Salgın yorgunluğuyla başa çıkmanın 6 yolu

Yıllar önce, kimse pasif sigara içiciliğini önemsemiyordu veya çocuklar için araba koltukları yoktu. Tüm bunlara alıştığımız gibi ‘yeni normal' hayatımıza da alışabilir, yeni gerçekleri kabullenebilir ve önlemlerle Kovid-19'dan korunabiliriz.

Aylardır koronavirüs ile birlikte yaşamaya çalışıyoruz. Salgının hız kesmediği bugünlerde bu durumdan bunalan, sürekli tedbir alarak yaşamaktan sıkılan, yorgun düşen insanların olduğuna dikkat çeken Johns Hopkins Medicine’den Psikolog Carisa Parrish, “Birkaç günlüğüne rutin yaşantınızı değiştirebilirsiniz. Ancak davranışlarınızı zorunlu ve sürekli olarak değiştirmeniz çok kolay olmaz. Özellikle de çevrenizde kimse hasta değilse, canınız maske takmak istemiyorsa ve yapmak istediğiniz şeyleri yapamıyorsanız kurallar canınızı sıkabilir ancak bu kurallar işe yarıyor” dedi. Psikolog Carisa Parrish, hem bu stresi iyi yöneterek psikolojik etkilerinden hem de virüsten korunmak için 8 öneride bulundu.

Kendinize bir söz verin

Davranış değişikliği kendine net bir hedef koymakla, yani kendine bir söz vermekle başlar. Bisiklete binerken emniyetimiz için kask takıyor veya trafikte kırmızı ışıkta duruyoruz. Pek çok hayat kurtarıcı davranışımız aslında bir karar vermekle başlıyor: Kendinizin ve başkalarının güvenliği için doğru davranma, kurallara uyma kararı alıyorsunuz. Bazen bu durumdan rahatsız olsanız bile. Aynı şeyi Kovid-19 önlemleri için de düşünebilirsiniz. Pek hoşlanmasanız da hem kendi sağlığınız hem de başkalarının sağlığı için maske takabilir, sosyal mesafeye uyabilir, el hijyenine daha fazla dikkat edebilirisiniz.

Seçimi çocuklara bırakın

Çocuklara maske takmayı sevdirebilirsiniz. Onlara değişik desenlerde, sevdikleri çizgi film kahramanlarıyla süslü, rengarenk maskeler alabilirsiniz. Hatta takacakları maskeleri kendileri seçebilirler. Ayrıca el hijyeni için değişik, renkli şişelerde dezenfektanlar da alabilirsiniz.

Yedek maskeli dolaşın

Yanınızda her zaman yedek maskeniz olsun. Çeşitli yerlerde (Çantanızda, arabanızda, cebinizde, ofiste vs…) maskeler bulundurun. Böylece “Maskem yok” diye strese girmezsiniz. Aynı durum el hijyeni için de geçerli. Yanınızda ve çeşitli yerlerde ıslak mendil, kolonya, dezenfektan gibi ürünler bulundurun.

Yeni önerilere açık olun

Koronavirüsle ilgili her gün yeni bir bilimsel veri ortaya çıkıyor. Bu doğrultuda uzmanların önerileri de değişebiliyor. Ancak salgının ilk günlerinde aldığınız bazı önlemlerden vazgeçebilirsiniz. Mesela ilk günlerdeki gibi market alışverişinden sonra tüm paketleri silmek şart değil, otomobil içinde tek başınaysanız maske kullanmanız gerekmez veya çocuğunuz kendi bahçenizde oynarken risk altında değil. Güvenilir kaynakları, sağlık otoritelerini ve bilim insanlarını takip etmeye devam edin.

Hasta hikayeleri okuyun

Pek çok insan Kovid-19’a yakalanmanın ne demek olduğunu anlamıyor, gözünde anlandıramıyor. “Bana bulaşmaz” diye düşünebiliyor. Oysa herkes koronavirüse yakalanabilir. Kovid-19’u atlatmış hastaların hikayelerini okuyun, bilinçlenin.

Pandemi ile yaşamaya alışın

En önemli şey pes etmemek. Korunma yollarına uyarak koronavirüsle yaşamayı öğrenmek ve bu salgının bir süre daha hayatımızda olacağını kabul etmek gerekiyor. Virüse karşı bir tedavi yöntemi veya aşı bulunana kadar önlem alarak yaşamamız lazım. Bunun da aylar sürebileceğini kabullenmek, strese girmemek için önemli. Yıllar önce, örneğin kimse pasif sigara içiciliğini önemsemiyordu veya çocuklar için araba koltukları yoktu. Tüm bunlara alıştığımız gibi “yeni normal” hayatımıza da alışabilir, yeni gerçekleri kabullenebilir ve önlemlerle Kovid-19’dan korunabiliriz.