İslam Devrimi'ne disiplinli ve sert bir analiz: Mehdi'den Önce, Devrimden Sonra: İran

Muhammed Berdibek'in kaleme aldığı Mehdi'den Önce, Devrimden Sonra: İran, İslam Devrimi ile yaşanan kırılmayı romantize etmeden, sloganlaştırmadan ve kolay açıklamalara kaçmadan ele alan, disiplinli ve sert bir analiz sunuyor.

AKSAM.COM.TR

Sadece sözkonusu coğrafya için değil dünya siyaseti için de kırılma noktalarından biri olan 1979 İran İslam Devrimi, bir rejim değişikliği olmanın ötesinde kutsalın siyasal iktidarla kurduğu ilişkinin kökten yeniden tanımlandığı tarihsel bir eşiktir. Muhammed Berdibek, Mehdi'den Önce, Devrimden Sonra: İran adlı kitabında İran İslam Devrimi ile yaşanan kırılmayı romantize etmeden, sloganlaştırmadan ve kolay açıklamalara kaçmadan ele alan, disiplinli ve sert bir analiz kaleme aldı.

Muhammed Berdibek Ketebe Yayınları'ndan çıkan bu çalışmasında, Şiî-Mehdî inancı ile velâyet-i fakih doktrini arasındaki gerilimi merkeze alarak, İran'da devrim öncesi ve sonrası siyasal düzenin nasıl kurulduğunu, nasıl korunduğunu ve hangi iç çatışmalarla dönüştüğünü inceliyor. Kitap, "İmam'ın yokluğunda iktidar kime aittir?" sorusunu teorik bir soyutlama olarak değil; somut kurumlar, hizipler, liderler ve ekonomi-politik tercihler üzerinden tartışıyor.

Devrim'in arka planında hangi hesaplar var?

"İran'ı anlamaya çalışırken karşınıza çıkan manzara çoğu zaman karmaşık, çok katmanlı ve ritmik bir bütündür. Sokakta yürüyen kalabalığın sloganını, devlet törenlerinde yükselen sesleri ya da seçim meydanlarının rengini belirleyen görünmez bir örgü vardır. Bu örgü; inanç, tarih, ideoloji ve siyasal çekişmelerin birbirine dolandığı eşsiz bir dokudur. Peki İran'da güç kimdedir? Ve bu güç nasıl korunur, nasıl el değiştirir?" diyen Berdibek,

"İran siyasetinde kırk beş yılı aşkın süredir aynı sorular yeniden üretiliyor: Kayıp İmam'ın yetkisini kim kullanabilir? Velâyet-i fakihin sınırları nerede başlar, nerede biter? Hangi siyasal eğilim devletin derin damarına daha yakındır?" sorularına da cevap arıyor.

"Ekonomide, dış politikada ve toplumsal hayatta görülen her dönüşüm, bu eğilimlerin arka plandaki mücadelesinin bir yansımasıdır." hatırlatmasında bulunan Berdibek, İran'ın bugün attığı her adımın, bazen yüzyılların inancına, bazen devrim sonrası yerleşen kültüre, bazen de çıkar gruplarının görünmez ağına dayandığını söylüyor.

Yazar Muhammed Berdibek

İran'ı anlamak isteyenler için başvuru kaynağı

Mehdiden Önce Devrimden Sonra İran, okuru tam da bu mücadelelerin merkezine götürüyor. Devrim öncesinin koalisyonlarından günümüzün hizip savaşlarına, Humeynî'nin kurduğu modelden Pezeşkiyan döneminin yeni dengelerine uzanan siyasal tabloyu hem bütünlüklü hem de anlaşılır bir çerçevede sunuyor. İran'ı anlamak isteyen herkes için bu kitap sadece tarih anlatısı değil, bir ülkenin nasıl yönetildiğini, neyi neden savunduğunu ve hangi hat üzerinden geleceğe ilerlediğini kavrayan güçlü bir anahtar.

Mehdi'den Önce, Devrimden Sonra: İran, bu konuyu çalışan akademisyenler, siyasal teoloji ve din–devlet ilişkileriyle ilgilenen araştırmacılar ile Ortadoğu'yu sloganla değil analizle anlamak isteyen okurlar için önemli bir başvuru kaynağı niteliğinde.