Ramazan’da kalp şikâyetleri ile acil servise başvuruların, iftar sonrası ilk birkaç saatte arttığına dikkat çeken uzmanlar, buna iftarda tüketilen aşırı yağlı ve ağır gıdaların neden olduğuna vurgu yaptı. Kalp hastaları için ’oruç tutabilir’ ya da ‘tutamaz’ şeklinde bir genelleme yapmanın doğru olmadığını savunan İstinye Üniversite Hastanesi Liv Hospital Bahçeşehir’den Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Hasan Turhan, şu önerilerde bulundu:
KİMLER TUTMALI?
“Kalp hastalığının türü, şiddeti, hastanın klinik durumu, oruç tutulan iklim, mevsim, sahur ile iftar arasındaki süre, iftarda ve sahurda yenilen gıdaların türü ve ne kadar yendiği ile ilaçların içilme düzeninde bozulma olup olmadığı, hastanın oruç tutup tutmaması kararını verirken mutlaka dikkate alınmalıdır.” Prof. Dr. Turhan, “Kalp hastaları Ramazan boyunca iki öğün yerine üç öğün ve her öğünde daha az miktarda yemek yemelidirler. Bu üç öğün iftar, iftardan 2-3 saat sonra ve sahur şeklinde olmalıdır” dedi.
BEZELYE VE NOHUT TÜKETİN
Kalp hastalarının Ramazan’da öğünlerinde sindirimi uzun süren gıdalara ağırlık vermesinin önemli olduğun ifade eden Prof. Dr. Turhan, beslenme önerilerini ise şöyle sıraladı: “Lifli, proteinden zengin ağırlıklı sebze ve meyveden oluşan öğünler uzun süreli sindirime uğrarken tokluk hissinin de uzun süreli olmasını sağlamaktadır. Aksine işlenmiş karbonhidrat içeren şekerli, unlu gıdalar ise kısa sürede sindirime uğrayacağından kısa sürede açlık hissedilmesine neden olacaktır. Bu nedenle işlenmiş karbonhidrat (şekerli gıdalar, börek, çörek, baklava, makarna, kurabiye, reçel) yerine sebze yemekleri, fasulye, bezelye, nohut, mercimek gibi gıdaları tercih etmek daha uygun olacaktır.”