİZ

Oyunda Mehmet Âkif'in şiirlerinden de kesitler olacağını belirten Mutlugün, "Şiirlerini Mehmet Âkif Ersoy'dan ayrı düşünmek mümkün değil. Tarihi süreç içerisinde değişen şiir anlayışı, etkilendikleri, ürettikleri ve vazgeçtikleri ile dinleyiciler Ersoy'u daha yakından tanıyacak. Hayatının inişli çıkışlı dönemlerinde, mücadelelerinde, sevinç ve üzüntülerinde şiirin Mehmet Âkif için önemli bir kaçış noktası ve kendini anlatma biçimi olduğunu bir kez daha hatırlayacağız" şeklinde konuştu.

ALTAN GÖRDÜM: GERÇEK BİR VATANSEVER

Usta oyuncu ve seslendirme sanatçısı Altan Gördüm Bir Vatan Şairi: Mehmet Âkif Ersoy oyununda Mehmet Âkif'in olgunlaşma dönemi ve sonraki sürecine sesi ile hayat veriyor. Çok uzun yıllardır birçok filmde var olan karakterlere seslendirme yaptığını ancak buradaki işin farklı olduğunu belirterek sözlerine başlayan Gördüm, "Çok önemli karakterler var radyo tiyatrosu oyununda. Rol dağılımı yapmakta seslendirme yönetmenine büyük iş düştü. Mehmet Âkif'in sesini bilmiyoruz ama ikna edici ve etkileyici bir ses tonu olması gerekirdi. Sağolsun beni lâyık görmüşler. Benim için çok büyük mutluluk ve onurdu. Mehmet Âkif Ersoy'u iki kişi seslendirdi. Gençlik yıllarını Fatih Özkul arkadaşımız sonraki olgunluk dönemini ses tonu itibariyle ben seslendirdim. 7 bölüm yayınlanacak, ben son 3 bölümde Âkif'e ses oluyorum. Mesleğim gereği yıllarca seslendirme yaptım. Dublajda var olan karakteri Türkçe konuşturuyordunuz. Burada ise sadece sesinizle oynuyorsunuz. Bu yüzden bana göre daha zor ama daha keyifli bir süreçti. Proje için beni aradıklarında şehir dışındaydım. Mehmet Âkif ile ilgili olduğunu duyunca pazartesi aradılar, çarşamba mikrofon başındaydım. Gerçek bir karaktere hayat vermenin duygusu başka. Tarihimiz için de önemli bir karakter. Sadece edebî kişiliği ile öne çıkmıyor. Kurtuluş Savaşı yıllarında Kuvay-ı Milliye'yi kötülemeye çalışanlara karşı açık hava toplantıları düzenliyor. Ve Kurtuluş Savaşı'nın desteklenmesi için mücadele ediyor. Gerçek bir vatansever ve siyasetçi kimliği var" dedi.

Kayıt sürecinin güzel geçtiğini dile getiren Gördüm sözlerine şöyle devam etti: "Önceden elimize text verilirdi. Şimdi tablet verdiler. Dedim ben baskılı istiyorum. Çünkü üzerinde çalışıyorum. Vurgulanacak yerleri kendime göre noktalama işaretleri koyuyorum. O şekilde çalışıp kaydı girdim. Genel anlamda yolunda gitti. Sadece Mehmet Âkif, son zamanlarında hastalanıyor. Mısır'dan İstanbul'a geliyor. O süreçte biraz daha tonlamalarımı, sesimi değiştirmem gerekiyordu. Orada bir kaç kere kayıt aldık. İyi bir iş çıktı. Bundan sonrası seyircilerimize emanet."

İSKENDER BAĞCILAR: HEP BİRLİKTE İSTİKLAL MARŞI'NI OKUDUK

Türkiye'ye değer katmış ve bize birçok eser bırakmış birinin hikâyesine hayat vermenin çok değerli olduğunu söylerek sözlerine başlayan projenin yönetmeni İskender Bağcılar, "Milli şairimiz Mehmet Âkif Ersoy'un, 27 Aralık ölüm yıl dönümü. TRT bu anlamda Âkif'le ilgili çalışmalar yapıyordu. Bu tiyatro oyunu için de yönetmen olarak beni çağırdılar. Çok güzel bir metin vardı. Gurur duydum böyle bir projede yer almaktan, büyük bir mutluluk... Mehmet Âkif Ersoy'u en iyi şekilde yansıtmak istedik. Metni okuduktan sonra cast seçimi için bir kaç gün çalıştık. Oyunda Mehmet Âkif dışında onun akrabaları, arkadaşları, yol göstericileri, devlet adamları vardı. Önce küçük rollere karar verdik. Daha sonra ana rolleri seçtik. Mehmet Âkif'in gençliği ve orta yaşa girerkenki halini Fatih Özkul seslendirdi. Sonraki sürecini de Altan Gördüm. Herkes cânı gönülden, severek işi yaptı. Onlara da çok teşekkür ederim. Oyunun dili sade. Âkif'in şiirlerini okurken eski İstanbul Türkçesi vardı. Onların vurgulamalarına dikkat ettik. Büyük bir emek var arkasında." şeklinde konuştu.

Bir Vatan Şairi: Mehmet Akif Ersoy oyununda ona ait birçok önemli noktaya değinildiğini aktaran Bağcılar sözlerine şöyle devam etti: "Genel anlamda hikâyeye bakacak olursak Mehmet Akif'in İstanbul Fatih'te başlayan çocukluğu, okul yılları, evinde çıkan yangın, babasını kaybetmesi, ardından veteriner olarak Anadolu'da görev alması, iki samimi arkadaşı var onlarla geçen konuşmalarına yer verdik. Ki şair kimliğini arkadaşları ortaya çıkarıyor. Onlara mektup yerine şairene yazılar gönderiyor. Kendince karalamalar yapıyor görevini icra ederken. Sonraki süreçte Milli Mücadele'ye katkı sağlıyor. Sonra Milli Marş Güfte Yarışması'na katılıyor yine arkadaşlarının ısrarı ile ve ülkemizin İstiklal Marşı oluyor bu. Devlet adamı oluyor. Mısır'a gidişi ve İstanbul'a dönüp hayatını kaybettiği ana kadar birçok şeyi anlatıyoruz oyunda. Birçok önemli yer var ama en etkileyici kısımlardan biri, tiyatroda hep birlikte güftesiz olarak İstiklal Marşı'nı okuduğumuz andı..."