Afife Tiyatro Ödülleri'ne Godot'yu Beklerken ve Gülünç Karanlık damga vurdu!

Can Hakman / can.hakman@aksam.com.tr

Afife Tiyatro Ödülleri'ne damga vuran oyunlar; Şahika Tekand ve Studio Oyuncuları'nın sahneye koyduğu, başrollerini Onur Berk Arslanoğlu, Cem Bender, Sedat Kalkavan, Mehmet Okuroğlu ve Yiğit Özşener'in paylaştığı, ünlü İrlandalı yazar/eleştirmen/şair Samuel Beckett'in klasikleşmiş oyunu Godot'yu Beklerken ile genç Alman yazar Wolfram Lotz‘un yazdığı Nurkan Erpulat‘ın yönettiği ve başrollerinde Alican Yücesoy, Doğacan Taşpınar, Erol Ozan Ayhan, Hatice Elif Ürse, Yelda Baskın'ın oynadığı Bakırköy Belediye Tiyatroları'nın Gülünç Karanlık adlı oyunu oldu. 

Şahika Tekand, Godot'yu Beklerken ile 'Yılın En Başarılı Yönetmeni' ödülünü alırken Gülünç Karanlık, Bakırköy Belediye Tiyatroları'na 'Yılın En Başarılı Prodüksiyonu', Cem Yılmazer'e 'Yılın En Başarılı Sahne Tasarımı', Erol Ozan Ayhan'a 'Yılın En Başarılı Yardımcı Erkek Oyuncusu' olmak üzere toplam 3 ödül getirdi.

Zorlu biçimsel özellikleri, simgesel göndermeleri ve geniş birikim gerektiren tarihsel anlamıyla absürd tiyatronun en önemli oyunlarından biri olan Godot'yu Beklerken'in Afife Tiyatro Ödülleri'nde 'En İyi Yönetmen' ödülü almasının ilk sebebinin yönetmen Şahika Tekand'ın ince buluşlarla seyirciyi oyuna yabancılaştırmaması olarak gösterebiliriz. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra tüm umutların ve sevginin yok olduğu bir zamanda yazılan oyunun özellikle konusu itibarıyla ilginçtir günümüzde de güncelliğini korumasının da şüphesiz bu popülerlikte etkisi var.

Mecazın 'gerçeğin' kıyılarına banalliğe düşmeden vurmasıyla handiyse mecaz olmaktan çıkan oyun bittiğinde yapabileceğimiz yorum da usumuza yapışan tekinsizlik duygusuna, o saf ama tedirgin edici gerçekliğe karşı sarıldığımız, hava  kaçıran bir deniz simidi oluyor. Çıkışta oyunu hayalet gibi saran paranoya duygusunu geçici yorumlarla anlaşılabilir seviyeye indirgemeye çalışıyoruz. Fiziksel yoruma ve stil/müzik ilişkisine dayalı bu estetik uyarlamanın, oyuncular için de  - her rol özeldir gerçeği/klişesi bir yana - son derece özel bir deneyim olduğu ortada. 

İlk kez 1952/1953 sezonunda Paris'te Theatre de Babylone'de Roger Blin tarafından sahneye konulan (aynı zamanda Pozzo'ya can vermişti) Godot'yu Beklerken, ertesi yıl ülkemizde de dünyadaki sanat başkenti olarak gösterilen şehirlerden önce Muhsin Ertuğrul tarafından sahneye konulmuştu. Aradan geçen 62 yıl sonra yüzlerce değişik yorumu yapılan bu klasik oyunun, 2017 yılında dünya tiyatro eleştirmenlerinin bile ilgisini çekecek kadar güzel olması kuşkusuz ülkemiz tiyatrosu adına son derece umut verici bir gelişme. 

Gülünç Karanlık ise vaadettiği gibi karanlık ve gülünç bir oyun. Yazarı genç bir Alman. Wolfram Lotz. Bir Almanın Afganistan, post kolonyalizm, Somalili korsanlar gibi konularla ilgilenmesi zaten başlı başına ilginç bir durum.