İstikrarsız ortam zor geldi! Mısır'a giden Türk yatırımcı geri dönüyor

Mısır sunduğu düşük maliyetler nedeniyle üretim yapmak için cazip görünse de pek çok yatırımcı pişman olup Afrika ülkesinden geri dönüyor. Ekonomideki istikrarsızlık gidenleri zor durumda bıraktı.

SERDAR SAĞLAM

Türkiye son dönemde ihracat stratejisini inovasyon ve yüksek teknolojiye dayalı marka değeri yüksek ürünlere göre oluşturuyor. Yüksek kur ve ucuz işgücüne dayalı bir rekabet anlayışı Mısır gibi ülkelere terk ediliyor. Ucuz işgücü başta olmak üzere daha düşük üretim maliyetleri nedeniyle Mısır son dönemde üreticilerin odak noktası olan ülkelerin başında geliyor. Özellikle tekstil gibi emek yoğun sektörlerde faaliyet gösteren şirketler Mısır'a ilgi göstermeye başladı. Bu konu Ayakkabı Yan Sanayicileri Derneği (AYSAD) Başkanı Sait Salıcı'nın gazetecilerle gerçekleştirdiği sohbet toplantısında da gündeme geldi. Ayakkabı sektöründe böyle bir ilginin olup olmadığı yönündeki soruyu değerlendiren Sait Salıcı kendilerinin de Mısır konusunda araştırmalarda bulunduklarını hatta işbirliği alanında olanakları konuşmak için Mısır Konsolosluğu'nda görüşmeler yaptıklarını belirtti.

DEVALÜASYON ETKİSİ

Ancak Mısır'ı istikrarlı bulmadıklarını belirten Salıcı oraya gidenlerin pişman olup apar topar geri dönmeye başladıklarını söyledi. Geçtiğimiz haftalarda ülkede ani bir kararla yüzde 45 devalüasyon yapıldığını hatırlatan Salıcı, "Ne yapacaksak kendi ülkemizde yapmamız daha doğru. Gaziantep'te üreticilik yapan Suriyeliler daha rahat ederiz düşüncesiyle Mısır'a gitmişlerdi. Onlar bile gittiklerine pişman oldular. Orada aradıklarını bulamayıp Türkiye'ye geri döndüler" ifadelerini kullandı.

AYSAF 1 MAYIS'TA BAŞLIYOR

70.Uluslararası Ayakkabı Yan Sanayi Fuarı AYSAF'ın, 1-4 Mayıs 2024 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi'nde açılacağını hatırlatan Salıcı, "Hedefimiz, durağan geçen bu dönemde sektörü dönüştürmek, ayakta tutmak ve geleceğe kuvvetli hazırlamak" dedi.

BAHANE ÜRETMEDEN MARKALAŞMALIYIZ

Salıcı, markalaşma konusunda bahane üretmek yerine özeleştiri yapmak gerektiğini vurgulayarak, "Kur değerini, maliyet artışını ve benzer sebepleri ileri sürerek suçu başka yerlere atmaktan vazgeçmemiz gerekiyor" dedi. Sahte ürünlerin pazarda çok satılması nedeniyle markalaşamadıklarını söyleminin de gerçeği yansıtmadığını belirten Salıcı, "Çakma olarak tabir edilen ürünler eskiden beri piyasada var. Ancak bir dönem Türk markaları piyasada vardı" dedi. Türkiye'de yan sanayinin de yeterli düzeye geldiğini kaliteli ürünlerin ülkemizde rahatlıkla üretilebildiğine değinen Salıcı, dünyaca ünlü markaların Türkiye'de üretim tesislerinin olduğunu hatta yeni yatırımların yapıldığını söyledi. Salıcı, "Türk üreticiler de bu markalarla rekabet edebilecek ürünleri ülkemizde üretebilir" ifadelerini kullandı.