AKŞAM GAZETESİ
Türkiye'nin düzenli dış ticaret fazlası veren sektörlerinden ambalaj sanayii, zorlu küresel tabloya rağmen üretim ve ihracatta ivmesini koruyor. Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Başkanı Zeki Sarıbekir, 2025'in ilk yarısında sektörün 3.5 milyar dolarlık ihracat yaptığını, yıl sonu hedefinin 7 milyar doları aşmak olduğunu söyledi. Sarıbekir, "Ambalaj sektörü yılın ilk yarısında 1,4 milyar dolar dış ticaret fazlası verdi. 2030 için koyduğumuz 10 milyar dolar ihracat hedefi artık çok gerçekçi görünüyor" dedi.
130 ÜLKEDEN KATILIMCI
22-25 Ekim tarihlerinde bu yıl 30'uncusu düzenlenecek Avrasya Ambalaj İstanbul Fuarı öncesinde konuşan Sarıbekir, fuarın yıllık ziyaretçi sayısıyla dünyanın en büyük organizasyonu haline geldiğini vurguladı. "130 ülkeden 80 bin profesyoneli ağırlayacağız. Bu buluşma, Türk ambalaj endüstrisinin küresel vitrini" diye konuştu. Savaşlar ve ekonomik durgunluğa rağmen 2026'dan itibaren güçlü bir toparlanma öngören Sarıbekir, "Belki şu anda 'ayı piyasasındayız' ama ben 2030'a kadar bir 'boğa rallisi' yaşayacağımıza inanıyorum. Rusya, Ukrayna ve Ortadoğu yeniden yapılanırken ambalaj ihtiyacı hızla artacak. Raflar dolmaya başladığında ilk hissedecek sektör yine biz olacağız" değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin Avrupa'ya yakınlığının ihracatta büyük avantaj sağladığını söyleyen Sarıbekir, "Ambalaj üreticileri ürünlerini en yakın lokasyondan almak ister. Çin'den üç ayda giden ürünleri biz birkaç günde teslim ediyoruz. Kalitemiz arttıkça Avrupa pazarından daha fazla pay alıyoruz" dedi.
YAKIN ÜLKEDE ÜRETİM FIRSATI
Zeki Sarıbekir, sektörün geleceğini belirleyecek üç temel alana dikkat çekiyor: Geri dönüşüm, sürdürülebilir üretim ve yakın ülkede üretim). Avrupa'nın sınırda karbon düzenlemesi uygulamasının Türkiye için bir risk olduğu kadar fırsat da barındırdığını belirten Sarıbekir, "Bu düzenleme Çin'i daha çok zorlayacak. Türkiye ise Avrupa'ya yakınlığı sayesinde karbon salımı düşük, çevreci üretim avantajını ön plana çıkarabilir" dedi. Sarıbekir'e göre, Türkiye'nin kendi atığını geri dönüştürme kapasitesi artırılırsa cari dengeye doğrudan katkı sağlanabilir. Sarıbekir, "Avrupa'nın atığını ithal ediyoruz çünkü kendi atığımızı yeterince iyi toplayamıyoruz. Belediyelerin ve toplumun aktif katılımıyla bu zincir güçlenirse, atığımız ekonomiye döner" diye konuıştu.