Bedir ACAR
Üstadın, Saatleri Ayarlama Enstitüsü’nü yeniden okur- ken adeta bugünleri tarif ettiğini düşündüm.
Şöyle: Roman kahramanımız Hayri İrdal, ‘muganniye’ (şarkıcı) olmak isteyen baldızından şikayet ediyor. Kime? Dolandırıcı patronu Halit Ayarcı’ya… “Sesi çirkin, kabiliyetsiz, cahil… Daha İsfahanla Mahuru, Rastla Acemaşiranı birbirinden ayıramıyor.’’
Sinekten yağ çıkarmasını bilen (dolandırıcı) Halit Ayarcı ‘Siz bana bırakın’ dercesine cevap veriyor: ‘Anlattığınıza göre kimsenin durup dururken beğeneceği cinsten değil. Fakat bilinmez. Mesela, radyoda büyükçe bir şöhret… Herhangi bir gazinoda meşhur artist, muganniye sıfatıyla… Her şeyin çaresi vardır…’
Gerçekten de Halit Ayarcı, ne yapar eder ‘baldızı’ aranan bir solist yapar. Kulaktan kulağa fısıltılarla, ‘Nevi şahsına münhasır büyük bir sanatkâr’ olarak takdim edilen (pazarlanan) baldızın her usul hatası çılgınca alkışlanır. ‘Yaşa’ sesleri, yenge, abla çığlıkları birbirini kovalar.
Halit Ayarcı, Hayri İrdal’ı ‘zamanın ruhu’nu anlamamakla itham eder: ‘Hayri Bey siz hayata değil, Acem aşirana inanıyordunuz. Gördünüz mü nasıl beğenildi. Göreceksiniz daha neler yapar.’
Fırsatları değerlendirme ustası Ayarcı’ya göre ‘bu zamanda’ sorulması gereken soru şudur: Elimde bulunan mal ile ne yapabilirim?.. Çünkü ‘Yeni adamın realizmi başkadır.’
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ‘Ben yeni nesil siyasetçiyim’ sözünü duyunca… Düşündüm de Tanpınar’ın ‘Yeni adamın realizmi’ tarifiyle, her fırsatı reklama çeviren İmamoğlu’nun mevcudiyeti nasıl da örtüşüyor.
YENİL NESİL SİYASETÇİ POZU
Ne yapıyor İmamoğlu?
‘Ülkenin her sorunuyla ilgili adam’ pozu veriyor. Deprem bölgesinde şöyle bir arz-ı endam ettikten sonra, (enkazdan kurtarılmayı bekleyen canları oracıkta bırakıp) soluğu kayak pistinde alıyor.
Konser konser gezip kendini alkışlatıyor.
İster depremin üstüne kayak keyfi yaparken sırıtık pozlar versin, ister sel baskınında tekne turuna çıksın… Velev ki Diyarbakır annelerini hiç görmesin… O, ‘Ben yeni nesil siyasetçiyim’ dedikçe, ‘Yaşa, varol’ alkışları da yükseliyor. Tıpkı romandaki Hayri İrdal’ın baldızı gibi yıldızı parlıyor.
Ne diyor dolandırıcı Halit Ayarcı: Çirkin diyorsunuz, binaenaleyh bugünün telakkilerine göre sempatik demektir. Sesi kötü, diyorsunuz, şu halde dokunaklı ve bazı havalara elverişli demektir. Kabiliyetsiz diyorsunuz, o halde muhakkak orijinaldir.’
TANPINAR’DAN SEVDİĞİM SÖZLER
“Cahilsin; okur, öğrenirsin. Gerisin; ilerlersin. Adam yok; yetiştirirsin, günün birinde meydana çıkıverir. Para yok; kazanırsın. Her şeyin bir çaresi vardır. Fakat insan bozuldu mu, bunun çaresi yoktur.” (Mahur Beste)
BAKANLIKTAN ‘İLK ESER’ DESTEĞİ
İKİ KİTAP FUARI BİRDEN
Araştırmalar söylüyor: Türkiye nüfusunun yarısı geçen yıl (2019) hiç kitap okumamış. Neyse ki bardağın diğer yarısı dolu!.. Ki, kitap fuarlarına olan ilgi bunun göstergesi…
İstanbul’un önemli kitap fuarlarından Uluslararası CNR Kitap Fuarı yarın başlıyor. 8-16 Şubat tarihleri arasında düzenlenecek fuar, CNR Expo İstanbul Fuar Merkezi’nde kitap dostlarını bekliyor olacak. 700'ün üzerinde etkinliğin gerçekleştirileceği fuarın onur konuğu Ahmet Ümit.
Ayrıca, Üsküdar Kitap Fuarı’nın 6’ncısı 8-16 Şubat'ta gerçekleştirilecek. Fuarın Onur Konuğu Prof. Dr. Sadettin Ökten, Onur Yazarı Teoman Duralı. İki güzel insan bir arada...
FABRİKA AYARI
Sohbetin gücü ve bereketine inanmış bir kültürden, gelenekten geliyoruz. Sohbet ehli ile hemhal olmak nice güzellikler doldurur dünyamıza. Ekranlardan sohbetine tanık olduğum Hayati İnanç ile yapılmış bir söyleşi kitabı düştü masama. Bekir Develi’nin sorularına, Hayati İnanç’ın verdiği cevaplardan oluşan kitap ‘Fabrika Ayarı’ adıyla Profil Kitap’tan çıktı. ‘Anlamlı bir hayatın peşinde konuşmalar’ alt başlığını taşıyan kitap maneviyata, ruh-beden ilişkisine, sevgiye, şükre ve hayatın içinden daha pek çok konuya dair akıcı bir sohbet havasında ilerliyor.