Girişimci kadınlara 675 milyon TL mikrokredi

Dar gelirli kadınların küçük sermayelerle desteklenerek girişimci olması amacıyla geliştirilen Türkiye Grameen Mikrofinans Programı’yla 2003’ten bu yana kadınlara 675 milyon liralık mikrokredi dağıtıldı.

Dünyada sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması için kadının iş gücüne katılımının önemi giderek artıyor.  Türkiye’nin dünyanın önde gelen ekonomileri arasında yer alma hedefini gerçekleştirmede de önemli bir rol oynayacak kadının iş gücüne katılımı konusunda başta hükümet olmak üzere dernekler ve sivil toplum kuruluşları da çeşitli teşvik mekanizmaları geliştiriyor.

TEMİNAT GEREKMİYOR

Bu kapsamda, Türkiye İsrafı Önleme Vakfı (TİSVA) bünyesinde yürütülen Türkiye Grameen Mikrofinans Programı ile de mikrokredi faaliyeti gerçekleştiriliyor. Yoksulluğun azaltılmasına katkı sağlamak üzere geliştirilen programda, teminat ve kefalet gerekmeden, dar gelirli kadınlara gelir getirici faaliyette bulunmalarını sağlayacak güvene dayalı mikrokredi veriliyor.

EN FAZLA TALEP DOĞU’DAN

TİSVA’dan alınan bilgiye göre, Türkiye genelinde 67 ilde 98 şubede faaliyetlerin yürütüldüğü Türkiye Grameen Mikrofinans Programı ile 2003’ten bu yana 160 binden fazla dar gelirli kadına ulaşılarak 675 milyon liralık mikrokredi dağıtıldı. Söz konusu tutarın yüzde 50’sine yakını, doğu illerinde yaşayan dar gelirli kadın girişimcilere aktarıldı. 

Desteğin % 35‘i işlem ve üretime

Program ile 2017’de verilmesi beklenen mikrokredi tutarı 150 milyon lira düzeyinde bulunurken, 2018’de 200 milyon liralık mikrokredi dağıtılması hedefleniyor. Mikrokredi uygulamasında, dar gelirli kadınların çoğunlukla ev işleriyle ilgilenmesine aynı zamanda da bir iş yaparak gelir getirici bir faaliyette bulunmasına imkan tanıyan el işi ürünleri üretimi ağırlıklı oldu. Böylece kadınların kullandığı mikrokrediler, yüzde 34,7 ile en fazla “işlem ve üretim” sektöründe değerlendirildi.  Mikrokredilerin yüzde 33,8 ‘i ticaret, yüzde 20,3 ile işletme sahipliğine gitti.

Hibe çalışamayacaklara verilmeli

TİSVA Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Aziz Akgül, Türkiye’de yoksulluğun azaltılmasında uygulanan ana stratejinin hibe şeklindeki yardımlar olduğunu, bu yardımların, çalışamayacak durumda bulunan yaşlı, engelli ve hastalara sınırlı yapılması gerektiğini söyledi. Akgül Çalışabilecek durumda olan yoksullara ise hibe yardımları yerine, onların yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmasına katkıda bulunacaklarını ifade etti.