Bölgede tarıma can suyu oluyor

Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yağış miktarının geçen yıla göre yarı yarıya düşmesine rağmen Atatürk Barajı'nın yaklaşık yüzde 90'ının dolu olması, sulu tarım yapan çiftçileri mutlu etti.

 Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yağış miktarının geçen yıla göre yarı yarıya düşmesine rağmen Atatürk Barajı'nın yaklaşık yüzde 90'ının dolu olması, sulu tarım yapan çiftçileri mutlu etti.

Türkiye'nin tahıl üretiminin önemli bir kısmının karşılandığı GAP bölgesi, bu yıl özellikle kış ve ilkbahar aylarında beklenen oranda yağış görmedi. Yağış miktarının geçen yıla göre yarı yarıya azalması nedeniyle kuraklığın görüldüğü bölgede Atatürk Barajı, çiftçinin adeta sigortası oldu. Erzurum ve Ağrı'nın da bulunduğu 16 ilden suyun toplandığı Fırat Havzası'ndaki baraj sayesinde bölgede sulu tarımla uğraşan çiftçi, kuraklık sıkıntısı yaşamayacak.

Devlet Su İşleri 15. Bölge Müdürü Oğuz Kasap, yaptığı açıklamada, bu yıl Atatürk Barajı'ndaki doluluk oranının istenilen seviyede olduğunu söyledi. Atatürk Barajı'yla bölgedeki Suruç, Bozova ve Harran Ovaları'nın sulandığını belirten Kasap, yaklaşık 2,5 milyon dekar arazinin su ihtiyacının baraj sayesinde karşılandığını anlattı. Şu anda Atatürk Barajı'nda 43 milyar metreküp su bulunduğunu kaydeden Kasap, "Atatürk Barajı'nda yüzde 88'lik doluluk oranımız bulunmaktadır. Çünkü Fırat Nehri, ülkemizin en büyük havzası olan nehrimiz, 16 ili kapsıyor. Şanlıurfa civarı yeteri yağış almasa bile havzadan gelen sular, barajda yeterli doluluk oranını sağlıyor." dedi.

"Barajın çok faydası oldu"

Çiftçi Adil Demir de barajın bölge çiftçisine ciddi katkı sunduğunu ifade etti. Baraj sayesinde arazisinin yeşil olduğunu anlatan Demir, şunları kaydetti:
"Barajın çok faydasını gördük. Eğer olmasaydı bütün ürünlerimiz kururdu. Yağış olmadığı için buğdaydan verim alamazdık. Dağ eteklerinde çoğu yerler kurudu, birçok yerde ürünler tarlada bırakıldı, biçilmedi hatta içine hayvanları saldılar. Bizim barajımız olduğu için arazimiz yemyeşil. Birinci suyu verdik ikinci suyu vermeye hazırlanıyoruz. Buğdaylarımız çok güzel ve verimli.
Eğer bu su olmasaydı diğer arazilerden farkımız olmazdı, çok mağdur olurduk. Allah razı olsun devletimizden bize bu barajı sağladılar, olmasaydı biz yoksulluk çekerdik."
Çiftçi Halil Aykan ise baraj sayesinde bu yıl zarar etmediğini dile getirerek, "Yağışın olmadığı yerlerde ürünlerin çoğu öldü. Baraj olmasaydı burada bir sürü insan dışarı gidip çalışmak zorunda kalacaktı şimdi çok şükür herkes kendi arazisinde çalışıyor." ifadelerini kullandı.

"Sulama projeleri tamamlanmalı"
Şanlıurfa Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Mehmet Şaka da bu yıl kuru tarımla uğraşan çiftçilerin zarar ettiğini söyledi. Sezon içerisinde ürün kaybının daha da netleşeceğini ifade eden Şaka, "Bir an önce bölgede devam eden sulama projeleri tamamlanmalıdır. Modern tekniklerle sulu tarım yapan çiftçiler mevsim kurak gitse bile fazla etkilenmiyor. Örneğin kuru tarım yapan çiftçi ise yağışın düşmediği kurak mevsimde yüzde 100 kayıp yaşarken sulu tarımla uğraşanlar yüzde 20'lik kayıpla sezonu kapatıyor." şeklinde konuştu. Şaka, kuraklık mağduru çiftçilerin borçlarının ertelenmesi ve gelecek sezon için de tohum ve gübre desteği verilmesi gerektiğini söyledi. (AA)