DHA
Çanakkale ve İstanbul boğazlarında özellikle geçen yıl yoğun olarak görülen müsilaj deniz ekosistemlerini tehdit ederken, doğal hayatı ve Turizm potansiyelini de olumsuz etkilemişti. Deniz yüzeyindeki müsilaj, çeşitli yöntemlerle toplanarak bertaraf edildi, bir süre sonra da etkisini kaybetti.
YIKICI ETKİSİ BULUNDU
Bu yıl müsilaj kabusunun yeniden ortaya çıkmasından endişe edilirken, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi'nde müsilaj ile mücadelede yöntem geliştirildi. Çanakkale Boğazı'ndan toplanan müsilaj örneklerine laboratuvar ortamında ultrasonik ses frekansları verdiklerini söyleyen Dr. Halit Kuşku, ultrasonik titreşim (sonikasyon) tarafından üretilen 40 kHz frekansın, kolloidal yapı üzerinde zamana bağlı yıkıcı etki gösterdiğini belirtti.
FİZİKSEL AYRIŞMAYA UĞRADI
60 dakikalık 40 kHz frekanslı ultrasonik dalganın deniz yüzeyindeki müsilaj birikiminin, yüzde 50 oranında dağılmasında etkili olabileceğini kaydeden Kuşku, "Müsilaj; almış olduğumuz örnekleri laboratuvarlarımızda inceleyerek, onlara ultrasonik ses frekansları ilettik. 60 dakika, 30 dakika, 15 dakikalık iletimler neticesinde müsilaj ayrıştı. 60 dakika neticesinde yaklaşık yüzde 50 oranında fiziksel ayrışmaya uğradı ve o yoğunluk özelliğini kaybettiği gözlemlendi. 40 kHz ultrasonik dalgalar neticesinde müsilaj fiziksel olarak kimyasal yapısı bozulmadan ayrışmaya uğradı. Ağır tutucu özelliğini ve o yüzeyde kaplayıcı özelliğini kısmen de olsa kaybetti" diye konuştu. Kuşku, bu uygulamanın acil eylem planı olarak değerlendirilmesini önerdi.