Yanınızda yedek maskeyle gezin, taktığınız maske nemlendiğinde yenisiyle değiştirin. Çünkü nemli maske nefes almayı daha da zorlaştırır ve virüsün bulaşma riskini artırır. Taktığınız eldiven ve güneş gözlüğünün koruyuculuğuna da aldanmayın.
Kağıt maske kullananlar dikkat
Yapılan çalışmalar gösteriyor ki toplum içerisinde basit maskelerin kullanımı, fiziksel mesafe kurallarına uyulduğunda, virüsün yayılımını önlemek açısından yeterli oluyor. Özellikle kapalı alanlarda ve insanlarla yakın temasta bulunulan her yerde maske takmak, yaz aylarında da gerekli olacak. Prof. Dr. Öner Dikensoy, yazın sıcak ve nemli havalarda maske takmanın sıcağa bağlı terleme ve nefes almakta zorlanma gibi bazı sorunlara yol açabileceğini belirterek, “Bu nedenle eğer kağıt maske kullanıyorsanız yanınızda yedek maske bulundurun ve kullandığınız maske nemlendiğinde yenisiyle değiştirin. Çünkü nemli maske nefes almayı daha da zorlaştırabilir ve virüsün bulaşma riskini artırabilir” diyor.
Kumaş maskeleri her gün yıkayın
“Yazın sıcak havalarda kağıdın nemlenme riski nedeniyle kâğıt maske yerine kumaş maske kullanımı daha kolay olabilir” diyen Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Öner Dikensoy sözlerine şöyle devam ediyor: “En az 4 adet kumaş maske temin edip, bunlardan 2 tanesini yanınızda bulundurup, gün içerisinde ihtiyacınıza göre değiştirebilirsiniz. Akşam bu maskeleri sıcak su ve sabunla yıkayarak kurumaya bırakıp, ertesi gün diğer maskeleri kullanmanız da bir çözüm olabilir”
Vücudunuzu asla susuz bırakmayın
Prof. Dr. Öner Dikensoy sıcak havalarda terlemeye bağlı su kaybının artması nedeniyle vücudumuza daha fazla su almamız gerektiğini hatırlatarak, “Vücudumuzun yüzde 70’i sudan ibaret olduğu için günlük almamız gereken sıvı miktarı kaybettiğimiz sıvı miktarından en az 500 ml daha fazla olmalı. Yeterli su alınmadığında solunum yollarında kuruma meydana gelecektir ki bu da virüsün mukozalardan hücre içine girişini kolaylaştıracaktır. Kronik kalp veya solunum sistemi rahatsızlıkları olanların günlük almaları gerekenden az su içmeleri hastalıklarının alevlenme riski açısından da dikkate alınması gereken bir durum” diyor.
Akşamları mutlaka ılık bir duş alın
Yazın sıcakların artmasıyla beraber terlemeye bağlı saç ve sakalların nemlenmesi nedeniyle, aynı ortamda hasta bir kişinin öksürmesi veya hapşırması gibi bir durumda virüs saçlı deriye daha kolay tutunabiliyor. Her ne kadar virüsün saç veya sakallara bulaşmasının enfeksiyon açısından risk oluşturup oluşturmadığı net değilse de 2 noktanın altını çizmekte fayda var: Birincisi virüs vücuda mukozalardan giriyor, yani ağız veya gözle temas etmesi şart. İkincisi saçlı deriden virüsün bulaşması çok mümkün görünmüyor. Ancak yazın her akşam eve gelir gelmez ılık bir duş almanız veya şampuan ya da sabun kullanarak özellikle giysilerinizin dışında kalan alanları; saçınızı, sakalınızı, boynunuzu ve kollarınızı yıkamanız, vücudunuzun nemli kısımlarına virüsün bulaşmış olma ihtimaline karşı önemli bir korunma yöntemi olacaktır.
Güneş gözlükleri tehdit oluşturabilir
Teorik olarak güneş gözlükleri bir taraftan virüsün gözlerden bulaşmasına engel olabilirken, diğer taraftan da gerektiği şekilde dezenfekte edilmemeleri durumunda virüsün bulaşma riskini artırabiliyor. Ancak şu ana kadar virüsün bulaşmasında gözlük takmanın riski arttırdığına dair herhangi bir kanıt ise mevcut değil.